24 bölüm

2K 110 6
                                    

《BAHAR VE ASAF》

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

《BAHAR VE ASAF》

-"Cennet kızım hadi seni bekliyoruz".

Annemin bağırmasıyla üzerime son kes göz gezdirerek odamdan çıktım. Cemalin gidişinden sonra ağzım kulaklarımda uzunca hazırlanmıştım. En sonunda annem dayanamayarak bağırdığın da abiye çantamı ve telefonumu götürerek odamdan çıkıp dikkatlice salona inmiştim. Ah bu topuklular... yıllar geçse bile alışamayacağım sanırım bunların üzerinde yürümeye....

-"Hah işte geldi kızın hatun patlama".

Babama öpücük yollayarak son basamağı da inip anneme yaklaştığım da yine her zamanki gibi bana sinirlenmeye devam ediyordu...

-"Yok Akif senin bu kızın nişanlandı da akıllanamadı bir türlü, ben artık bununla baş edemiyorum, kızım senin görümcen evleniyor görümcen, tüm konuklardan önce sen olmalısın orada ama biz düğün başladıktan sonra gidiyoruz".

Afflayarak derin bir nefes aldığım da anneme dönerek "Anneciğim düğün saat beşte,şuan saat kaç? Daha dört bile değil,bence tam vaktinde yetişeceğiz" dedim ve babamın koluna girerek evden çıktım. Annem kapıyı kilitleyip arabaya binene kadar yine kendi kendine konuşup durdu ama annem işte oda böyle birisi ne yapalım? Babamla sadece gülüp geçmeyi ve en önemlisi sözlerini dikkatle dinlemeyi seçtik...

Düğün evine vardığımızda bizi Cemalle Gül teyze karşıladı. Ben direkt Baharın odasına geçtiğim de onu pencere önünde dayanıp gülümseyerek gelenleri izlediğini gördüm. Beyaz ve sade gelinliğiyle adeta peri kızlarına benziyordu.

-"Ooo gelin hanım damat beyin yollarını gözler oldun sanırım".

Bahar sesime irkilerek arkasına döndüğünde bana bakarak gülümsedi.

-"Ödümü kopardın Cennet".

-"Ödün şimdi kopmasın görümceciğim akşamı bekle sen".

Baharın yanakları kızarmaya başlayınca koluma sert bir şekilde vurarak "Terbiyesiz" diye kızdı bana.

-"Ne vuruyorsun be şaka yapalım dedik amma da abarttın?"

Bahar yeniden gülümseyip yüzüme bakarak daldığın da kaşlarımı oynatarak "ne oldu?" Diye sordum.

"Hiç sadece abimle evlendikten sonra çok terbiyesizleştiğini düşünüyordum" dediğin de "konuştu annem" diye söylenmeye başladım. Neden herkes bunu söylüyordu? Cemal sadece benim içimdeki çocuğu ortaya çıkarmıştı,beni seviyor değer veriyor ya ben sadece mutlu ve huzurlu oluyorum bu duruma...

-"Ama sana birşey diyeyim mi? Çok güzel olmuşsun be Bahoş".

Bahar gülümseyerek bana sıkıca sarıldığında bende kollarımı beline doladım. Çok seviyordum bu kızı,hep mutlu olurdu inşAllah.

-"Teşekkür ederim de senin benden geri kalır yanın yok, abim seni gördü mü? Dibi düşmüştür kesin".

Şimdi utanma sırası bana geçmişti. Yanaklarım hafiften kızarırken tam ağzımı açıp konuşacaktım ki,ne zamandır bizi dinlediğinden bihaber olduğum Cemal konuşmaya başladığında şaşkınlıkla ona bakmaya başladım.

-"Evet canım çok güzel olmuş ve yine evet dibim düştü Cennetin güzelliğine".

-"Ay abi çok ayıp sen ne zamandır ordasın ve bizi neden dinliyorsun?".

Cemal yanıma gelerek kolunu omzuma attığın da " kuru iftira ben hiç sizi dinlermiyim sadece annem çağırdığı için karımı almaya gelmiştim" dediğin de bir kes daha aşık oldum Cemale. O bakışlar, o gözler,o dudaklar,o konuşma tarzı,o duruşu her şeyiyle mükemmel olabilirmiydi bir insan? Cemal olmuştu işte, herşeyiyle beni kendine bağlamış ona aşık olmama sebep olmuştu.

-"Tamam o zaman biz annenin yanına gidelim sende makyajını falan tazele" dedim ve Cemali kolundan ttutup çekiştirerek odadan çıkardım.

-"Makyaj tazelemek ne ya? Kız zaten salondan yeni gelmiş".

Cemalin haklı sözleriyle koluna gelişi güzel vurarak "herşey senin yüzünden,ben ne dediğimi biliyormuyum?" Dedim ve onu orada bırakarak aşağıya Gül teyzelerin yanına indim.

Arkamdan geldiğini biliyordum ama ne yapayım trip atıyordum işte.

-"Demek beni görünce ne dediğini bilmiyorsun? Aşık mı oldun kız bana?" Sözleriyle olduğum yerde çakılı kalırken Cemal hala işin goygoyundaydı. Sırıtarak önüme geçtiğin de yüzüne bakarak "Cemal sen beni seviyormusun?" Diye soru sordum.

-"Ne saçma soru bu Cennet tabiiki seni  seviyorum".

-"Peki aşıkmısın?".

Cemal yüzüme aptalmışım gibi bakmaya başladığında yeniden sorumu tekrarladım. Ama hala bir cevap alamadığım da suratımı asarak "anladım ben seni" demekle yetindim.

Saatler geçmiş düğün başlamış ama ben hala suratım asık vaziyette annemlerin yanında oturuyordum. Güya Cemalle ilk dansımızı yapacaktık bugün ama Cemalin yanından ayrıldıktan sonra hiçbir şekilde onunla bir araya gelmemiş hatta konuşmamıştım bile. Yaptığım şey aptalcaydı biliyordum ama Cemalin bana seni seviyorum,sana aşık oldum demesini bekledim o an. Çünkü ben ona her baktıkca sana aşık oldum diye haykırasım geliyordu.

-"Cennet benimle dışarı gelebilirmisin?"

Düşüncelerimden sıyrılmama sebep olan Cemalin sesiyle bakışlarımı masadan çekerek yüzüne çevirdim. Ne zaman yanıma gelmişti haberim bile olmamıştı.

-"ne konuşacaksın benimle?"

Sesime yansıyan kırgınlıkla sorduğum soruya Cemal sadece elimden tutup beni çekiştirmekle yetindi. Şaşkınlıkla Cemali takip etmeye başladığım da Bahar da dahil olmak üzere bizimkiler kıs kıs gülüyorlardı. Bunlar bir iş çeviyordu ama hadi hayırlısı....

Düğün mekanından çıkıp arabaya bindiğimiz de şaşkınlığımı üzerimden atarak "Cemal biz nereye gidiyoruz?" Diye sordum. Cemal bana bakıp gülümseyerek "seni kaçıyorum" dediğin de inanamaz gözlerle ona bakmaya başladım.

Ne demek seni kaçırıyorum?

-"şaka yapıyorsun değil mi?"

-"Yok neden şaka yapayım? zaten evleneceğiz"

-"Evleneceğiz de bu şekilde mi evleneceğiz?".

Cemal korku ve şaşkınlık dolu suratıma bakarak kahkaha atmaya başladığın da iyice sinirlenmiştim. Bu adam beni deli etmeye çalışıyordu ama yok oyuna gelmeyecektim.

-"Cemal sen ne yapmaya çalışıyorsun?"

Cemal benim korktuğumu anlayınca kahkaha atmayı sonlandırarak ciddi bir şekilde konuşmaya başladı.

-"Tamam hayatım sakinleş, seni kaçırdığım falan yok sadece biraz dinlenmeye ihtiyacımız var. O yüzden Uludağa gidiyoruz"...

AŞK EMEK İSTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin