Eve çoktan gelmiştim, akşam yemeğinde aldığım hediyeleri verip kafamı dinlemek için odama çekileceğimi söyleyip ayrılmıştım.
Ormanda ki gizli yerime gidiyordum. Daha önceden hazırladığım çağırma çemberini toprağa çizmiştim tek yapacağım aldığım taşı ortasına koyup manam ile birlikte sözleri söylemem gerekiyordu.
Çemberi dikkatlice kontrol ettim başına bir şey gelseydi büyük ihtimal sonum ölüm olurdu, ki bunu istemem. Hiç bir sorun yoktu, daha önceden manamı aktardığım taşı cemberin ortasına koydum. Başa geçip ayaklarımın üstüne çöktüm. Ellerimi çemberin üstüne koyup sözleri mırıldanmaya başladım.
"Sana sunuyorum bu hediyeyi, beni kabul et. Rüzgarın ile somutla beni"
Mırldanmaya devam ettim.
"Sana sunuyorum kendimi, geleceğimi ve geçmişimi"
Ruhlar genel olarak insanların ruhunu anlayabilme kapastesine sahip canlılardı. Bu demektir ki doğruyu söylemeden anlaşma olmazdı bende bu yüzden geçmişim ile birlikte sunmuştum.
Aynı şeyleri mırınlanırken rüzgar şiddetlendi, vücudumda dolandı, saçımı karıştırdı ve beni tanımaya çalıştı. Bana cevap vermişti, kabul etmişti.
Kafamı kaldırdım ve onu görmeyi bekledim. Ama bir sorun vardı en küçük seviye çağırmak istemiştim karşımda gördüğüm ruh ise periye benzeyen formuyla karşımdaydı. Yanlışlıkla orta seviye ruh çağırmıştım!
"İsim ver"
Ah doğru isim verme meselesi, en saçma ismi vermezsem iyidir. Türkce isim mi versem acaba sonuçta türküm."Zeki"
Evet bunu yaptım. Kesinlikle yaptım. İnanmıyorum kendime hem isim verip hemde dalga geçmiştim! Dediğim ismi algılamadı boş boş yüzüme bakıyor, ağlıyacağım."Lala"
Zeki'yi beğenmeyenin güzel isim alabilme şansı yok(!) Şaka maka bu ismi kabul etmişti, elimin üstünde beliren izden anlamıştım. Ona verdiğim ismin ilk harfi onun gerçek adının ilk harfi ve benim önceki hayattımdaki baş harfim. 'LİA' yazıyordu, önceki hayatımda adım Alendi 'LİE' yazmıyordu. Neyse lie yazsaydı yalan olurdu.
Ciddi ol pera, lala'ya odaklan.
"Kendi geçmişini sunmak ne demek biliyor musun?"
Yoo, bir anlamı mı varmış?
"Pek sayılmaz, bilirsin burda yeniyim" diyip göz kırptım. Çok ciddisin devam. Bıkmış gibi nefes alıp devam etti
"Her insanın reankarne olma sayısı vardır ve sen kendi geçmişimi sunarak reankarne olma hakkın bittikten sonra ruh olarak yaşamak zorunda kalacaksın."
Yani benim için sorun yok, ne ruhu olarak doğacağımı seçebiliyor muyum?
"Ciddi ol artık, çok rahatsın."
Unuttum. Salağım ben! Anlaşmalı olduğum ruh ile telepatik bir şekilde konuşabiliriz ve o da benim düşüncelerimi duyabilir. Çok güzel, rezillik!
"Tamam, kusura bakma ama cidden benim için sorun olmaz. Ruhlar her zaman ilgimi çekmiştir."
Yanlışlıkla ölümümü bile sonlandırmadım. Öldükten sonra ölümsüz bir ruh olacağım şakaya gel!
"Elimde ki iz neden 'e' yerine 'a' yazıyor, ruhum başka bir vücutta olsa bile ruh isimsiz olması gerekmez mi?"
Düşündü, hatta baya bir düşündü. Zor bir soru mu sormuştum? Yasaklı falan mı yoksa söyleyince bizi mi öldürüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leydi yeniden doğdu
Fantasy8 aydır burda yaşıyorum sonu ölüm ile bitecek olan bir hayat. Ölmeye niyetim yok. Bu kitabı yazan bendim ,gerekirse tekrar yazarım. Espera olarak yaşayacak, ve sonumu değiştireceğim. Arşidükün tek ve melez kızı, melez olduğunu kimse bilmiyordu, ke...