11- İlk Gece

1.4K 75 40
                                    

Uzun bir aradan sonra herkese selammmm <3 Umarım herkesin sağlığı yerindedir ve hayatları yolunda gidiyordur. Beni takip eden bebeklerim belki bilirler başımdan çok tuhaf olaylar geçti. Hayatımı yoluna koymaya çalışırken verdiğim zihinsel savaş beni çok zorladı. Fakat bundan asla yılmadım. Siz de ne olursa olsun yılmayın tamam mı? Dün çok tatlış ve sıkı takip ettiğim bir yazar olan @pinaroozen tarafından güzel bir jest ile desteklendiğimi gördüğümde çok mutlu oldum. Onun okuyucuları olan sizlere de aileme katıldığınız için büyük selamlarımı ve teşekkürlerimi sunuyorum. Güzel yazarım sana çok teşekkür ederim. Yaptığın olumlu yorumlar ve destekler için sonsuz teşekkür ederim. O yüzden bu bölümü sana ithaf ederek yazdım. Sizleri seviyorum <3

Görseldeki resim aklımdakine yakın olduğu için koydum. Tabii daha sade hayal etmeniz gerekiyor.

****************************

Yaptığım ima asla ama asla komik değildi. Rastgele bir arkadaşıma söylesem bunu komik bulabilirdi. Ama yanlış kişi, yanlış zamanlamaydı.

Tahmin ettiğim gibi o da bu sözlerimi komik bulmadı. Verandaya tutunan elleri serbest kaldı ve meydan okuyan bakışlarla yandaki odayı gösterdi. Açıkçası beni ters köşe etmişti.

"Oldukça yakınmış." dedim zorlukla. Benim odam en köşede kalıyordu. Onunki ise yandakiydi. Devamında ise bir sürü oda sıralanıyordu.

Yan odada onun kalmasını beklemediğim kesindi. Bu beni rahatlatmalı mıydı yoksa germeli miydi bilmiyorum. Fakat tek bildiğim şu anda konuyu değiştirmem gerektiğiydi.

"Odayı görebilir miyim?"

Gözleri ne yapmaya çalıştığımı anlar gibi kısıldı. Benimle alay ediyordu. Buna aldırmamayı tercih ettim.

Sessiz kalmayı seçerek arkasını döndü ve verandanın kısa merdivenlerini hızla çıktı. Kapı, kapı kolunu çevirmesiyle anında açıldığında merdivenleri çıkarak onu takip ettim. İçeri girmem için bana alan tanıyarak önden geçmemi bekledi. Tereddüt etmeden adımladığımda büyük cüssesinden dolayı kolum göğsüne sürtmüştü. Benimle uğraşmak için yaptığına adım kadar emindim ama bunu umursamamış gibi davranarak odanın içinde adımladım.

Düşündüğüm gibi küçük bir odaydı. Girişteki minik koridorun sağında kapısı açık bırakılmış bir banyo ve koridorun bitiminde duvara yapıştırılmış bir yatak bulunuyordu. Banyoyu es geçerek odanın içine adımladığımda sağ köşede minik bir buzdolabı, minik bir tezgâh ve bir dolap olduğunu gördüm. Eşyalarım benden önce yerini bulmuştu. Valizimi hemen tanımıştım. Gemideki eşyalarımın olduğu valizdi. Yanındaki büyük sırt çantası ise hastanede kaldığım sürede babamın getirdikleriydi.

"Düşündüğümden daha ferah bir oda." dedim.

"O halde minik bir hücre beklediğini varsayıyorum."

Yüzüne bakabilmek için başımı çevirdiğimde, "Belki de." dedim.

Yatak gözüme çok cazip görünüyordu. Yorgundum ve bu şekilde nasıl ayakta durabildiğime dair hiçbir fikrim yoktu. Kuzey bu durumu fark etmiş gibi arkamda hareketlendi. "Bugünlük biraz dinlen. Yarın etrafı tanıtması için ekipten birini gönderirim."

"Sen gelmeyecek misin?"

Ağzımdan çıkan sözler ben farkına bile varmadan dudaklarımdan dökülmüştü. Bu yeri yabancıladığımı biliyordum ve bu normaldi. Aralarında en uzun süreyi Kuzey'le geçirdiğim de göz önünde bulundurulduğunda sözlerimde yanlış anlaşılacak bir şey olmadığını umdum.

"Birkaç gün oldukça meşgul olacağım. Elimden geldiğince hızlı olmaya çalışırım. Tabii eğer isteğin bu yöndeyse." Gözlerinde bir pırıltı vardı. Sanki söylediğim şey hoşuna gitmiş gibiydi.

SAT Komandosu (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin