Hakim bakış açısı ile
Jay'in sualiyle afallayan Heeseung, bu cümlelerin ne anlamda söylendiğini idrak edemediğini belirtmek adına kaşlarını çattı. " Anlamadım? " Heeseung'ın yönelttiği soruya Jay derin bir nefes verdi. Neydi bu arkadaşının önüne geçen duygu? Eğer bu hislerle devam ederse gerçekten bu iş iki sonuçla bitecekti ki, bu sonuçlardan birinde de Jungwon'un güvenini sarsmak vardı.
Diğer sonuç ise kimine göre ilkinden bile önemliydi; yıllardır yediği içtiği ayrı gitmeyen arkadaşı ile çıkmaz bir yola girmek." Sence diye sormak istedim. Neyse. Uykum var benim, iyi geceler. "
Uyku bahanesinin önderliğinde cümlesini tamamlayan Jay, sabit yüz ifadesiyle aralıklı kapıyı iyice açıp odaya girdi, ardında kafası karışmış arkadaşının olduğunu bilerek. Heeseung da gecenin bir yarısı olduğu için daha fazla irdelemedi bu garip konuyu. Hem Jungwon'dan hoşlansa ne olacaktı ki? Hayatına bir etki eder miydi?
Kapıyı Heeseung'ın gidişini görmeden usulca kapatan Jay, hala bıraktığı gibi uyuyan sevgilisini görünce gülümsedi. İyi ki de bu konuyu geçiştirdiğini düşündü. Eğer Jake'in dedikleriyle dolu olan aklıyla hareket etseydi cümleler çakışabilir, sesler yükselebilirdi. E bunun dolayısıyla da Jungwon uyanırdı, zor durum da kalırdı. Hemde vakit uygun gibi gözükmüyordu ki uygun değildi de zaten.
Kafasında ki düşünceleri bir kenara bırakmaya çalışarak yanına uzandı kızıl saçlının. Odadan çıkmadan önce yaptığı gibi eli yine saçını buldu. Bir kez daha öpücük kondurarak huzurlu uykusunu bölmemeye özen gösterdi Jay.
Bu sabah belirsizliğin bitmesinin huzurundayken, tekrardan yeni bir belirsizlik çıkması canını sıkıyordu. Eğer bu belirsizlik ve duyulan şüphe doğru çıkarsa, eskisi gibi olacak şeylerin sayısı oldukça azdı.
-
Sabahın ilk ışıkları çoktan uyanmış olan Jungwon'un her bir noktasında gezinirken, bu sürekli gelen ışıktan rahatsız gibi durmuyordu. Yaklaşık bir saattir yatakta öylece durup etrafı izleyen Jungwon bir hayli sıkılmış, dün ona uyumasında yardımcı olan sevgilisinin uyanmasını bekliyordu ama olacak ya uyanmıyordu beklediği kişi.
Dün gece bir nevi onun fedekarlık gösterdiğini düşünerek şimdi onu uyandırmanın doğru olmadığını geçirdiği içinden. Gece kaçta uyumuştu kim bilir? Zaten odaya geldiklerinde saat geçti epeyce. En son saçlarının okşanmasını hatırlıyordu Jungwon. Deliksiz, bir o kadar da güzel uyumuştu.Aşağıda ki sesler evdekilerin bir kaçının uyandığını gösterir nitelikteydi. Aslında bayadır duyuluyordu bu hareketlenmeler ama Jungwon umursamamıştı. Uyuyan sevgilisinin kollarının arasındayken her ne kadar sıkılmış olsa da aşağı inmek istemiyordu. Belki... Biraz vakit geçirmek vardı aklında. Kalabalıktan uzak. Anlarsınız ya.
Sonradan aklına esen şeyle gözlerini irileştirdi. Ya odaya bir anda girselerdi? Bu aklına bile gelmemişti. Heeseung hyung! O kesinlikle gelirdi. Dün de onun yanında uyumamıştı. Gece veya sabahleyin kontrol ederdi hep. Merak edip bakmış mıydı ki?
Komodinin üzerinde bulunan dijital saat dokuzu geçerken, gözlerini baktığı saatten çekip Jay'in kolları arasından çıktı. Evet, biraz daha yeni ki düşünceleriyle çelişmişti ama ne yapabilirdi ki? Heeseung onları bu halde görse daha mı iyiydi?
Son bi kez uyuyan Jay'e bakıp hiç bu odada kalmamışcasına sessizce çıkmıştı odadan. Merdivenlerden ağır ağır inerken alt kata dikmişti gözlerini. Kendini hazır hissedene kadar kimseye bir şey belli etme taraftarı değildi. İnsanların bizim hakkımızda ki düşüncelerini çoğu zaman değiştiremiyorduk evet, ama en azından alıştıra alıştıra söylemek daha iyi değil miydi? Buraya geleli daha iki hafta bile olmamıştı ki. Ne severler neleri sevmezler bilmiyordu. Onlar hakkında çekindiği için soramadığı onlarca soru vardı. Kişiliklerini bile daha çözüp sindirememişti ki buna Jay de dahildi. Yüzdüğü bu amansız su bir gün onu beklemediği bir akıntıya götürecek diye de korkmuyor değildi. Ya bakışlarının ardında saklanan duyguları iyice görememişse? Ya karıştırıyorsa?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suddenly - jaywon
FanfictionJay, yakın arkadaşı olan Heeseung'ın buluşmaya yanında getirdiği küçük kuzeni Jungwon'un dünyanın en sakar kişisi olduğunu görünce şaşırır. Ancak bu şaşkınlığı uzun sürmeyecektir. Jungwon'un sakarlıkları ve gıcıklığı onları yakınlaştıracak, Jungwon...