Sabah uyandığımda yavaş yavaş gözlerimi
açtım. Karşımda Hyunjin vardı sanki.
Uyurken de yakışıklıymış. Ne yani şu an ben onu rüyamda mı görüyordum?HAYIR.
Fark ettiğim an çığlığı bastım ve Hyunjin de uyandı. Yatakta oturur pozisyona geçtim hemen.
"Ne oldu ya?"
Gözlerini ovuşturuyordu.
"YATAĞIMDASIN."
Hyunjin gözlerini ovmayı bitirince yatakta doğruldu ve bana baktı. Dudakları çok tatlı duruyor. Niye bunu düşündüm şimdi? Neyse.
"Koltukta uyuyamadım, Jisung horluyordu."
"Başka yer bulamadın mı?"
"Gizli bir kapı var da orada misafir odası mı saklıyorsun ki? Zaten hiçbir şey demeden gittin yastıksız yorgansız bıraktın beni."
"Tamam kes."
Ayağa kalktım ve salona gidip Jisung'un yattığı koltuğa baktım. Jisung uyuyor diye dokunmadım ve tuvalete gittim. İşimi hallettikten sonra da çıktım tuvaletten. Ben çıkınca Hyunjin girdi. O tuvaletteyken de ben de mutfağa gittim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım.
Kahvaltılıkları tepsiyle getirip masaya yerleştirirken Hyunjin'in kapı eşiğinde esnemeleri eşlik etti tabak çanak sesine.
Tepsidekileri yerleştirince tekrardan mutfağa gittim. Hyunjin de beni takip etti.
"Yapabileceğim bir şey var mı?"
"Jisung'u uyandır. Ben şunları da getirip geliyorum."
Dedim. Hyunjin salona gidince ben de çayları doldurduğum bardaklarla yavaş yavaş içeri girdim. Hyunjin Jisung'u uyandırmış, onun kalkmasına yardım ediyordu.
"Bugün Changbin'e geçeceğim."
Dedi Jisung ben çayları koyarken. Çayları da yerleştirince tepsiyi masanın köşesine koydum. Ben bunları yaparken Jisung da Hyunjin de oturmuştu masaya.
"Nasıl gideceksin?"
"Buraya gelecek bugün. Beraber çıkacağız."
"Anladım.."
"Bu bahsettiğiniz Changbin sizin arkadaşınız mı?"
Diye sordu Hyunjin.
"Evet. Başka ne olacaktı?"
"Bilmem. Jisung'un sevgilisi sanmıştım."
Hyunjin'in dediğiyle yemeğin Jisung'un boğazında kalması bir oldu. Öksürmeye başlayınca hemen çayından içti. Bir süre sonra geçmişti.
"Çocuğa şok geçirttirdin."
Hyunjin güldü.
"Neden ki? Bir sorun mu var çocukta?"
Jisung ile birbirimize baktıktan sonra Hyunjin'e baktık.
"Sorun çocukta değil. Sonuçta arkadaşız yani.."
"Ee?"
"Sen arkadaşınla çıkma olayını garipsemiyor musun?"
Diye sordum.
"Arkadaşım sensen tabii ki hayır aşkım."
Diyip öpücük yolladı. Ben de bir şey eksik bunda diyordum. Demek ki ayılmayı bekliyormuş.
"Hayır, cidden garipsemiyor musun?"
Dedi Jisung. Hyunjin kafasını hayır anlamında salladı.
"Kuşak farkıdır belki.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Darbeli Matkap || hyunho
FanfictionArkadaşının adresini karıştırmasıyla beraber kargosu yanlış eve giden Lee Minho'nun tesadüfen onunla aynı üniversitede okuyan Hwang Hyunjin ile tanışma hikayesi.