-22-

88 14 12
                                    

San salona gidince peşinden geldim. Ceketimi koltuğa atmıştı. Yanıma gelip beni kucağına almasıyla bacaklarımı beline doladım. Elimi yüzünde gezdirdim. San odasına doğru götürürken yanaklarına ve dudaklarına öpücük konduruyordum. Odaya girdiğimizde yatağın üzerine bırakmıştı. Dizlerimin üzerinde durup gömleğimi açmaya başladım. San ile sevişmeyi çok özlemiştim, o günü asla unutamıyordum. San çoktan tişörtünü çıkartmış beni süzüyordu. Gömlekten sonra kemerimi hızlıca söktüm. Düğme ve fermuarıda halettikten sonra pantolonumu çıkarmak için ellerimi aşağıya doğru kaydırıyordum. San dayanamamış olucak ki üzerime çıkıp ellerimi yatağa yasladı. Hemen tek elini bacağıma götürüp sıkmaya başlamıştı. Engel olmak istemediğim için San'ı izliyordum. Bir süre sonra pantolonumu tamamen çıkarıp sırıttı. Eli bacaklarımın her bir yerini gezmişti. Şimdi kendi pantolonunu çözmekle meşguldü. Doğrulup sana yardımcı olmak için pantolonunun sıkışan fermuarını ortalayıp aşağı doğru çektim "Açamasaydım eğer makasla yırtardım"

San gülüp boynuma yaklaşmıştı. Boynuma doğru gelmesiyle pantolonunu aşağı indirip yere çöktüm. Elimi iç çamaşırının üzerinde gezdirip bilerek şişkin olan yerlere daha çok baskı yapıyordum "Direkt deliğine girip canını yakmamı istemiyorsundur" San'ı umursamadan boxerını aşağı indirip penisini elimle sardım. Elimi ileri geri yapmaya başlamamla San başını geriye doğru atmıştı. İnlemelerini duyduğumda hemen dilimi devreye soktum. Penisini hunharca yalayıp ağzımla gel-git yapıyordum. San boşaldıktan sonra dudaklarımın kenarlarını temizledim. Elimden tutup ayağa kaldırdı, hemen ardından yatağa itlemişti "Her zaman böyle sert hareketlerin var mıydı San" Düşünüyormuş gibi yapıp bana döndü "Hmm tabiki vardı sadece göstermiyordum. Ayrıca sen fazlasıyla kaşınıyorsun Wooyoung" İnkar etme gibi bir derdim yoktu, o yüzden başımı olumlu şekilde salladım "Seninle geçirdiğim zamanı güzelce değerlendirmeye çalışıyorum diyelim" San üzerime eğilip dudaklarımızı birleştirdi.

Dakikalarca öpüşüp birbirimizin neredeyse her yerine dokunmuştuk. Geri çekilince altımda kalan boxerımı da çıkartmıştı. Yüz üstü uzanıp alnımdaki terleri silmeye başladım. San'ın parmakları deliğimde gezdiriyordu. Şuan sadece zevk almaya bakarken pantolonumun cebindeki telefon çalmaya başlamıştı. Hiç sırası olmayan bir zamanda aranmak çok sinir bozucu oluyordu. San geri çekilip yerdeki telefonumu alıp bana uzattı. Yunho'nun aradığını görmemle San'a sus işareti yapıp açtım "Evet Yunho neden aramıştın" Yeosang mekana Jongho'yu çağırdığını ayrıca Seonghwa ve Hongjoong'un da geldiğini anlatıyordu. Her şeyi dikkatle dinlerken San deliğimi parmaklamaya başlamıştı. Hafifçe başımı çevirip San'a baktım, halinden gayet memnundu "San ile yanınıza mı gelelim? Şuan?" İnlememek için çok zor duruyordum, yorganı sıktım "Aa şey ben gelemem şuan" parmaklarını hızlandırmasıyla aramayı sessize alıp inlemeye başladım.

Yunho bir kaç kere Wooyoung demesiyle kendime geldim. Toparlanmaya çalışıp aramayı sessizden almıştım "Yunho şuan hiç sırası olmayan bir zaman dilimindeyim" San'a doğru tekrardan dönüp fısıldadım "Ya şu deliğimi iki dakika rahat bırak San" Telefonu kulağıma yaklaştırmamla Jongho'nun sesini duymuştum "Woo sana kötü bir haberim var dediğini duyduk" Sinirle konuştum "İyi bu gece mümkünse aramayın" Kapatıp telefonu yere koydum. Parmaklarını geri çekmesiyle yatağa yatırıp üzerine çıktım. Sürtünmeye başlamamla elini belime yerleştirmişti. Daha fazla dayanamayıp yavaşça penisini deliğime doğru konumlandırdım. İçime girmesiyle ellerimi omzuna koyup yavaşça gel-git yapıyordum "Bir daha sevişmenin ortasında acil olsada telefon açmayacağım" San bana bakıp gülmüştü "Aç diyen olmadı zaten sen kaşındın"

Gece 12 olmak üzereydi ve daha devam ediyorduk. Saatlerdir bir sürü farklı pozisyonda becermişti. Bildirim sesi bir kaç kez gelsede pek önemsememiştim. İkimizde bir kaç kez boşalmıştık. San tekrardan beni çevirip üstüne çıktı. Bacağımı aralamasıyla konuştum "Bu sefer son" San dudağıma öpücük kondurup geri çekilmişti "Bilemiyor-" Karnına doğru ufak bir tekme attım "Ya son ya da hiç" San mecburen başıyla onaylayıp tekrardan içime girmişti "Çok güzelsin Wooyoung" Tek bir iltifatı ile düşmem normal miydi bilmiyorum ama çok hoşuma gitmişti "Teşekkür ederim San, sende çok çekicisin falan demek istiyorum ama dur kavramını bilmiyorsun sinirlendim" San eğilip yanağımı öpmüştü "Sinirlenince fazla tatlı oluyorsun" Bu sefer hiçbir şey diyememiştim, San işine odaklanıp hızlanmaya başladı. Gözlerimi yummamla inlemelerimi serbest bıraktım. Vücudumu iyi tanıdığı için zevk aldığım noktaları sıkça kullanıyordu.

Company//WoosanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin