30 Bölüm-Birinci Kitabın Finalı

850 42 10
                                    

-"Uyan hadi uykucu,Allahım benim düğünüm olacak ve ben bunun gibi uyuyup kalacağım kesin kafayı yerdim,kızdakı rahatlığa bak ya,uyan Cennet!".

Güneşin adeta cırlamasıyla gözlerimi kırpıştırarak açtığım da "ne oluyor be,sabah sabah?" diyerek söylenmeye başladım. Ben en son yorgunluktan Osmanla birlikte uyuya kalmıştım.

Doğru ya Osman! Ben Osmanı nasıl unuttum? Aptal kafam!

Gözlerimi sonuna kadar açarak aniden ayağa kalktım ve Güneşe "Osman nerede?" diye sordum.

Odada yoktu. Allahım bir çocuğa sahip çıkamadım. Güneş kollarını göğsünün üzerinde birleştirerek, alay edercesine konuşmaya başladı.

-"Sen güzellik uykusunda uyurken çocuğun ağlamasını bile duymadın, Asiye teyzem de kıyamadı tabii, geldi aldı yavrucağı".

Rahatlayarak derin bir nefes aldığım da, aniden kaşlarımı çatarak Güneşe baktım ve konuşmaya başladım.

-" Dün çok yoruldum ya Güneş, hatırlarsan kınam vardı ve uyumam gayet normal değil mi?"

-Tatlım hani bu gün de düğünün var ya, biran önce giyinsen,odanı toplasan diyorum, on dakikaya kuaför gelecek, Asiye teyzede ne yapacağını şaşırdı".

Uykudan tam açılmayan gözlerimle Güneşe başımı sallayarak banyoya geçtim ve kısa bir duşun ardından bornozumu giyip yeniden odama döndüm. Dün akşam hazırladığım beyaz iç çamaşırlarımı giyerek üzerinden bol bir pantalon ve salaş bir tişört giyip aşağıya bizimkilerin yanına indim.

Osman annemin kucağında yemeklere gömülmüş, abim ve Lina koltukta oturarak çizgi film seyrediyor, Gamze abla ise telefonuyla ilgileniyordu. Sanırım bir tek Güneş fazla telaşlıydı. Beni ilk gören teyzem olurken endişeyle ayağa kalkıp "Cennet kızım daha saçını bile kurutmamışsın" diye söylendi.

Ah tabii teyzemi de unutmamak lazım. Kendisi Güneşten daha fazla telaşlıydı.

Tabii annemin de kızgın bakışlarını üzerimde hissedince artık masaya varmış durumdaydım.

Gülümseyerek Osmanın yanaklarından öpüp herkese "günaydın" dediğim de ağzıma yeşil zeytin atmayıda unutmamıştım.

-"Sana da günaydın benim salak kızım, Cemal oğlum sende ne buldu da evleniyor ben hala anlamış değilim,kızım senin bugün düğünün var farkındamısın? Saat kaç? Öğlene 3 saat kalmış, şimdilerde küaför de gelecek git odanı falan toparlada dağınıklığın çok belli olmasın".

Annemin serzenişini gülümseyerek dinlerken, aniden ters-ters yüzüme bakmasıyla iki elimi de yukarı kaldırarak "tamam" dedim ve son kez yeşil zeytin ağzıma atarak odama doğru yürümeye,hayır hayır!koşmaya başladım.

Odama girdiğim zaman ise Güneşin çoktan odamı toparlamasıyla, ani bir şok yaşadım.

-"Vay Güneşciğim nişanlılık sana yaramış, pasaklı halinden eser kalmamış".

Sözlerime gülümseyek kirlileri eline aldığın da "valla Cennetciğim bana nişanlılık yaramışta,sana görüyorum ki, evlilik pek yaramamış,daha kirlileri nereye atacağını bilmiyorsun"diyerek bana göz kırptı ve odadan çıktı.

Güneş odadan çıktıktan sonra arkasından bakmayı keserek, dolabıma doğru adımlamaya başladım ve tam önünde durarak  dolabımı açtım. Cemalle birlikte aldığımız gelinliğim dolabın içerisinden bana sanki gülümsüyordu. Aslında ben gelinliği kiralayacaktım ama biricik kocam bana sürpriz yaparak almayı tercih etti ve bir kez daha ona aşık olmamı sağladı.

Ben düşüncelere dalmış gülümserken aniden odamın kapısının açılmasıyla dolabımı kapatarak gelen kişiye baktım.

-"Merhaba Cennet hanım, ben kuaförcünüz Demet, müsaitseniz içeri gelebilirmiyim?" Dediğin de başımı sallayarak selam verdim ve makyaj masama geçip oturdum.

AŞK EMEK İSTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin