[EPİSODE 5]

2.2K 224 40
                                    

Bol bol yorum yapmayı unutmayın :)

<İyi okumalar>

Seokjin odasına çıkıp kendini yatağa attı. Geçen gün olan aksiyon hâlâ aklındaydı. Korkudan ne yaptığını bilememişti resmen. Şuan liderin gözleri onun üstündeydi hep. Ondan feci halde şüpheleniyordu. Seokjin sonunu pek iyi düşünmüyordu.

Bugün kahvaltıya diğer üyelerde gelecekti. Seokjin yine bir şey yiyemeyecekti. Midesi kabul etmiyordu yemekleri. Sadece ölmeyecek kadar yiyip kalkıyordu. Yani çok az yiyordu. Bu yüzden aşırı derece de zayıftı. Tehlikeli bir zayıflıkta. Buna rağmen gücü olduğuna seviniyordu.

O sırada Namjoon elinde ki telefonla Yoongi'nin gönderdiği resimleri inceliyordu. Burada bile alfa yazıyordu ama onun omega olduğuna kesinlikle emindi. Duyuları asla yanılmazdı. Bu olaydan şunu anlamıştı. Seokjin'i doğurtan doktor da bu işin içindeydi.

O zaman Seokjin bir ajan için kimlik değiştiren birisi olamazdı. Doğuştan beri sahte bir kimliğe sahipti.

Namjoon kafasını geriye atıp gözlerini  dinlendirdi. Aç karnına düşünemiyordu. O sırada merdivenlerden inen Seokjin ile gözlerini açıp ona baktı.

"Ben masayı hazırlıyorum. Özel olarak istediğin bir şey var mı?"

Seokjin'in sorusu ile kendine geldi.

"Hayır yok. Yardım edilecek bir şey var mı?"

"Gerek yok. Sen keyfine bak. Hallederim iki dakika da."

Gülümseyerek mutfağa girdi. Namjoon ise onun arkasından gülümsedi. Gülümsediğini anlayınca afallayarak önüne dönmüştü.

O sırada şunu fark etmişti. Seokjin'in kurdunu da hissedemiyordu. Bu düşünce ile kaşlarını kaldırdı. Kurdunu da kimliği gibi gizlemiş miydi yoksa?

Bir ara odasını karıştırması gerekiyordu. O ilaçlardan bulması lazımdı. Kafası çok karışıktı ve nedense Seokjin'in kötü birisi olduğunu düşünmek istemiyordu.

O sürüden gelen bir omeganın bu kadar güçlü olması imkansızdı zaten. Ne kadar kötü bir yer olduğu biliniyordu. Kim bilir daha duymadıkları neler vardı.

Bildiği tek bir şey vardı. O sürüden ölesiye nefret ediyordu. Orayı yok etmek istiyordu. Fakat bunun için erkendi. Henüz omegasını bulamamıştı. İstemsiz olarak güçsüz kalıyordu. Daha büyük işler yapmak için omegasının varlığına ihtiyacı vardı.

Bir safkan alfa olarak diğer alfalardan daha çok ihtiyaç duyuyordu omegasına. Yoongi bir omega ile mühürlenmez ise sorun yok normal bir şekilde devam eder hayatına. Fakat Namjoon normal bir alfa değildi. İçinde ki kurt her geçen gün daha aç bir hale geliyordu. Kızgınlık zamanları onun için daha acı dolu geçiyordu.

Bazı büyüleri yapamıyordu çünkü bünyesi kaldırmıyordu. Üstelik bir çocuğa ihtiyacı vardı. Kendisi yaşlanınca sürü kime kalacaktı? Hep genç kalamazdı. Kendi gücüne sahip olan bir çocuğa ihtiyacı vardı. Bu yüzden kendi omegasını istiyordu. Sağlıklı, güçlü bir çocuk anca o zaman olurdu.

İşin kötü tarafı hiç bir şekilde kendi omegasının kurdunu hissedemiyordu. Ya omegası çok uzakta, farklı bir şehirde, ülke de ya da öldü. Öldüğünü düşünmeyi hiç istemiyordu. Kendi kurdu eğer omegasını bulamazsa en fazla 10 sene yaşardı.

Derin bir nefes çekip geriye yaslandı. Bunları düşünmek onu hep bir boşluğa itiyordu. Bazen o kadar çok düşünüyordu ki Tanrı'ya sinirlenip bağırıyordu yatağında tepinerek.

"Omegamı bana gönder!"

"Omegamı istiyorum!"

"Lanet olsun! Versene!"

FAKE ALPHA : NAMJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin