AKREP🦂

2 yıl sonra

Tam 21 yaşıma gelmiştim. Bugünse sınavım vardı. Kazanırsam polis yine kaybedersem tekrar sınava hazırlanacaktım ve bu istediğim en son şeydi. Hayatımdaysa birşey değişmemişti. Bir daha böyle notlar ve mesajlar almadım. O sürekli durakta karsılaştığım kişiyle yani Kutaylada hiç karşılaşmadım. Babam ve üvey annemin keyifleride gayet yerindeydi zaten. Zeyneb'inse Avukat olmasına 2 yıl vardı çünkü o dört yıllık bense 2 yıllık kazanmıştım. Baranıysa çok nadir görüyordum ve gördüğümdeyse hiç konuşmadan gözden kayboluyordu.
Herşey olduğu gibiydi. Enesle o restoranttan sonra bir daha buluşmamıştım sadece arada konuşuyordum. Şuan da o da yurt dışındaydı.

Üstüme ince askılı beyaz bir crop ve siyah deri ceketimi taktım. Altımaysa rahat mavi bol paça pantolonumu giydim. Sade bir makyaj yapıp evden çıktım. Kendime güvenim vardı ama korkuyordum da. Sınava tek başıma giricektim. Babam gelemeyeceğini söylemişti ve hiç şaşırmamıştım. Zeynepse 1 haftalığına ailesinin yanına gitmişti. Okulun kapısının önüne geldiğimde Altayla karşılaştım. O da en az benim kadar heycanlıydı. Kısa bir bakışmadan sonra yanıma geldi.
Altay:-"Oo kimleri görüyorum. Bu arada eğer ikimizde kazanırsak bana amirim bile diyebilirsin çünkü oldukça yetenekli bir polis olucam."
:-"Alla alla öyle mi olduk,Altaycım. Belki de sen bana amirim dersin."
Altay:-"Olabilir Asyacım. Hadi şu sınavı kazanalım."

2 hafta sonra

Zeynep:-"Kanka sınav sonuçların açıklanmış koşş"
:-"Ya sabahın yedisi uykum var benimm."
Zeynep:-"Ya kızım sen deli misin?. Bunun için o kadar uğraştın hadi koş hemenn."
Zeyneb'in o bağırışından sonra uyumak mümkün değildi. Elimi yüzümü yıkayıp yanına gittim. Benden heyecanlıydı. Laptopu açıp önüme bıraktı. Kızım kazanmışsın.! Durup baktığımda kısa bir şokun ardından telefonum çaldı. Arayan Altaydı.
Altay:-"Günaydın. Sonuçlar açıklanmış burayı kazanmışım sana neresi çıktı.
:-"Günyadın. Bana da burası çıktı. "
Altay:-"İyi misin sen?.Sesin kötü geliyor."
:-"İyiyim. Uykudan kalktım. "
:-"Günaydın o zaman."
:-"Günaydın."
Atakan:-"Sen tam uyanınca konuşuruz o zaman"
:-"Tamam görüşürüz."

Telefonu kapattıktan sonra Zeynep direkt üstüme atladı. Onu kendimden uzaklaştırdıktan sonra aval aval bakmaya başladı.
Zeynep:-"Demek artık Polissin. Artık suçluları çekmezsin, peşine düşersin."
Birden kahkaha attığında bende gülmeye başladım.
:-"Benim sağ solum belli olmaz ya. Bakarsın suç kralın'ın birine aşık olurum he ne dersin?."
Zeynep:-"Senden beklerim ben. Suç kralı demişken senin şu psikopattan 2 yıldır ses soluk yok ne oldu acaba?."
:-"Ay sus. Şimdi karşıma felan çıkar. Zaten unutmadım onu.Asıl, şimdi o benden korksun."
Zeynep:-"Ee sen demedin mi uğraşmam onla diye. En son yazdıklarını atmıştın."
:-"Atmadım. Artık polis olduğuma göre ölene kadar peşindeyim onun."
Zeynep:-"Oo ben bile korktum."
:-"Neyse uyucam ben."

Kılıç Amir:-"Yeni gelenler hoş geldiniz. Ben kılıç Amiriniz. Bundan sonra bu ekiptesiniz.Asya sen iki dakika gelir misin?."
:-"Tabiki Amirim."
Kılıç Amiri takip etmeye başladım. Yaklaşık kırk yaşlarında olmalıydı. Odasına geldiğimizde kapıyı kapattı. Neden beni yanına çağırdığından en ufak bir fikrim bile yoktu. Altayı da çağırmak yerine tek beni çağırmıştı. Daha fazla kendi içimde düşünmeyerek tam söze giricekken benden önce o konuştu.
Kılıç Amir:-"Annen benim ekiptendi. Annen çok başarılıydı. Ama ne yazıkki onu kaybettik. Başımız sağ olsun. Seni de buraya bu yüzden çağırdım. Annen ve baban hakkında konuşmak için."
:-"Annemin arkadaşı olduğunuzu bilmiyordum. Annemi kaybettiğimde çok küçüktüm."
Zar zor konuşuyordum çünkü babamıda katmıştı.
:-"Ama babam hakkında ne konuşmak istediğinizi anlamadım komserim."
:-"Annen öldüğünde babanı sorgulamak için göz altına aldım. Çünkü babanın önceki işini annen bile bilmiyordu."
:"-Na- nasıl yani komserim?.Ne demek istiyorsunuz?."
:-"Annen öldüğü sırada güvenlik kamerası da devredeydi. Güvenlik kamerasını incelediğim sırada annen hâlâ nefes alıyorken ambulansı bile aramadığını ve sadece annenin kulağına birşeyler söylediği gözüküyordu.
:-Şİmdi annemin ölümünden babamımı suçluyorsunuz anlamadım.?"

Gerçekten bayılcak gibiydim. Babam asla anneme zarar vermezdi evet kavga ediyorlardı ama asla anneme el kaldırdığını dahi görmemiştim. Ve şimdi Kılıç Amir yani annemin arkadaşı babamı suçluyordu ya da tereddütü vardı.Benim ayakta duramadığımı görünce beni otutturdu ve suyu uzattı. Suyu içtikten sonra bir süre bom boş yere baktım ve sonradan ona döndüm.
Kılıç Amir:-"Ne hissettiğini anlıyorum. Ama bunu sana anlatmak zorundayım. Babanı karakola götürdüğümüz sırada bir grup bize ateş etmeye başladılar. Çok şükür ki kimseye zarar gelmedi. Ama asıl garip olan babanın anneni vurdukları sırada orada bir küçük çocuk daha vardı. O çocuktan hiçbir iz ya da haber alamadım. Sonrasında nasıl olduğunu anlamadığım bir  şekilde güvenlik kamerası silindi ve baban elini kolunu sallayarak çıktı. Sorgu sırasında o an şok geçirdiğini ve annenin kulağına "beni bırakma." Dediğini söyledi. Babanın yüzünde hiç acılı bir ifade bile yoktu. Babanın önceki işiyse bizim peşinde olduğumuz adamlarla ya bilerek ya da bilmeyerek ortak işleri vardı. O adamlar aslında uyuşturucu çetesiydi ve babanda onlarlarydı. Daha sonrasında bunu bilmediğini bilse yanlarında duramayacağını söyledi ve adamları babanın verdiği ihbarla baskın yapıp  yakaladık."

Duyduklarım karşısında bayılmam uzun sürmemişti. Gözümü açtığımda karşımda Altay ve ekiptekiler vardı. Ekiptekilerden birisi gülerek bana bakıyordu ve söze girdi.
Selim:-"Ne oldu daha göreve gitmeden bayıldın. İstiyorsan şimdiden vazgeç."
Aslı:-"Ne dalga geçiyorsun kızla. Onu takma o yeni gelenlerle uğraşmayı çok sever. Ben Aslı bu arada,hoş geldin."
:-"Hoş bulduk."
Selim:-"Ben de Selim. Pek hoş bulmuşa benzemiyorsun ama olsun."
Aslıyla Selim tartışarak gitmeye başladı. Bence evlenmelilerdi çünkü çok yakışıyorlardı. Diğerleri daha kendilerini tanıtma fırsatı bile bulamamıştı. Altaysa endişeli bir şekilde bana bakıyordu.
Altay:-"Iyi misin korkuttun beni.?"
:-"Ölmek için çok gencim korkma."
Altay:-"Cidden çok komikti. "
Diğerleride bizi izliyordu. Hafif esmer olan çocuk söze atladı.
:-" Ben İlkay,hoşgeldin."
:-"Hoşbuldum."
İlkay:-"Şimdi iki saat tanışma olmasın ben geri kalanları tanıtim. Şu asabi duran bücür Dilara,ortadaki Merve, sarışın pamuk şeker olansa Mert."
Dilara:-"Sen bana bücür mü dedin ben mi yanlış duydum."
Mert:-"Bana pamuk şeker dedi..."
Merve:-"Allah'tan bana tek ortadaki dedi."
Ekipteki herkesi güldüren ve sinir edenin İlkay olduğunu anladım. Benden büyük oldukları da kesindi. Altay hâlâ bana endişeyle bakıyordu.

Kılıç komser:-"Gördüğüm kadarıyla kendine gelmişsin. Ekiptekilerini toplayın Cennet Mahallesinde bir olay olmuş şu an kim yakınsa halletsin."
İlkay:-"Selimle Aslı halleder Amirim. Eğer durum zorlaşırsa müdahele etmeye gideriz."
Kılıç Amir:-"Tamam. Asya belki de sen de başka olayların peşine düşersin."
:-"Anlamadım amirim."
:-"Anladın bence."
Şaşkınlıkla Kılıç Amire bakıyordum.
Gökay:-"Ne demek istedi.?"
İlkay:-"Geldiğinden beri Kılıç Amir çok düşünceli ve dalgın. Sebebi sen misin yoksa başka birşey mi?."
:-"Bilmiyorum."
Altay:-"Biraz konuşalım mı Asya?."
Altayı takip edip dışarı çıktık. Biraz nefes almak bile çok iyi gelmişti. Gökay gözlerini yummuş bir şekilde çok hızlı nefes alıp veriyordu. İlk defa onu böyle görüyordum.
:-"İyi misin sen?."
Altay:-"Bilmem Asya,nasıl olmamı istersin?."
:-"Çok fazla tepki vermiyor musun?.Sonuçta ben bayıldım,ben anlamadığım şeyler duydum Kılıç komserden."
Altay:-"Seni o halde ben gördüm Asya. Anlıyor musun?. Sana herşey kolay geliyor. O kafadan çık. Evet bayıldın o kadar ama neyse ya."
:-"Herşeyi çok kolay sandığım yok benim. Daha ne yaşadığımı bile bilmiyorsun. Ben kendimi ne hallerde gördüm yanımda yoktun. Sadece okulda konuşuyorduk. Şimdi niye böylesin anlamıyorum."
Cevap vermek yerine susmayı tercih etti. Bende yanından kalkıcakken bileğimi tuttu ve kendisine çekti.
Altay:-"Bu kadar kör müsün cidden?. Sana zarar gelmesini istemiyorum, seni önemsiyorum. Seni okulda gördüğümde bile yanına yaklaşamıyordum. Ama şimdi ikimizde büyüdük. Baksana ilimizde aynı karakolda polisiz. Benden sakladıklarını çok yakında çözerim.
Baksana Kılıç Amir herşeyi biliyordur belki de."
Cevap bile verememiştim çünkü sinirli bir şekilde yanımdan ayrılmıştı. Arkasından bile bakmama fırsat olmamıştı.

Ne kadar oturdum bilmiyordum. Taki telsizden anons gelene kadar.
Selim:-"Arkadaşlar hemen Cennet Mahallesine gelmeniz lazım. Olaylar karıştı."
Telsizden anonsu duyar duymaz hemen ayağa kalktım. Altayı da görür görmez bana işaret yaptı ve arabaya atlayıp yola koyulduk. Ne ben ona bakıyordım ne de o bana. Sesimiz bile çıkmamıştı. Olay yerine geldiğimizde ortalık baya bir karışmışa benziyordu. Bir grup bizim ekiptekileri geçmeye çalışıyor ve bariyerlere aldırmıyolardı. Altay ve diğer Polis Memurlarıda kalabalığı dağıttıktan sonra olay yerine girdim. Bir adamın yerdeki cansız bedeni ve üstündeki not. Eldiveni takıp adamın cansız bedeninin üzerinden notu aldım.
"İlk görevin hayırlı olsun Asya Baysal:)
Bu cinayeti ve bundan önceki cinayetleri çözersin diye düşünüyorum. Başka bir cinayette daha görüşmek üzere küçük hanım."
AKREP🦂