Eveet yep yeni bir bölüm :D yarın Aydın'a gideceğim için akşam yayınlayamıyıcam o yüzden biraz erken yayınlıyım dedim :)
Bu arada Ece'm böcüğüm HilSer hikayesi yazıyor (smiley321321) hikaye'nin adı Kara Elmas okumanızı tavsiye ederim :)
Bu bölüm Beyzoşa gelsin ozknbyzaa :* <3
Hastaneden çıkmıştım, hatta 2 hafta olmuştu.Dikişlerim iyileşti diyebiliriz, arada psikologa gitmişken dikişlerimi de kontrol ettiriyordum. Evet sürekli psikologa gidiyordum.Okulların kapanmasına da 2 hafta vardı ama rapor aldığımız için okula gitmiyorduk. Şu an ise ben, Hilmi Cem, Begüm, Oflaz ve Anıl bizim evin önünde oturuyorduk. Daha doğrusu Oflaz, Begüm ve Anıl gülüşüp konuşuyordu, Hilmi Cemle ben karşılıklı oturmuş birbirimize surat asıyorduk.
Hayır yani kindar bir insan değilsem ve Anıl'ı unuttuysam uzatmanın ne anlamı vardı ki? Ne diye bana trip atıyordu.
Hilmiye iyice sinir olmuştum, oturduğum yoldaki tuğlayı söküp kafasına atasım bile geldi bir ara. Kollarımı onun yaptığı gibi göğsümde birleştirdim ve kaşlarımı iyice çattım. Oflaz Begüm ve Anılı dürtünce bize bakıp güldüler. Aynı anda ''Ne gülüyorsunuz ya?!'' diye bağırdık.
''Çocuk gibisiniz.'' diyip gülen Begüme yine aynı anda ''Hiçte bile!'' dedik ve birbirimize dönüp sinirle ''Dediklerimi tekrar etme!'' dedik.
''Aynı anda konuşmayı bırakır mısınız? Sesiniz gür zaten hayır 3 kere aynı şeyi yaptınız bizimkisi de kulak yani.'' diyen Anıla dönüp gözlerini kısıp ''Sanane? Saydın mı?''dedi.
Önüne döndüğünde ağzımı oynatıp 'ne yapıyorsun?' diyip sinirle baktım. Omuz silkip tekrar eski modunu alıp kollarını göğsünde birleştirdi. Bende aynısını yaptım ve tekrar karşılıklı surat asmaya başladık.
''Ya cidden saçmalıyorsunuz, akşama kadar karşılıklı surat asıp trip mi atacaksınız?'' diyen Oflaza omuz silktik ''Hayır sanki göbek bağları bir kesilmiş verdikleri tepki bile aynı.'' diyip gülüştüler.
''Ya hadi bırakın trip atmayı da akşam bir yerlere gidelim.'' diyen Anılı Begüm ve Oflaz onayladı. Kaşlarımı iyice çatıp Hilmiyi göstererek ''Ben bu uyuzla hiç bir yere gitmem.'' dedim.
Hilmi de kaşlarını kaldırarak bana baktı ''Bunu bana uyanır uyanmaz 'Hilmi'diye sayıklayan ve tişörtümle uyuyan kız mı söylüyor?''diyip sırıttı, Oflaz ve Begüm gülerken Anıl da sırıtıyordu. Yanaklarımın kızarıklığıyla ''Hiç de bile ben uyanır uyanmaz Hilmi falan demedim. Sen yanlış duymuşsun.'' dedim ve kafamı başka yöne çevirdim.
''Demek tişörtümle uyuduğunu kabul ediyorsun.''
''Ev- yani hayır. Yok öyle bir şey.''
''Serenay, kekimi ye beni yeme.''
''Seni ne yiyim zaten be uyuz, mideme oturursun sen benim.''
''Serenaaay''
''Hilmiii''
''Hadi kabul et tişörtümle uyuyorsun.''
''Hayır uyumuyorum.''
''Evet uyuyorsun.''
''Uyumuyorum.''
''Uyuyorsuuun.'' diyip daha çok sırıttı, tam ağzımı cevap verecekken Oflaz ''Ya yeter! Başımı şişirdiniz ya!'' diye bağırdı ve tartışmayı kesip şaşkınca Merveye baktık ''Akşam 9'da burada buluşuyoruz, geç kalmayın. Konu kapanmıştır.'' diyip kalktı ve üstünü silkti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi'nin Sen Tonu |düzenleniyor|
FanficHayat acımasız bir öğretmendir, önce sınav yapar sonra ders verir.