AŞK EMEK İSTER

27 Bölüm

Merhaba canlarım😘Nasılsınız? Umarım iyisinizdir😘 yeni bölümle karşınızdayım❤️ biliyorum biraz geç yayınladım bölümü ama bu aralar çok fena griptim. Yeni kurtulmuş sayılırım bu illetten ancak bu güne denk getire bildim. iyi okumalar)

Filmin sonuna vardığımız da iki göz iki çeşme ağlıyordum ama, bir tarafım da mutluydu. Asya aşık olduğu adamla birlikte olamamıştı belki,ama onu ve çocuğunu çok seven adamla birlikte olmayı seçmişti. Aşk ölürdü birgün ama sevgi herşeyin üstesinden gelirdi.

-"Neden ağlıyorsun iki gözüm? Film bu böyle şeyler olması normal".

Cemalin sesiyle gözyaşlarımı silerek tebessüm ettim.

-"Asyaya çok sevindim,biliyormusun? Küçükken bu filmi her izlediğim de İlyasa üzülürdüm,ama büyüdükce üzülmemeye başladım,çünkü o ne Asyayı, ne de çocuğunu haketmiyordu".

Cemal de bana gülümseyerek başımdan öptü ve "Unutma Aşk'ta emek ister" dedi.

-"Yani İlyas Asyayla aşklarına emek verseydi Asya İlyası seçerdi öyle mi?".

-"Hayır canım İlyas Asyayla aşklarına emek verseydi hiç ayrılmazlardı diyorum".

Evet doğruydu. İlyas kolay yolu gitmeyi seçmişti.

-"Neyse benim çok uykum geldi göğsünde uyusam olur mu?"

-"Sorman bile hata".

Başımı iyice Cemalin göğsüne yerleştirerek gözlerimi mutlulukla uykuya kapattım. İşte huzur bulduğum yer burasıydı. Benim evim Cemaldi...

3 gün sonra...

-"İnanamıyorum Cennet sana, beni kandırdığına inanamıyorum!".

Cemalin tatlı serzenişine gülümsemekle yetindim. Çünkü ona ufacık ama, tatlı bir yalan söylemiştim. Tatilimizin üçüncü günündeydik ve Güneş beni arayarak hemen İzmire gelmemizi söylediğinde onu kıramamış ve kabul etmek zorunda kalmıştım. Ancak Cemalin "katiyyen olmaz!" laflarına bir türlü engel olamamıştım. Bende Cemalin burada giymek için aldığı kıyafetleri bir çantaya koyarak gizlice taksiciye vermiş, kendim de "seninle taksiyle şöyle bir Bursa turu atalım" diyerek Bursa Yenişehir havalimanına getirmiştim. Cemal bu sözlerime nasıl tav olmuştu bilmiyorum ama iyiki de olmuştu.

Ancak ben birşeyi aklımdan çıkarmışım,Cemalin sebebsiz küsmelerini ve trip atmalarını...Allahım bu çocuk hiç deyişmeyecek mi? Uçağa bindiğimiz ve uçaktan indiğimiz zamanda Cemal benimle resmen konuşmamış ve trip atımıştı. Ne kadar gönlünü almaya çalışsamda benle konuşmaya bir türlü ikna edememiştim. Şimdiyse yine bir taksiyle teyzemlere gidiyorduk. Taksicinin yan koltuğun da oturmuş,beni de arkadan onu izlemek zorunda bırakmıştı.

-"Cemal böyle yapma ne olursun,hem önümüz de daha nice günlerimiz var yeniden çıkarız tatile".

Cemal bana yine cevap vermeyince başımı pencereye çevirerek yolu izlemeye koyuldum. Zaten çok geçmeden teyzemlere vardığımız da taksi parasını ödeyerek arabadan indik.

Bizi gördüklerin de ilk önce bağırarak Güneş, ardından teyzem ve eniştem geldi yanımıza. İkisiyle de sarılıp hasret giderirken, enişteme de tebessüm ederek selam verdim ve her bir tarafını ezbere bildiğim evin kapısını açarak içeriye girdim.

-"Çatı katına dokunmadım hiçbir zaman, nasıldı, öyle de duruyor, bugün de orayı senin için hazırladık Güneşle birlikte".

Teyzemin sözlerine içtenlikle tebessüm ederek sıkıca sarıldım ona.