Ashton'ın söylediği şey beni... Bunun nasıl hissettirdiğine dair hiçbir fikrim yok. Tumblr'da konuştuğum Autumn'u severdim çünkü o Autumn. İçimi dökebildiğim nadir insanlardan. Şimdi Ashton'ın kız kardeşi Autumn'un tumblr Autumn olduğunu biliyorum. Ama bu kadar oyun. Bu neden?
Aahton'ın kardeşinin adının Autumn olduğunu öğrendiğimde aslında böyle bir şeyi hayal etmiştim. Onun tumblr Autumn olduğunu, sonunda onu görebildiğimi, içimi dökebildiğim kıza aşık olacağını hayal etmiştim. Sonra Ashton'ın bizi engelleyeceğini ve büyük aşkımızın tarihe gömülü kalmaması için birlikte savaşacağımızı düşünmüştüm. Ama ne oldu? Ashton zaten Autumn'a yardım etmiş.
Herşeyi kavradığımda ise - bence o kadar da uzun sürmedi yani tanışır tanışmaz anladım - bunun olmamasını diledim. Autumn'un ve en yakın arkadaşım Ashton'ın beni kandırmamış olmasını diledim.
"Sadece seninle konuşmak istedi. Bir kez olsun farklı biri olarak onu görmeni istedi. Gerçek hayatında hangi sürtükle birlikte olduğun umurunda bile değildi. Sadece ona değer vermeni istedi. 5 yaşındayken olduğu gibi."
"Karşıma geçip merhaba diyebilirdi."
"Diyebilir miydi? Calum sen kendinle daha önce hiç tanıştın mı? Onun bir ezik olduğunu düşünürken senin yanına gelemezdi. Zaten derdi de bu değildi. Onu sevmeni istemedi. Seni kendine yamamayı hiç düşünmedi. Sadece normal biri gibi seninle arkadaş olmayı istedi. Seninle sohbet etmek istedi. Sadece kendi açımdan bakıyorsun olaya. Peki ya ben? O benim kız kardeşim. En yakın arkadaşıma aşık ve ben ona yardım ettim. Neden biliyor musun? Çünkü birkez olsun sevdiği çocuktan iyi bir şeyler duymayı hakkediyordu. Yaptığım her şey buna değerdi." Ashton ardı ardına sıraladığı cümleleri tükürürcesine hızlı söylediğinde sadece söylediklerini hazmetmeye çalıştım.
Bir süre oluşan sessizliği Ashton'ın telefonu bozdu.
"Autumn?" İsmini duymak bile yerimde hareketlenmeme yetmişti. "Avery? Autumn'a bir şey mi oldu?" Duyduğum şeyle gözlerim büyüdüğünde hızla oturduğum yerden kalktım. Ashton telefonunu kapattığında bana baktı.
"Eğer o bizden uzaklaşırsa Calum. Bunun bedeli ağır olur." Ne? Ne yapabilirdi ki?
Ashton koşarcasına hızlı yürümeye başladığında arkasından gittim.
