15/Anılar

35 9 10
                                    

Medya; Bölümden bir sahne diyebiliriz

Iyi okumalarrrr. Bol bol yorum
yapmayı ve Yıldıza basmayı
unutmayınnnn

15

Anılar

Kayra'nın o cümlesinin üzerinden bir ay geçti. O cümleyi düşünmem için koskoca bir ay. Bu bir ayda Kayra'yı neredeyse hiç görmedim. Sabahları çok erken gidiyor, akşamları ise çok geç geliyordu. Bazı günler ise hiç gelmiyordu. Diğerlerine soruyordum "Kayra ne ile uğraşıyor?" diye ama onlar ise beni geçiştirmelik cevaplar veriyorlardı. Kimsenin umurunda bile olmuyordu. Uykusuz mu kalmış, bizene diyorlardı resmen. Yani hareketleri o yöndeydi. Bu süreçte dışarıya çıkmama izin vermediler. İrem bile eve gelmedi. Son görüştüğümüz gün pekte iyi değildi ve bu beni endişelendiriyordu. İrem ile bir aydır hiç konuşmuyordum. Günlerim sıkıcı geçiyordu. Kasım ayının sonlarında olduğumuz için yağmurlar artmıştı. Bu yağmurlar Kayra'nın son cümlesini düşünmeme sebep oldu.

Fotoğraftaki küçük kız bensem gittiğimiz evin sahibide bendim. Kayra'nın çocukluk aşkıda bendim. Benim bir ailem vardı. Bu aile olayını Mert Kıran sayesinde bi tık tahmin ediyordum aslında. İşte asıl kafamı karıştıran şey ise ben o anları neden hatırlamıyordum. Daha doğrusu o yaşlarımı hatırlıyordum ama o şekilde değil. Ben fotoğraftaki kızın yaşlarında yetimhanede Aden ile evcilik oynuyordum. Hadi diyelim o fotoğraftaki kızım, ailem neden öldü? Neden sadece üvey abim olan o şahıs kaldı tek? Neden ben hiçbir şey hatırlamıyorum? Yaşım gerçekten kaçtı benim? Şuan Kayra ile aramda 3 yaş olması gerekirken neden 6 yaş var? Gerçek yaşım 26 mıydı? Beni en mutlu eden şey ise gerçekten Kayra'nın yıllarca beklediği o kız olmamdı. Şuanda bile aptal aşıklar gibi Kayra ile olma ihtimalimi düşünüyordum.

Harbi delirmiştim. O gördüğüm rüyalar aslında benim geçmişim miydi? Gördüğüm halüsinasyonlar da benim unuttuğum geçmişim miydi? O rüyalara göre Kayra ile çok minnoş bir ilişkim vardı. Pekala o hastane gibi bir yerde görmüştüm. Peki o hastanede neden kalıyordum? Neden o hastane gibi yerde kalınca Kayra'yı unutuyordum? Kayra neden her seferinde bana kendisini hatırlatıyordu? Neden bir ara bir çocuğa saldırmayı denemiştim?

Kayra'nın olmadığı bir ay boyunca bu soruları çok kez kafamda düşündüm. Ama çoğuna cevap bulamadım. Ya gerçekten benim aklımla oynuyorlardı ya da gerçekten bir şeyler unutmuştum.

Siktiğimin yerinde ne bokları dönüyordu?

Bir ay boyunca doğru düzgün uyuyamıyordum gene rüyalar görürüm diye. Bir rüyamda küçük kız -yani küçüklüğüm- intihar etmeyi deniyordu. O küçücük yaşında ne yaşamış olabilirsinde intihar ediyorsun? Her seferinde olduğu gibi yine düşününce başım ağrımaya başlamıştı. Ellerimi başıma götürdüm.

Odasında çıkıp, "Daha uyumadın mı? Hadi artık uyu. Bu gece gelmez o" dedi Ateş mutfağa doğru giderek.

"Uyku tutmadı. Yani keyfimden değil" dedim sandalyede ona doğru dönerken.

"Her zaman aynı bahane Kayıp Ada biraz bahanelerini değiştir" dedi ve tekrar odasına döndü. Yağmur damlaları birbirlerini takip ederek camdan aşağıya, çığlıklar atarak süzülüyorlardı. Gözümden yaş akmazken, yağmurlar benim akmayan göz yaşlarım için yağdılar. Bir şimşek çaktı, bütün oda o şimşek yüzüne aydınlandı. O şimşeklerin ışığında birisini gördüm sandım. Motorla ilk başta eve doğru girecekti ki son anda yolunu değiştirmişti sanki. Aklıma gelen fikirle askılıkta olan motor anahtarını ve kapşonlumu alıp dışarıya çıktım.

Karanlık OrmanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin