ZEMHERİ

ÖZEL BÖLÜM

"Acaf," dedi Asel tatlı bir ses tonuyla. "Benimle evcilik oynasana."

"Ne evciliği kızım?" dedi Asaf. "Ben futbol oynamaya gideceğim." Bir yandan da çoraplarını giyiyordu.

"Ya ama," dedi Asel. "Ne olursun ya! Lüffen lüffen lüffen!"

"Asel," dedi Asaf. Sonra durdu. Baktı küçük kıza. Gözleri dolu doluydu. "Asel gitmem lazım söz verdim."

"Söylersin gelemeyeceğini ne olcak?" dedi Asel. "Hadi nolur ya!"

"Olmaz," dedi Asaf. "Bir kere kendi istediğim oyunu oynayayım."

"Sen benimle oynarken mutlu değil misin Acaf?" dedi Asel. Gözleri daha da dolmuştu. "Tamam git."

Asaf yanındaki topu eline aldı. "Öyle söylemedim Asel." dedi. "Sadece söz verdim ve gitmeliyim. Timya ile oynasana."

"Ya o güzel oynayamıyo'!" dedi Asel. "Seninle daha çok eğleniyorum."

"Ama gitmem lazım Asel," dedi Asaf. "Sonra görüşürüz."

Ardından yanından ayrıldı. İçi bir tuhaf olmuştu. Küçük kızı kırdığı için miydi bu his?

O futbol sahasına geçtiğinde ve oyun başladığında oldukça mutluydu. Ama tam da o sıra Asel'in yanına bir çocuk gelmişti.

Doğukan.

Sinsi Doğukan.

Aselle sürekli oynamaya çalışan Doğukan.

Asaf'ın zerre sevmediği Doğukan.

Asaf oyunun ortasında durup oraya baktı. Görüntü netleştiğinde oyunu bırakıp oraya doğru koştu.

"Sen şimdi baba ol Docukan." dedi Asel. "Ben de anneyim."

"Docukan değil ki benim adım," dedi Doğukan. "Doğukan. Ama neyse tamam sen öyle diyebilirsin. Olurum ben baba."

"Yaşasın!" dedi Asel ellerini birbirine vurarak. "Şimdi ben çay koyuyorum. Sen de bana yardım et. Yemek yap mesela."

O sıra Asaf yanlarına gelmişti. "Ne oluyor burada?" dediğinde Asel ve Doğukan ona baktı.

"Oyun oynuyoruz," dedi Asel tripli tripli. "Sen gidip maçını oynasana."

"Bıraktım," dedi Asaf. "Gel biz oynayalım."

"Yok," dedi Asel. "Bak Doğukan geldi o benimle oynayacakmış."

"Doğukan gitsene sen," dedi Asaf. "Hâlâ ne duruyorsun?"

Doğukan oturduğu yerden kalktı. "Sen gelseydin sen oynasaydın." dedi. "Şimdi ben oynayınca mı oynayasın geldi?"

"Evet," dedi Asaf. "Sen oynayınca Asel'in başka birisiyle oynamasını istemedim. Git şimdi buradan."

Doğukan sinirli bir şekilde oradan ayrıldığında Asel arkasından gidiyordu ki Asaf onu kolundan tuttuğu gibi gövdesine çekti. Ona sıkıca sarıldığında Doğukan'a kötü bir bakış atıyordu.

"Sen sadece benimle oyna," dedi Asaf. "Söz veriyorum bir daha başka bir oyun oynamayacağım."

Asel başını Asaf'ın göğsüne yaslamıştı. Hızlı hızlı atan kalbi duyabiliyordu.

"Asaf kalbin çok hızlı atıyo'," dedi.

Asaf duraksadı. "Koştum ya ondan," dedi sonra.