Nişanlımın sevgilisini arıyorum

Bölüm 35

Nişanlımın Sevgilisini Arıyorum – Bölüm 35
Ç/n: ana hikayeye geri dön~

“Aman Tanrım, şu elmalı keklere bak.  Ne kadar hoş görünüyorlar!  Bir sanat eseri gibiler!”

"Bu doğru.  Neredeyse ağzıma konamayacak kadar güzel görünüyorlar.

"Bu muffinleri yapan şefi görebilir miyim?"

"Ben de onun kim olduğunu merak ediyorum."

Bunu neden merak ediyorsun?

Kırmızı ve sarıyla süslenmiş gösterişli porselen tabağın üzerindeki çöreklerden birini elime aldım.  Ancak süslemeler hiç de iştah açıcı görünmüyordu.  Hatta kötü kokuyordu.  Eminim çiğnediğimde tadı eski lastik gibi olacaktır.

Daha sonra hoşnutsuz ifademi gizlemeye çalışarak başımı salladım ve çörekleri tekrar yerine koydum.  Yanımda oturan Caron beni böyle görünce ağzını kapatıp kıkırdadı.

"Fazla abarttın.  Selam, Marie?"

Caron'un çağrısı üzerine kasımpatı çiçeği bahçesinin içinde duran bir hizmetçi yaklaştı.

"Evet lütfen konuşun."

Bay Gred'i getirebilir misin?  Genç hanımlar onunla gerçekten tanışmak istiyor.”

“Bu çok hoşuna gider.  Onu hemen getireceğim."

Caron gülümsedi ve çay fincanını aldı.  Kişisel hizmetçisi Marie hızlı adımlarla ortadan kaybolurken, parıldayan gözlerle bakan kız gülümsedi.

“Adı Gred mi?  Buluştuğumuzda ondan gizlice tarifi yazmasını isteyeceğim!”

“Şefin özel tarifine benziyor.  Bay Gred bunu açıklayacak mı?”

"Bana söylemese de önemli değil.  Böyle güzel bir yemeği görmek zaten yeterli.”

“Oh-ho-ho, haklısın!”

İyi güldüler.  Birlikte oturan üç aristokrat hanım ve Caron, tam iki saat boyunca hiç yorulmadan gülmekle meşguldüler.  Ağzının köşesine kramp girmiş olabilir mi?  Neşeli yüzlerine bakıldığında, bir noktada çok gülmekten midelerini tutarak yere yığılacakları açıktı.

"Bu arada... Sanırım Leydi Katrina muffinleri pek sevmiyor."

Masada eskiden dostane olan ortam bir anda sessizliğe büründü.

İlk zorluk düşündüğümden daha çabuk geldi.

Derin bir nefes aldım ve hızla tekerlekleri kafamda döndürdüm.  Çay partisinin sorunsuz geçmesi için nasıl cevap vermeliyim?

'Aman Tanrım, bu nasıl mümkün olabilir?  Bu muffinleri ben de çok seviyorum.  Hazır konu açılmışken ben de bir tane denemeliyim mi?' (Kate'in düşündüğü cevap)

Sonra da bu lastik gibi ekmeği yutmak zorunda kalırdım.  Ancak damak tadımın iyiliği göz önüne alındığında bu pek de iyi bir cevap olmaz.

'Ah evet.  Dürüst olmak gerekirse üzerinde fazla şeker bulunan tatlıları pek sevmiyorum.  Ama gerçekten çok hoş görünüyorlar!  Ayrıca Bay Gred'le de tanışmak istiyorum.”

Kötü bir cevap değil.  Peki ya benim cahil olduğumu ve onlarla aynı fikirde olmadığım için zevksiz olduğumu düşünürlerse?  Hayır, atacak pek fazla gururum kalmasa da Entera Kalesi'nde bu tür sözleri duymaya dayanamazdım.  Caron'un benim için hazırladığı bir çay partisi.  Bu sıradan bir çay partisi değil, imparatorluğun geniş sosyal çevresinde özellikle güzel olduğu bilinen kadınları davet eden bir çay partisi!

Tabi onlar da Nezar'ın sevgilisine adaydı.  Onları veliaht prensin kadını yapabilmek için onlara yaklaşmam gerekiyordu.  Bu amaçla öfkemi öldürmeye hazırdım.  Uzun uzun düşündükten sonra seçtiğim seçenek ilk seçenekti.

“Bu doğru olamaz.  Bu muffinleri ben de çok seviyorum.  O kadar renkli ki sevimli bir oyuncak gibi görünüyor.  Kokusu da çok güzel kokuyordu.  Bahsi geçmişken, deneyeceğim!''

“Bir dakika, Bayan Kate?  O muffinin içinde havuç var…”

Kırmızı şekerle parıldayan parçayı hızla ağzıma attım.  Yoğun lastik kokusunun aksine dilimin ucundaki tatlılık oldukça güzeldi.  Ama tam tatmin edici bir hisle ekmeği çiğnemeye çalıştığım sırada, tanıdık, iğrenç bir his ağzımda patladı.

"Ah."

Lanet olsun, bu neden havuç gibi kokuyor?

Çiğnemeyi bıraktım ve yemeği ağzımdan tükürmek için hızla döndüm.  Muffin ısırığı damağa bile ulaşamadığı için yarı kuru halde çimlerin üzerine düştü.

"Kya!"

"Ah-, aman tanrım."

Masadan küçük bir çığlık duyuldu.  Sonra bir sandalyenin itilme sesiyle birlikte Caron bana doğru koşup elbisesinin eteğini tuttu.

"Aman-hanımefendi, iyi misiniz?  Onu yuttun mu?”

Hayır, yutmadan önce tükürdüm, o yüzden sorun değil.”

Aslında sorun değil.  İyi bir yemek yememe rağmen sindiremediğim iki yiyecek vardı: Biber ve havuç.  İlki hiç sevmediğim bir sebzeydi, bu yüzden ondan kaçındım ama havuç tamamen bir alerjiydi.  Yuttuktan sonra boğazımın ve yüzümün anında şişmesi nedeniyle uzak durmak zorunda kaldığım bir yiyecekti.

"Ben-, çok üzgünüm.  Aslında Kate Hanım'ın muffinleri yanınızdaki tabakta ayrı ayrı hazırlanmıştı.  Sana önceden söylemeliydim… O kadar aptalım ki…”

Gerçeğin farkında olan Caron huzursuzdu.  Ağlayacakmış gibi görünüyordu.  O tabağın benden bu kadar uzakta olmasına şaşmamalı.

"Ben iyiyim.  Bir dakikalığına izin alabilir miyim?  Maalesef havuca alerjim var.  Biraz sakinleşip hemen geri döneceğim.''

Hızla ağzımı temizleyip arkama döndüm.  Kötü kokuyordu ve kendimi iyi hissetmediğim için durmam gerektiğini düşündüm.  Sözlerim karşısında kaşlarını çatan kadın aceleyle başını salladı.  Üçü arasında en az konuşkan olanı oydu ve adını hatırlayamadım.

"Elbette!  Devam etmek."

"O halde bir dakika izin verin."

Arkamı dönüp kaleye doğru ilerledim.  Belki şaşırdığımdandı ama kalbim hızla çarpıyordu.  O kadar büyük bir şanssızlıktı ki, uzun bir aradan sonra tekrar böyle bir kabusla karşılaşmak zorunda kaldım.  Onu yutmadım ama panik içinde birkaç kırıntıyı yuttum.  Sanırım bütün gece vücudum kaşındığı için uyuyamayacaktım.

“Leydi Katrina her zaman göze çarpıyordu.  Bazen bunu bilerek mi yaptığını merak ediyorum…”

Mide bulantısını dindirmek için bahçede dolaştığım zamanlardı.  Belki de oradan çok uzak olmayan bir çalılığın yanından geçtiğimin farkında değildim, kasımpatı çiçeği bahçesinin karşı tarafından yüksek bir ses geldi.

"Aslında ben de bazen bunu düşünüyorum.  Sir Lockheard Ezelot bir savaş kahramanı olarak geri dönecek ve Rick Ezelot bu yıl Kraliyet Akademisi'nin en genç profesörü olarak onurlandırıldı… Nasıl olur da sadece Leydi Katrina biraz mesafeli hissedebilir?”

“Yaşına göre yeterince olgun görünmüyor, değil mi?  Ama bazen bu çok tatlı oluyor."

“Ah ho ho!  Yani Bayan Malia'nın da böyle bir zevki var mı?"

"Aman Tanrım, sadece şaka yapıyorum.  Bu benim değil, Nezar Hazretlerinin tercihi olmalı.”

Merhabalar herkese ~ uzun zaman oldu 😅site işleri, fansub işleri, dersler falan derken baya uzun sürdü,ama burayı da unutmak yok, gördüğünüz gibi devam ediyorum.
Sitemizde farklı noveller de yayınlanıyor, eğer siz de novelinizi sitemizde ya ekibimizle yada bağımsız şekilde yayınlamak isteyen olursa Discord sunucumuza beklerim ~
Discord : https://discord.gg/P9XAf5VMwC
Site adresi : https://www.patimanga.com/