"Ninni falan söylesene."
Dedi Hyunjin. Herkesin gelmesine bir saat kalmıştı. Hyunjin erken gelip benimle evi toplamıştı. Daha doğrusu evi toplama bahanesiyle gelmişti. Şimdi de yatakta uzanmış, odamdaki televizyondan kısık sesle bir şeyler izliyorduk.
Hyunjin'in isteğinden sonra söylemeye başlamadan önce boğazımı temizledim.
"...Çok konuşuyon, boş konuşma lale. Seni almıyom valla billa kale. Dayı önce sen ağzını bi topla. Seni getiririm tanınmıycak hâle. Atın konum, gelsinler. Gelmiyo mu? Adres versinler."
Hyunjin esnedi. Tam uyuyacak gibiydi ki kapı çaldı. Ama daha bir saat vardı?
İkimiz de yataktan kalkıp kıyafetlerimizi giydik. Bu arada Hyunjin başarmıştı. O donu giymiştim. Duştan çıktığımda tüm donlarımı sakladığı için onu giymek zorunda kalmıştım.
İkimiz de kapıya gittiğimizde Hyunjin açtı kapıyı. Bu gelen kişi Seungmin'di. Arkasında da Chan vardı. Seungmin önden içeri girdi Chan'i de beraberinde götürerek. Hyunjin kapıyı kapattığında ikisi de doksan derece eğildi karşımda. Chan'in zorla yaptığı belliydi ama.
Doğrulduklarında gülmemek için zor duruyorduk Hyunjin'le.
"Özür dileriz."
Dedi Seungmin. Hyunjin'in koluna hafifçe vurdum ve kaş göz işareti yaptım beni takip etmesi için. Sonrasında da Seungminlerin yaptığı gibi yaptık. Doğrulduğumda Seungmin gibi ciddi bir ifade ile konuştum.
"Affediyorum."
Ve Hyunjin gülmeye başladı. Ben de güldüm o gülünce. Gülmemiz yavaş yavaş kesilince Hyunjin dibime geldi. Yani zaten dibimdeydi ama şu an nefes alışverişini duyuyordum.
"Çok komik bir sevgilim var."
Ve kısa bir öpücük verdi.
"İki manyaktan normal olmalarını bekliyorum."
Diyip salona gitti Seungmin. Chan Seungmin gidince ağır abi takılmaya başladı bir anda.
"Özür diledik diye çok götün kalkmasın. Daha yeni geçen morluğuna yenileme yaparım."
Güldüm.
"Yenileme mi yaparsın?"
Hyunjin gülecekti ama hocası olduğu için o da salona gitti. Salonda güldü ama. Sesi gelmişti.
Chan de bir şey demeden içeri girdi. Ben de ilk önce odama gidip yatağı topladım. Salona geldiğimde üçü de okul hakkında konuşuyordu. Uzun zamandır okula gitmiyordum aslında. Sadece imza atıp çıkıyordum daha doğrusu.
Onlar konuşurken ben de uyuyakalmamak için kendimi zorluyordum. Yarım saat sonra kapı çalınca koşarak gittim kapıya. Jeongin ve Jisung gelmişti. Kapıyı açtığımda direkt içeri girdiler.
"Hoşgeldiniz?"
"Biraz erken geldik, sorun olur mu?"
"Olmaz."
Ve içeri girdiklerinde konu daha da sıkıcılaştı. Bu sefer de Jeongin'in sınav stresi konuşuluyordu.
"Yeter!"
Diye bağırdım bir anda. Hepsi bana baktı.
"Başka bir şeyden konuşsanız?"
"Canınız ne konuşmak isterdi beyefendi?"
Dedi Jeongin.
"...Ariana Grande. Yeni albüm çıkarıyor falan. Gay değil misiniz? Bunlardan konuşun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Darbeli Matkap || hyunho
FanfictionArkadaşının adresini karıştırmasıyla beraber kargosu yanlış eve giden Lee Minho'nun tesadüfen onunla aynı üniversitede okuyan Hwang Hyunjin ile tanışma hikayesi.