1.1

657 50 404
                                    

Selamm. Yine yeniden ben 💙

Bu hafta bölüme doyduk bence. Bu yazar artık ders çalışmaya kaçar 🧚

Bölümü duygusal müzikle yazarken yine darmadağın oldum. Aynı etkiyi yaşamak isteyenler duygusal bir müzik açmayı unutmasın 🥺

Hadi geçelim bakalım bölüme!!

Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın 🍀

****

Berk patlamış mısır almak için elini mısır kasesine uzatacakken hafifçe titremeye başlayan elini geri çekip sertçe yutkundu.

Akşam yemeğinde midesi bulandığı için annesinin isteği üzerine ona belli etmeden zar zor bir şeyler yiyebilmişti. Kendisini halsiz hissettiği için odasına çıkıp dinlenecekken sevgilisinin elindeki filmi heyecanla sallaması ile ilerleyememişti.

Heyecanla gösterdiği film çok önceden beraber izlemeyi kararlaştırdıkları filmdi. Yani o daha hasta olmadan...

Anlaşılan sevgilisi de sırf ona moral olsun diye almıştı o filmi.
Hayallerinden birini gerçekleştirmesine yardımcı olmak için belki de.

Şu an bir kolunun altında annesi diğerinde sevgilisi vardı ve bu an her şeye bedeldi.

Ayla:
" Üff çocuklar oturdum izliyorum ama bu ne Allah aşkına? Bir romantik film falan yok muydu? Bu ne ya?! İçim şişti."

Berk:
" Biz farklı bir çiftiz anneciğim. Öyle vıcık vıcık şeyler bize göre değil. Üzgünüz."

Aybike:
" Ama ben başta uyardım Ayla Teyze. Sen severim dedin."

Ayla:
" Buraya kadar çocuklar yok valla olmuyor. Siz baş başa izleyin aksiyonlu filminizi."

Berk ayağa kalkacak olan kadını son anda durdurdu.

Berk:
" A-Anne dur bir dakika! Şu sehpanın üzerindeki fotoğraf makinesi ile çeksene üçümüzü bir."

Berk annesinin dolu gözlerle ona bakması ile gülümsedi.

Berk:
" Hiç üçümüzün olduğu bir fotoğraf yok ya ondan istiyorum. Ee biliyorsun çekmeyi sevdiğimi de. Şu köşeye koyarız güzel durur."

Ayla fotoğraf makinasını burukça eline aldı. Eskiden kendisi için bir hobiydi fotoğraf çekinmek. Herkes gibi o da severdi, eğlenirdi.

Ama artık oğluyla birlikte çektiği her fotoğraf acı veriyordu ona. Normal insanlar lafta hatıra olsun diye çekiniyordu. Bakıp mutlu hallerine gülümsemek için. Ama onun için bu gerçekten böyleydi. Hatıraydı...

Belki de çok kısa bir süre sonra oğlunu yalnızca fotoğraf ve videolarda görecekti. Sadece oradan sevebilecekti oğlunun kızıl saçlarını.

Ayla:
" E- Eee madem çekmeyi seviyorsun sen çeksene. Al bakalım."

Berk yumruğunu sıkıp gülümseyerek başını iki yana salladı. Şu an bu ellerle yapamazdı.

Berk:
" Çok uyanıksın tatlım ama yemezler. Selfie çekinirken hep en kötü kamerayı tutan çıkar. Olmaz ben tutamam."

Ayla:
" Bak sen şuna ya! Uyanık! Ama sana inat güzel çıkacağım oğlum. İyi izle. Aybike kızım saçım nasıl? "

Aybike:
" Her zamanki gibi çok güzelsin Ayla Teyze. Ben nasılım peki? "

Ayla× Berk:
" Çok güzel! "

Aybike utançla gülümseyip başını kızılın omzuna koydu. Berk diğer omzuna da annesinin başını yaslaması ile derince gülümseyerek kollarıyla ikilinin omuzlarını sardı.

Yaşatamadım / AyBerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin