Öncelikle Hoşgeldinizzzzz. Medyadaki şarkının sözlerine bakmadan sadece dinleyin bölüm Medyadaki şarkı gibi hissettirecek.
Geçmiş
Kadın bebeğini uyutmayı deniyordu. Küçük kız sürekli ağlıyordu. Henüz iki haftalık minicik bir bebekti. Onda garip olan bir şeyler vardı ama kadın bunu anlamak istemiyordu.
Kocası geldi. Kocası bebeğinden şüphe ettiği için onunla konuşmuyordu. Onun bebeği normaldi, hastalıklı olan diğerleriydi.
"Anna anlamalısın, o normal değil." Kocasının sözleri Anna'yı sinirlendirmişti. Bebeği diğer bebeklere oranla çok daha küçüktü. Gittiği her yer defne yaprakları kokuyordu. Bebeğinin en çokta kokusunu seviyordu.
Kocası Henry'e göre ise bir bebeğin bu kadar küçük olması normal değildi. Defne yaprağı kokması hiç normal değildi. Henry haklıydı ama Anna kabül etmek istemiyordu.
"Git Henry , rahat bırak bizi. Madem o kadar korkuyorsun hükümetten terk et bizi." Anna sesini yükselmişti. Minik bebeği korktu.
"Sorun yok annecim , anne biraz sinirlendi . Hadi sen uyu." Dedi , şefkatle.
"Anna anlamıyorsun, bu bebeği öğrendiklerinde ona el koyacaklar. Rusya da mutant yasaları çok katı. Düşünmemiz gereken bir çocuğumuz daha var." Dedi Henry.
Köşede anne babasının kavgasını izleyen Hector yorulmuştu. Kardeşi hayatlarına girdiğinden beri anne babası çok tartışıyorlardı. On yıl sonra kardeşinin olması Hector'u üzüyordu. Kardeşinin yaydığı garip koku ve babasının endişesi onu korkutuyordu.
"Git Henry , defol git! Beni ve çocuklarımı rahat bırak , korkak herif!" Diye bağırdı Anna. Ölse de Hector'u ve kızını bırakmazdı.
Aradan bir ay geçti. Bebek büyümüştü ve yaydığı koku artık fark edilir ölçüde fazlaydı. Hector onu İngiltere'ye bırakmaya karar verdi. O zamanlar İngiltere mutantlar konusunda sıkı değildi.
Bir gece Anna uyurken bebeği aldı. Karısını yanağından öptü. Bu yaptığı yüzünden onu asla affetmeyecekti ama hem karısının hemde oğlunun sağlığı için yapmak zorundaydı.
O gece Henry bebeği kaçırdı. İngiltereye gitti ve bebeği bir defne ağacının altına bıraktı. İyi bir ailenin onu evlatlık almasını umarak oradan ayrıldı ve ülkesine döndü.
Günümüz
Eve geldim. Daphne'nin odasına çıktım. Kafam çok karışıktı ve kardeşimi özlemiştim.
Daphne benim içim çok şey ifade ediyordu. Dünya karanlık bir yerdi ve Daphne bu karanlığın içinde benim için bir umuttu. Çok saftı , masumdu. İnsanları asla yargılamaz ve olaylara asla kötü bakmazdı. Ona zarar verenlere karşı bile çok merhametliydi.
İçim içimi kemiriyordu. Daphne mutant mıydı? Güçleri ne zaman ortaya çıkardı ve neydi? Mutant olmamalıydı o normal nir hayat yaşamalıydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeryüzündeki Canavarlar
Science-FictionBizden farklı olan her şeyi canavar ilan ettiğimiz bu dünyada, hücrelerinde meydana gelen bir mutasyon ile bazı farklı güçleri olan yaratıkların olduğunu düşünsenize... İşte Regina Alexa Vatore'nin hayatı tam olarak böyle. DNA'sındaki bir genin değ...