2. Bölüm: Katil
Karekterlerin hepsinin kurgusal olup, terimsel bilgiler hayal ürünüdür. Yanlış bir bilgi konusunda manzur görün. 🤍
İyi eğlenceler.
"Biz de bunu öğrenmek için çağırdık Avukat Hanım." dedim rahatça karşılarına otururken.
"Öğrenelim, amirim." dedi oda aynı rahatlıkla.
"Ata.. Burhan.. Aydeniz." harfleri uzatarak ismini söylediğimde kendisine döndüm.
"Evet, yine ne yapmışız Polis Hanım. Geçenlerde biraz hız yapmıştım onun için çağırdıysanız, ödedim yani merak etmeyin. Devlete katkı da asla gocunmam." dedi mavi gözlerini gözlerime sabitleyerek. İlk gördüğümde ki tırsmış halinden eser kalmamıştı, beni gördükten sonra!
O beni hafife mi almıştı?
"Zevzeklik yapma." dedim sinirle. Beni hafife aldığı için içimde oluşan siniri yansıtmak istemiyordum ama pek mümkün değil gibi duruyordu.
"Hız yapıyorsunuz hem öyle mi? Bunu bildiğimiz iyi oldu. Umarım çevreye bir zararınız olmuyordur." diyerek az önce bahsettiği konuya değindim. Şüphelerimi değerlendiriyordum. Ayrıca da vereceği tepkiyi de görmek istiyordum.
Sorumun ardından Deniz'in kendini hatırlatmak için çıkardığı öksürük sesini duydum.
"Memur Hanım, müvekkilimi böylece sorgulmanınızın nedenini öğrenebilir miyiz? Aksi takdirde daha fazla buna maruz kalmadan ayrılacağız. Buna hakkımız olduğunu muhakkak biliyorsunuzdur." Sesine alay eklemişti. Normal şartlarda sinirleneceğim bu tavıra, şuan gülmek istememe neden olmuştu.
İşimiz ile aramızda ki samimiyeti birbirine karıştırmaması elbette ki hoşuma gitmişti. Ve sesinde ki alayı tabiki de dikkate almamıştım. Fakat bunu yapmaması gerektiğini en iyi bilenlerden biriydi. Anlaşılan eğlence istiyordu. Fakat bunu ona vermeyecektim. O yüzden konuya döndüm.
"Elbette Avukat Hanım." diyerek önce sorusunu yanıtladım. "Yaren Kaya'nın bulunduğu yerde müvekkilinize ait bir kart bulundu. Eğer Yaren Kaya'ya telefon numarasını vermediyse, ormanlık bir yerde yürüyüşe çıkmış olmalı? Sizce Ata Bey?" Az önce ki sorumda da bocaladığına şahit olmuştum bu yüzden ona tekrar bir soru yönelttim.
"Burhan. Adım Burhan." dedi Ata yada Burhan her neyse, sessizliğini bozarak.
"Konudan uzaklaşmazsanız sevinirim Burhan Bey?"
"Bahsettiğiniz kişiyi tanımıyorum." dedi net bir şekilde.
"Bunu sormamıştım." diyerek sınırlarını zorladım.
Tam cevap vermeye hazırlanırken Deniz lafa atladı.
"Herhangi birinde olabilecek bir kart ile suçlayamazsınız. Yeterince araştırılmasını sağlayacağımdan emin olabilirsiniz. Müvekkilim dosyada bahsedilen saatlerde gelenekleşmiş olan aile yemeğindeydi. Şahitleri de elbet vardır, gerekirse onları da devreye sokabiliriz Memur Hanım."
"Peki." diyerek saydalyemi geriye doğru ittim. Elimizde yeteri kadar delil olmadığı için sorguyu uzatamazdım. Şimdilik bu bilgiler yeterdi.
"İzninle." diyerek Deniz de ayaklandı. Yanında ki Ata'ya da işaret vererek onu yönlendirdi. Ata da onunla birlikte ayaklanıp bana döndüğünde, "çok memnun oldum güzel polis." dedi ardından kapıya doğru ilerledi. Böylece aşırı gereksiz bir tip olduğunu da aklıma kazınmış oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TERS KELEPÇE
General Fiction"Cinayet büro polis, Eylül Dora Vizgin." İşte şimdi sahne benim, ışıklar ise karanlık dosyaların üstünde. Dışarıdan bakıldığında hayatı mükemmel giden Ata Burhan yaptığı bir hata yüzünden tepetaklak olur, bu hata ona güzellikleri getiriken bir o kad...