Yaşatamadım / AyBer

ÖZEL BÖLÜM

Selammm.. Ben geldim 💙

Ne nee neee?? Ndndndndndn

Eee ne yapalım Berk'in ölüm bölümünün üzerinden tam 1 yıl geçmiş dediler geldik 🥺🥺

Ama nasıl özlemişimm 🤧

Kitabı hâlâ yaşatanlar varsa başlayalım bakalım 🍀

Tâbiki bir Yaşatamadım klasiği olarak duygusal müzikleri açıp öyle!

Medya tam bu bölüm için yaratılmış 😭 okurken değil belki ama bölüm sonu bir ufak dinleyin lütfen..

Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın canlarımm 🌸

****

Genç kız elindeki kupayı sehpanın üzerine bırakıp pencerenin önündeki koltuğuna oturduktan sonra burukça dışarıya baktı.

Etrafı saran sis ve pembeleşmiş hava büyük ihtimalle bu gece yağacak olan karın habercisiydi.

Yılın ilk karı... Tıpkı o günkü gibi.

Titrek bir nefes vererek arkasına yaslandığında salonu aydınlatan loş ışık altında artık kitabını okumaya hazırdı..

Sevgilisinin en sevdiği kahveden yapmıştı bu akşam. Kitap da onun kitaplığının bir parçası..

Geçen hafta sonu Ayla teyzesine gittiğinde alıp getirmişti birkaç tane. Onun daha önce okuduğu, önemli bulduğu yerlerin altını çizdiği, belli yerlerine notlar aldığı kitapları tercih ediyordu özellikle.

Artık onunla tek buluşma yöntemi buydu çünkü. Onun daha önce okuduğu, sayfaları arasında gezintiye çıktığı, belli satırlarında duraksadığı yerlerde dolaşmak..

Belki onunla aynı yerde gülümseyecekti, aynı yerde birkaç damla yaş düşecekti gözlerinden..

Onun çizdiği yerler sayesinde onunla konuşacaktı işte... Başka çaresi kalmamıştı ki..

Kitabın sayfalarını aralayıp derin bir nefes çekti ciğerlerine. Aldığı kokuyla gözünden süzülen birkaç damla yaşa yeniden engel olamazken burukça gülümsedi.

Bütün kitapları satın almadan önce koklardı o. Çok severdi o etrafı saran kağıt,mürekkep kokusunu..

Ama sevgilisinin kitapları... Onlardan farklı bir koku yayılırdı etrafa.Hiçbir kitapta olmayan, ona ait eşsiz bir koku..

İlk sayfasını açıp okumaya başladığında yine aynı huzur kaplamıştı etrafını..

Eskiden sevgilisiyle her bir araya geldiklerinde ona sımsıkı sarılırken olduğu gibi huzur dolu..

Okumaya kendini kaptırmış sayfaları ardı ardına çevirirken karşısına çıkan fotoğrafla kaşlarını çattı..

O güne aitti.. Lisedeyken sevgilisiyle ödev için İstanbul sokaklarını fotoğraflarken o çekmişti bunu.

Kendisi kedileri sevmek için çömeldiği anda yine ona hayran hayran bakarak..

O gün bir amca onları kovaladıktan sonra sevgilisinin kurduğu hayalleri hatırlarken dudaklarından kopan hıçkırığa engel olamadı.

Her şey yarım kalmıştı..

Flackback...

Berk:
" H-Hah! Şu amcaya bak sen ya! Sanki ne yaptık?! Alt tarafı bir fotoğraf.."

Genç kız kendilerini bıraktıkları bankta gülümseyerek nefes nefese kalmış sevgilisine döndü.

Kendisi izin verir miydi de sitem ediyordu acaba?