"5 Seconds Of Summer- Never Be"
Yaşanılanlar ve yaşanacaklar acı verecek.Her insanı içten yaralayacaktır.Bunu durdurmak sizce mümkünmü ? Yani acıyı...?
Acı ile küçük yaşta tanışırız.Düşeriz,elimiz sıkışır,Annemiz döver,midemiz ağrır veya zehirleniriz.Bunların hepsi unutulur.
Peki ruhsal acı ? Güveniriz,saygı duyarız ve Aşık oluruz.Bunları unutmak zordur.En yakın arkadaş,ilk öpücük,ilk Aşk,ilk birliktelik.Birlikte yaptığınız çılgın şeyler ve yaşanılan Adrenalin.Bu anıları hep yanımızda taşırız.
O güçlü.Tüm acıları ve korkuları unutturabilir ama aynı zamanda tekrar ve tekrar yaşatabilir.Bazen dokunabilirsin bazen olduğu ortamda bulunamazsın.Zehirler,acı verir,içten içe öldürür.Opal hem bir cinayet silahı hem yaşam anahtarı.Güç direği ve korku kaynağı.Yaşanacaklar değişemez ama acısı azalabilir....
Opalı çanyata yerleştirdikten sonra.Kiremiti çıkardım ve yanıma koydum.Çantayı boşluğa yerleştirerek kiremiti üstüne kapattım.Üstümü silkeleyip ayağa kalktım ve çıkışa yöneldim.Taşla ne yapacağımı bilmiyordum ama bundan kimsenin haberi olmamalıydı.O akşam Lee nin ölmediğini varsayarsam kesinlikle peşime düşecekti.Düşüncelerimden kurtulup arkamda kalan apartmana baktım.Opalı terastaki saksıların arkasına saklamıştım.Kolaylıkla ulaşabileceğim bir yerde olması gerekiyordu.
Okula vardığımda sınıfa gidip sıraya oturdum.Gözlerim ayakkabılarıma takıldığında toprak olduklarını gördüm muhtemelen saksıları çekerken oldu.Eğilerek Ellim ile bir kısmını yok ettim.Doğrulacakken sıranın altındaki buruşmuş kapıt dikkatimi çekti.Kağıdı elime alarak açtım.
"Geceden kork Angel..."
Bu yazıyı kitabımın üstünde bulmuştum ama çöpe attığıma emindim.Dikkatimi etrafa verdim.Sınıf daha yeni yeni doluyordu.Kağıda tekrar baktım.
"....kendini kaybedeceksin."
Geceden korkmak,kendimi kaybetmek,hayal gördüğümü sandığım zaman kendimi kaybediyordum.Benliğimi unutuyorum.Hançeri ve Opali bulduğumda ormandaydım ve geceydi.
Kafamı iki yana sallayarak düşüncelerimden kurtulmaya çalıştım ama başaramadım.Birinin bundan haberi nasıl olabilir.Cisimler ile temasa geçtiğimde olayın başında uyanıyorum.Hançeri bulduğumda dinlendiğim ağacın dibinde uyandım.Opali bulduğumda benzinlikte arabanın içinde uyandım.Yazılanlarla bir bağlantısı olmalıydı.
"Hayran mektuplarımı alıyorsun?" elimdeki kağıdın çekilmesi ile hızlıca ayağa kalktım.
"Ne saçmalıyorsun?" kafamı kaldırmam ile kızıl saçlar ile göz göze geldim.
"Bu kadar heyecanlandığına göre..." gülerek elindeki kağıdı açtı.Yüzündeki şaşkın ifadeyi görünce okumuş olduğunu anladım.
"Bilmediğim birşeyler var değilmi ?" Hüzünlü gözlerini bana dikti ve konuşmaya devam etti.
"Bunu daha önce neden düşünmedimki,Ben Vampir olduktan sonra doğru düzgün görüşemedik bile hepsi benim suçum.Seni çok boşladığımı biliyorum.Özür dilerim."
"Önemli değil Chlöe.Bende seni aramalıydım kendini suçlama." parıldayan gözlerini gözlerime dikti.
"Sanırım bana anlatıcak şeylerin var.Bahçeye inmeye ne dersin ?"
"Dersim başlıycak erken çıkarım aşağıda buluşuruz olurmu ? " Onaylarcasına kafasını salladı ve sıkıca sarıldı.Paytak adımlarla sınıftan çıktıktan sonra yerime oturdum ve ona nasıl özetleyeceğimi düşündüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
True Blood
FanfictionSonsuza kadar yaşayabildiğinde ne için yaşarsın? Birinin Ölümünün senin elinden olması nasıl olurdu,Kanlı ve acı dolu bir ölüm ? Baska bir son daha. Günün ne kadar mükemmel oldugunun önemi yok her zaman sona ermek zorunda.