Gyu: Masama sen mi bıraktın bu tostu?
Gıcık: Sabahtan beri bir şey yemedin. Soobini de geçiştirip durdun ama beni geçistiremezsin o tost bitecek.
Gyu: Aç değilim ben gel sen ye bu tostu.
Gıcık: Aç değilim diyip duruyorsun ama karnının gurultusunu buradan duyabiliyorum ben.
Gyu: Aç değilim çünkü kahvaltı yaptım bugün.
Gyu: Ne kadar kötü yalan söylüyorum ben bile inanmadım kendime|
Gıcık: Beomgyu kahvaltı yapmayı sevmediğini biliyorum bu yüzden şu tostu ye artık yoksa gelip zorla ben yedireceğim sana
Gyu: Sen nerden biliyorsun bunu ya?
Gıcık: Tüm kurum biliyor bunu bir ara bağırarak söylemiştin bunu. Soobin senin ağzına bir şeyler tıkmaya çalışırken.
Gyu: Aman hafızana nazar değmesin en ufak ayrıntısını bile hatırlıyorsun
Gıcık: Neyse ye artık şu tostu.
Gyu: Yiyeceğim tamam sende dik dik bakmayı kes bana.
Gıcık: Tostu ısırdığını göreyim keserim dik dik bakmayı.
Gıcık: Aferin sana şimdi uslu uslu bitir o tostu ve sonrasında gelecek kahveyi de iç tamam mı?
Gyu: Kahve mi?
Gıcık: Ders çalışırken kahve içmeyi seviyorsun madem bugün yemeğin benden kahvende benden olsun dedim.
Gyu: Taehyun neden yapıyorsun bunu ?
Gıcık: Yapmak istedim yaptım sen gerisini boşver ve yemeğinle kahvenin tadını çıkar.
Gyu: Lanet kalbim bana ihanet etmeyi bıraksa tadını çıkaracağım ama|
Gyu: Çıldırcam bu davranışlarıyla duygularımı kontrol etmem daha da zorlaşıyor|
Gıcık: Ne yazıyorsun bu kadar uzun ?
Gyu: Hiçbir şey sadece sağol diyecektim.
Gıcık: Önemli değil.
Ona görüldü atıp telefonumu kapattım. Tostumun bitmesine yakın kantinci abla kahvemi getirmişti. Ona ufak bir öpücük atıp sıcak kahveden bir yudum aldım. Kantince abla çok tatlıydı bizle torunlarıyla ilgilendiği gibi ilgileniyordu.
Ben hala kahvemi içerken yanıma gelen Soobinle kocaman gülümsedim.
-Sonunda bugün bir şey yedin Beom. Eğer biraz daha yemeseydin gelip yine ağzına bir şeyler tıkmaya çalışacaktım.
-Yedim işte ve dediğim gibi bugün pek iştahım yoktu o yüzden.
-Eğer düzenli yemezsen vücudunun çökmesinden korkuyorum sadece. Endişeleniyorum sen böyle yemek yemeyince anlıyorsun değil mi beni?
-Anlıyorum anlıyorum merak etme Soob. Hem bak yedim sonuçta o yüzden için rahat olsun.
-Taehyun bu tostu almasaydı seni buraya bağlayıp zorla yedirecektim yemek. Taehyun planımı bozmasaydı şuan o sandalyeye bağlıydın Beomie
Diyip psikopatça sırıtmıştı. İyi ki Taehyun planı bozmuş bilmeden bile olsa çünkü Soobin bunu yapabilecek birisiydi. Ufakça sırıtıp Taehyun'un aldığı kahveyi içmeye devam ettim. Bu seferki kahvem daha tatlı gelmişti aldığım her yudumda.
Kahveyi içerken çantamdan test kitaplarımı çıkardım. Tatlı kahvem bugün çalışmam için yeterince motive etmişti beni.-Beomgyu gidiyorum ben bugün Yeonjunla buluşacağız.
-Tamam Soob dikkat et giderken ve selam söyle Yeonjuna.
Beni kafasıyla onaylayıp yavaşça yanımdan uzaklaşmıştı. Bende çalıştığım masaya bakıp ufakça sırıttım. Kahvenin bardağını saklayacaktım sanırım. Sonuçta Taehyun'un bana aldığı ilk kahveydi.
Şimdi hikaye açıklaması yapmaya geldimmmm.
Beom Tae ve Soob mezunlar üni sınavı için hazırlanıyorlar ve aynı dershanedeler
Tabi Soob biraz daha rahat Taegyu ikilisine göre
Taegyu ikilisi farklı sınıftalar ama genelde aynı yerde çalışıyorlar
O yüzden birbirlerinden haberderler
Bakalım ileride neler olacak ve aşağıya ficteki görünüşlerini koyacağım.
Yeonbin çiftini istediğiniz gibi hayal edebilirsiniz🥺Aynı zamanda minik bir not daha bu bölümde ve 3.bölümde de beom'un ağzından yazmış olsam da diğer bölümlerde tanrısal bakış açısıyla yazdım bunu çok sonradan fark ettim umarım okurken rahatsız olmazsınız 🥺🥺
Ficteki Beomgyu
Ficteki Taehyun
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Something About You -Taegyu
Fanfiction"Soob sadece dershane crushı abartmaya gerek yok. Sonunda deli divane aşık olmazsan benim adımda Soobin değil"