AKREP🦂

İki boktan tercih

Kapının açılmasıyla oturduğum yerden kalktım. İçeri iki adam girdi. Yüzlerinde maske ellerinde akrep şeklinde eldivenler vardı. Çok havalasınız sanki amına koyim. Biri yine aptal gibi gülüyordu. Yanındaki diğer adam hafiften bir dirsek atmasıyla kendisini toparladı. Hayır ben birde bunlardan asla korkmuyordum çünkü hiç o havayı vermiyorlardı. Sonuç olarakta babamı kaçırdıkları için hepsinin hayatını cehenneme çevirecektim. Babamın cezasını vermek bunlara düşmemişti ayrıca hani her boku ben bulacaktım. Dengesiz herif son anda babamı kaçırmıştı. İçimden bir ses onun burada olduğunu söylüyordu.
Kaya:-"Komiserim öyle düşüneceğine bence acele et. Baban aşşağıda seni bekliyor."
Sesi çok kalındı ve çok sert bakıyordu.
Ben konuşacağım sırada buna fırsat vermeden kolumdan çektiler. Onlara engel olacağım sırada babamın elleri kolları bağlı bir şekilde bana baktığını görmemle ona doğru koşmam bir olmuştu. Yanına yaklaşıp onu o iplerden kurtarmak isterken biri beni hızlıca çekti ve beni de sandalyeye otutturdu.

Babamın başında duran iki adam babama silah tutmuşlardı ama silah tutanların çaprazındaki  birisi bana tanıdık gelmişti. Ya da yanılıyordum bilmiyorum. Babamın ağzını açtıklarında babam sadece bana bakıyordu. Gözleri uykusuz duruyordu ve yüzünde yara izleri vardı.
:-"Sizi öldürücem. Ne istiyorsunuz lan!"
Kaya:-"Bağırma."
Babam:-"Kızım kaç buradan. Kendini tehlikeye atma."
Kuzey:-"Ben sıkıcam ama artık bunun kafasına. Çok zor tutuyorum kendimi."
Kaya:-"Sus artık amına koyim."
:-"Nerede o başınız."
Kuzey:-"Yalnız benim aklıma çok başka şeyler geliyor. Düzgün konuşur musun komiserim?"
Kuzey:-"Şu iş bitsin senin belanı sikicem."
Bu ne amına koyim. Bunlar birbirine sövüyor. Allahım ben nereye düştüm böyle?
:-"Adam akıllı cevap versenize!"

Hopörlerden gelen sesle susmuştum. Ses değiştiriciyle konuşuyordu.
Akrep:-"Beni mi özledin küçük hanım?"
:-"Karşıma çıkamayacak kadar korkak mısın?"
:-"Sen beni görecek kadar cesur değilsin."
:-"Sanırım sen benim kim olduğumu unuttun."
:-"Aksine hiç aklımdan çıkarmadım seni."
Sikicem artık bunun belasını.
:-"Babamı neden kaçırdın?"
:-"Onu ben değil sevgili babacığın anlatacak. Ama sen duymaya hazır mısın?"
:-"Baba ne diyor bu şerefsiz?"
:-"Kızım sakın inanma ona. Ben asla zana zarar verecek birşey yapmadım yapmam da. "
Akrep:-"Anlatman için son beş dakikan yoksa sen de karın da ölür. Kızınsa sadece senin ölümünü izler. Şimdi kameralar sizde."
Kamera tam da bizi çekiyordu. Babam derin derin nefes alıyordu. Silah tutanlardan birisi kameradan Merveyi gösterip babamın kulağına birşey dedi. Babam resmen deliye dönmüştü. Bir dakika boyunca bağırdıktan sonra konuşmaya başladı.
:-"Kızım senden özür diliyorum. Bunu böyle öğrenmeni istemezdim. Evren Dağ ve Dursunu tanıyorum. Onlarla önceden iş yapıyordum ama beni senle tehdit ettiklerinde yanlarından ayrıldım. Kılıç amireyse yerlerini ben verdim. Beni affet demicem ama şunu unutma ben sadece seni korumak için yaptım bunu. "

Hani bazı şeyleri kabul edemezsiniz ya da kaçarsınız ya işte ben bu ikisini yapamazdım. Kız çocukları babalarına aşık derlermiş. Benim ona olan aşkım şimdi bitmişti. Bana yalan söylemişti. Onca sene beni kandırmıştı. Yetmedi beni annemin ölümüyle suçlamıştı. Artık hepsi yerine teker teker oturuyordu. Akrep uyuşturucu çetesinin başındakileri öldürmüştü ve babamı da öldürmek istiyordu. Evren Dağın ya da Dursunun annemin ölümüyle bir ilgisi yoktu. Babam annemin katillerinden biri olabilir miydi peki?. Hayır bu kadarını da yapmazdı dimi?. Yapamazdı böyle birşeyi. Karşımda suçlu biri ve arkasında silahlı adamlar. Arkamda kaçış kapısı ama önümde kamera. Ağlamamıştım, bayılmamıştım da. Kılıç amir beni buna hazırlamıştı ama ben bunu böyle öğrenmek zorunda değildim. Kamera şimdi tek bana dönmüştü. Birisi telefonu çıkardığı zaman Kılıç amirle göz göze gelmiştim.

Akrep:-"Sayın Kılıç amirim. Gördüğünüz üzere ben uyuşturucu çetesinden biri değilim. Şimdi o zaman neden öldürdün ve kendini belli ettin diye sorarsanız söyleyim. Evren Dağı tamamen keyiften öldürdüm. Dursun hapisten çıktığında çok sinirlendim ve onu da öldüreyim dedim. Son olarakta ben ekranlar önüne çıkmayı pek sevmem. Kamera olayı biraz benim dışımda gerçekleşti. Şimdi söyleyin Kılıç amirim. Fatih Baysalın kafasına sıktırayım mı yoksa siz mi yapmak istersiniz bunu?"
Kılıç amir:-"Bu ülkede adalet var ve onun cezasını kanunlar vericek sen değil."
Akrep:-"O adalet nerede Amirim?. Bir sürü cinayet oluyor. Masum insanlar ölüyor. Asyanın annesi de dahil buna. Sahi kim öldürdü Güler Baysalı?. Bir tercihe mi kurban gitti yoksa polis katillerinden birisi mi öldürdü?. En kötüsü de hiç bulamamanız. Neyseki benim bulmama çok az kaldı. İşte o zaman bir tercih size sunmadan kafasına sıkıcam. "
kamera ve telefon kapandı. Benimde gözüm hafif bulanıklaşmıştı.

AKREP🦂
Asyanın babasını bayılttıktan sonra Asyaya yöneldim. Beni görüp görmemesi umrumda değildi. Onu kucağıma alıp yatağa yatırdım. Yanağına düşen gözyaşını sildim.
"Sana söz veriyorum küçüğüm bu gözyaşın annenin katillerini bulduktan sonra son bulacak. O zamana kadar gözüm üstünde küçük hanım."

Gözümü açtığımda çoğu şey bulanıktı. Olanları hatırlayıp hemen yerimden doğruldum. Kapı kilitli değildi. Merdivenlerden indim. Kimse yoktu babam bile.
AKREP🦂"Uyanmışsın küçük hanım."
Hapörlere yöneldiğim gibi sert bir tekme attım.
"Canın yanacak yapma."
:-"Babam nerede?"
:-"Baban burada değil ama birazdan sizinkiler seni almaya gelicek."
:-"Neden iki yıl sonra çıkıp hayatımı mahvettin lan!"
:-"Bağırma küçük hanım. Ayrıca sana gerçekleri gösterdim."
:-"Sikim senin gerçeklerini. Bunlar benim gerçeklerim. Bunu ben bulabilirdim!"
:-"Bulsaydın o halde. Ha bir de sakın bana bir daha küfür etme."
:-"Naparsın hapörlerden mi çıkarsın?. Çok korktum."
Artık sinirden gülüyordum.
:-"Gülmek sana yakışıyor küçük hanım."
:-"Seni bulduğumda o çeneni kırıcam."
:-"Güldürme beni. "
:-"Katil birisinin güleceğini sanmıyorum."
:-"Sana göre katil olabilirim ama unutma asıl katiller dışarıda. Senin de içinde katil biri var. Elinde sonunda ortaya çıkacak."
:-"Canın cehenneme."
:-"Birlikte."

Hapörlerdeki seslerin kesilmesiyle kapının sertce açılması bir olmuştu.
Kapıda Altay beni görmesiyle sarılması bir olmuştu. Bende ona sıkıca sarıldım.
Altay:-"Ben sana gitme demedim mi?"
:-"Babam yok Altay. Onu bulmamız lazım."
Selim:-"Asya neden haber vermedin bize?"
Mert:-"Çok korktuk."
İlkay:-"Kılıç amirden kurtulamıcan yalnız."
Aslı:-"Bir susun da kız nefeslensin artık."
Dilara:-"Harbiden."
Kerem:-"İyi misin?"
:-"Babam yok. Onu bulmamız lazım hemen."
Altay:-"Önce Karakola gidicez. Kılıç amir seni bekliyor."
Dilara:-"Durun bir dakika."
Kerem:-"Ne oldu?"
:-"Kamera hâlâ devrede. Bizi izliyor şu an."
Altay kameraya belinden çıkardığı silahı çıkarıp ateş etti.
Altay:-"Burayı önce aramamız lazım gibi."
:-"Arayalım da birşey çıkmaz."
İlkay:-"Ya çıkarsa."
Selim:-"Nasrettin hocaya bağladı yine."
İlkay:-"Ben üst katı ararım Mertle."
Kerem:-"Tamam bizde burayı ararız o zaman."
Ben kendimi dışarı atmıştım. Altayda benimle beraber çıkmıştı.

Altay:-"Baban konusunu açmak istemiyorum ama-"
:-"Altay her ne yapmış olsa da babam. Elbette cezasını çekicek ama onun elinde değil benim elimde."
Altay:-"Haklısın. Kılıç amire birşey anlatmadım. Özellikle seninle konuşmak istedi. Anladığım kadarıyla seni göreve göndermeyecek."
:-"Göndericek"
Selim:-"Bir bok yok burada. Yine de önlem amaçlı bir ekip gelicek buraya. Gidiyoruz hadi."