Öyleli Böyleli Bir Okul Günü

6 1 0
                                    

Yeni bölümümüze hoşşş geldinizzzz

Umarım beğenirsiniz.

Hadi0zaman gururla sunar.

Nilay Sönmez

Nilay: Of. Sıkıldım. Bunaldım. Hey! Sana diyorum! Vallahi patlatacağım bir tane he!

Ben burada sıkıldığımı söylüyorum beyefendinin umrunda değil ve test çözmeye devam ediyor. Omzunu delmek istercesine parmağımla omzunu dürtüklwdiğimde nihayet cevap vermişti.

Cem: Yine ne oldu Nilay?

Nilay: Sıkıldım.

Cem: Gevşe o zaman, ben ne yapayım?

Ya sabır ya selamet! Daha da dürtüklediğimde bana döndü.

Cem: Söyle kardeşim, ne istiyorsun benden?

Nilay: Bir şey öner. Kafan o kadar plana çalışıyor sonuçta.

Cem: Beraber test çözelim.

Ona ters ters baktığımda gülümsedi, ben onun gibi test kitabı yer gibi soru çözmüyordum ki.

Nilay: Delirtme beni. Çözecek olsam çözerüm zaten. Ayrıca beş dakikada bir soruyu çözmek hiç senlik değil. Hayırdır?

Geriye doğru yaslanıp bana baktı. Aha geliyordu duygu sömürüsü.

Cem: Sadece bir kere ya... Bugün bir kez kabul etseniz, bir daha dayanırım zaten. Ağrı kesici içebilir miyim?

Bana yalvarır gibi baktığında başımı yana yatırdım. Ama olmazdı ki. Bu olmazdı.

Nilay: Bunu kabul etmem sana yaptığım bir kötülük olur. Bunu çok iyi biliyorsun. Biraz sık dişini.

Cem: Haklısın, bu soruyu hiç sormamalıydım. Özür dilerim.

O iyice üstüne çöken yorgunlukla öbür soruya bakarken saçlarını karıştırdım. Artık en ufak bir ağrıya bile tahammülü kalmamıştı. Normal ağrı kesicilerde etki etmediği için ağır ilaçlar alıyordu zorunda kalırsa.

Nilay: Sınıftan çıkmak ister misin? Kutay'ın yanına gideriz, hem o kuduruyordur sıkıntıdan. Ders de boş zaten.

Cem: Nilay... Abim, nöbetçi hoca sınıfta ya. Ayrıca o da favori öğrencilerine izin veriyor.

Aklıma gelen fikirle gözlerim parıldadı. Ben de Nilay Sönmez isem bu işi hallederim.

Nilay: Daya başını sıraya,, ağrıyı iliklerine kadar hisset ben geliyorum.

Cem: Kızım manyak mısın sen? Ne diyorsun ya?

Nilay: Dediğimi yap, gerisine karışma Zeka Küpüm.

Hemen üzgün surat ifademi takınıp hocanın yanına gittim.

Nilay: Hocam...

Hoca: Efendim Nilay?

Nilay: Hocam, Cem'in başı çok ağrıyor da. Zaten on dakika kaldı dersin bitmesine. Bir onunla bir hava almaya çıksak olur mu?

Hoca: Ağrı kesici içsin geçer.

İçebilse içerdi zaten ulan! Yine de pes etmedim

Nilay: Ona etki etmiyor o tür ilaçlar hocam. Ama belki biraz hava alırsak unutur biraz. Beraber büyüdük de biz ona ne iyi gelir, biliyorum artık.

Biraz düşündü, sonra biraz daha düşündü. Bir ara Cem'e baktı. Zeka Küpü abim, masum masum başını sıraya yaslamış ara ara bana bakıyordu. Ah bir bilsen benim senin arkandan çevirdiğim bu işi vlfmgpclkfkckcj

TIMARHANE KAÇKINLARI(Lise) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin