9

491 52 32
                                    

selam!! bolca yorum istiyorum, lütfeeeeeeen 🩷🩷🩷🩷🩷😿

***

yaklaşık yarım saattir hesapta ağzım sulu sulu dolaştığımı dizime değen sıcak tenle fark etmiştim. ağrıyan gözlerimi ovuşturarak başımı kaldırdığımda, az önceki güzel çocuğun yanımda bana gülümseyerek baktığını görmüştüm.

yan oturduğu yüksek bar sandalyesinde bacak bacak üstüne atmış, eteği kalçasına kadar sıyrılmıştı. konuşamıyordum, nutkum tutulmuştu. "namım benden önce gelmiş." dedi, mahcup olduğumu fark ettiğinde de kahkahayı patlatmıştı. biraz da olsun içim rahatladığında  bana doğru eğilerek yüzümü incelemeye başladı.

"yakışıklı adamsın." sesinde takılı kalmıştım, o kadar hoş bir tınıdaydı ki... önce bıcır bıcır konuşan dudaklarına, sonra da uçları belli olan göğüslerine kaydı gözüm.

"sen de oldukça güzelsin, han." omzuna değen siyah saçlarını kulaklarının arkasına sıkıştırdı ve sırıttı. "bana jisung diyebilirsin."

"changbin ben de, memnun oldum." 

memnun bir gülümseme vardı dudaklarında, barmen çocuğa eliyle 2 yapıp bilmediğim bir içki adı söyledi. o gece mavisi, siyaha kaçan, saçlarıyla oynarken ben de onu süzüyordum.

birkaç dakika sonra içkilerimiz hazırlanmış, önümüze konmuştu. o beklentiyle, kadehimdeki sıvıyı içene kadar bana baktı. "beğendin mi? güzel mi, binnie?" tatlı içki hoşuma gitmişti, dudaklarımı yaladım ve ekledim:

"bu ortama iki güzel fazla olur, beğenmedim." flörtöz tavrım hoşuna gitmişe benziyordu, hafifçe kıkırdadı. birbirimize çok yakındık, adeta içinde bulunduğum mekanı ve atmosferi unutmuştum.

dudaklarıma doğru bakıyordu gözleri, birkaç santim daha yaklaşsak çarpışacaktı dudaklarımız. ellerini tıraşlı enseme atıp dudaklarıma yapışması bir saniye almamıştı. tabii, o başlatmasa ben başlatırdım.

sırıttığım için ufakça duraksadı ama ben onun dudaklarına daha sert asıldığımda başını eğip dudağımı emmeye başlamıştı. dilimi ağzına itip sulu bir öpücüğe çektim bizi, elleri ensemi okşuyor, dili ağzımda kayıyordu, dudakları yumuşacıktı. ben de elimi göğsüne götürmüş, okşuyordum. o esnada üst dudağını hafifçe ısırıp emdiğimde inlemişti. birkaç saniye sonra nefes nefese ayrıldık, dudaklarını yalayıp koyulaşan gözleriyle bana baktı.

ben cümlelerimi toplayıp devamı için adım atmak isterken aniden irkildim. aşırı bir küfür ederek doğruldum, sarhoş herifin teki buz dolu içkisini sikime dökmüştü.

"siktiğimin orospu çocuğu!" karşımda sırıtan, yüzü görünmeyen şapkalı oğlan yaptığından hiç de pişman gibi durmuyordu. aksine, sırıtır gibi bir ifadesi vardı. bize öylece bakarken sinirlendi ve yüzünü buruşturdu jisung. "bari özür dile, kabasın."

sarkastik bir biçimde sırıttı ve, "özür dilerim bay seo, mükemmel sömürüşmenizi böldüm."

jisung utangaç bir halde gözlerini kaçırırken kaşlarım çatılmıştı, boynumdaki damarlar gerginleşirken dişlerimi sıktım. "sen kimsin?"

"benim kim olduğum önemli değil pek fakat patronumun size selamı varmış." ben ne yaşadığımı sorgularken lafına devam etti  o, başım dönüyordu artık. "patronun?"

"patronum, bay bahng."

***

oy yorum sınırı geçmedi ama attım, kısa yazdım diye... umarım sevmişsinizdir <33

 umarım sevmişsinizdir <33

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


fbuddy ★ changchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin