FAKE ALPHA : NAMJİN

[EPİSODE 50]

Bol bol yorum yapmayı unutmayın :)

<İyi Okumalar>

Sabah ilk işimiz doktora gitmek oldu. Seokjin'in özel doktoruna gelmiştik. En güvendiğimiz doktor o sonuçta.

"Çok heyecanlıyım!"

Seokjin gözlerini kaşıyarak konuştuğunda ona döndüm. Dün gece uyuyamamıştı ve bu yüzden büyü yaparak uyutmuştum onu. Tabi uyumadan önce baya ağlama krizlerine girmişti. Şimdi de gözleri ağrıyordu.

"Ben de çok heyecanlıyım."

Testte bir sorun vardır diye umut ediyorum ama bizzat ben hissetmiştim. Acaba ben de sorunlu olabilir miyim?

Kafamı hızla sallayıp kendime gelmeye çalıştım. İyice mal oldum resmen.

Yukarıda ki ekranda Kim Seokjin yazısını görünce ayaklandık hemen. Kapıyı çalıp içeri girdiğimizde beta doktoru gördük. Bizi görünce sevinçle ayaklandı. İlk önce Seokjin'e sarılıp sonra da bana sarıldı.

"Sizi burada görmek ne büyük mutluluk. Üstelik çok güzel bir haber ile geldiğinizi duydum."

Aman ne güzel bir haber...

"Evet güzel bir haber. Ben hamileyim."

Beta doktor bildiği cevap ile sıkıca sarıldı Seokjin'e.

"Biliyordum! Biliyordum. Hadi hemen uzan sedyeye bakalım minik kurta."

Gösterdiği sedyeye uzandı hemen Seokjin. Ben de yanına gidip karnını açtım. Doktor makineyi ayarlarken stresten ellerim titriyordu resmen. Seokjin'de bunu fark edip elimi tuttu ve tatlı gülümsemesini yolladı. İstemsiz olarak ben de gülümsedim.

"Evet. Normalde ilk testler yapılır sonra ultrasona geçilir ama biz hemen bebeğe bakalım daha sonra testler için senden bir sürü kan alınacak."

Jin'in karnına jeli sürüp makineyi üstünde gezdirmeye başladı. İstemsiz olarak gözlerim ekrana giderken sanki çok anlayabilecek mişim gibi incelemeye başladım.

"Sanki dejavu yaşıyorum. Bir aralar annenin karnında seni aramaya çalışıyordum. Şimdi ise senin karnında bir bebek arıyorum. Yıllar ne çabuk geçiyor. Aha! İşte buldum. Minik kurt burada."

Eliyle ekranda ki minicik noktayı gösterdi. O nokta büyüyünce bebek olacaktı. Bizim bebeğimiz...

"Namjoon, misket bile bizim bebeğimizden daha büyük biliyorsun değil mi?"

Seokjin'in dedikleriyle kendimi tutamayıp kahkaha attım. Omegam cidden evrenin en tatlı, en şirin varlığı.

"O daha bir bebek bile değil. Daha bir embriyo o."

Çatık kaşlarıyla bana bakınca daha çok gülümsedim.

"Evet daha embriyo. En son ne zaman ilişki yaşadınız? Kızgınlık dönemleriniz ne zamandı?"

Doktorun sorduğu sorular ile ikimiz birbirimize baktık. Aynı anda da cevap verdik.

"Bir ay önce."

"O zaman iki haftalık bir kurt var burada. Şuanlık burada bir sıkıntı gözükmüyor. Herşey yolunda."

Seokjin'e bir peçete uzatıp karnını silmesini söyledi. Anında elinden aldım doktorun ve omegamın karnını güzelce temizledim. Doktor masasına giderken ben de Jin'in tişörtünü indirdim. O sırada başımın okşanması ile suratımı eşime çevirdim. Yüzünde ki büyük gülümseme ile beni izliyordu. Ona gülümseyip doktorun masasına yürüdük. Koltuklara otururken heyecan ile doktorun diyeceklerini bekledim.