43 GÖRÜŞÜRÜZ BEBEĞİM

821 70 16
                                    

Geç kaldığının farkındayım bebişlerim ama ananem rahatsızdı ve bir süre ona bakmam gerekiyordu. Daha onceden de 2 3 kere yazıp sildim. Bir türlü kafamı toparlayamadım. Kusura bakmayın artık. Bu bölümu bile çok zorlanarak yazdim. Hatam var ise affola kontrol etmeden atıyorum.

Şimdiden okuduğunuz icin teşekkürler.

Okuduysanız lutfen kuçuk yıldıza basmayı unutmayın.

🌈

Sabah uyandığında Hazar kendini hiç bu kadar mutlu hissetmemişti. Yanında kokusunu üzerine bırakmış, başı göğsünde bulunan bu genç daha onu ilk gördüğü anda hayatının merkezine oturmuştu ve hayatı boyunca kimseye yenilmeyen Hazar Tandoğan bu gence yenilmişti.

Dudakları yana doğru kıvrıldı. Kolları arasında yatan bedenin saçlarına bir öpücük bıraktı ve kollarını biraz daha sıkılaştırdı. Gözlerini hafif araladı. Yeniden öptü mis gibi kokan saçları. Kolları arasındaki beden hafifçe kıpırdanıp kafasını yaslı olduğu göğüsten yukarı doğru kaldırdı. Bu arada Hazar bakışlarını ona doğru çevirerek aşkla baktı ona. Yavuz, biraz hareketlenip çenesine bir öpücük kondurdu. Bu hareketine kendisi de şaşırdı. Yanakları hafifçe allandı. Yüzündeki tebessüm büyüdü ikisininde.

"Günaydın."

Hazar kafasını biraz eğip Yavuz'un dudaklarına minik bir öpücük bıraktı.

"Günaydın yavrum. Kendini nasıl hissediyorsun? Ağrın var mı?"

Gece yaşadıkları aklına geldiğinde Yavuz daha çok utandı. Kafasını yeniden Hazar'ın göğsüne gömerek kafasını sağa sola salladı. Hayatında her zaman yetişkin ve sert davrandığı için bu halleri kendine bile garip geliyordu. Bu da daha çok utanmasına neden oluyordu.

"Sen biraz daha dinlen güzelim. Ben kahvaltımızı hazırlamak için mutfakta avlanmaya gidiyorum."

Yavuz, Hazar'ın bu sözüne kıkırdadı.

"Tamam."

Utancından daha fazla cümle kuramıyordu şu an.

Hazar, hiç istemesede Yavuz'un kollarından ayırarak önce banyoya gitti. Sonra da mutfağa indi.

Yavuz, kendi kendine yatakta yalnız kalınca önce vücudunu esnetti. Vücudunun ne kadar hasar aldığını anlamaya çalışıyordu. Kasıklarında hafif bir ağrı vardı sadece ama katlanılamayacak gibi değildi. Yastığı kaptığı gibi suratına kapattı ve yatağın içinde sağa sola sallanmaya başladı kıkırdayarak. Kendini çocuk gibi hissediyordu şu anda. Bir süre daha yatakta kaldıktan sonra içindeki enerji ve mutlulukla daha fazla yatakta kalamayacağını anladı. Kalkıp banyoya girdi. İşlerini hallettikten sonra kalbini fetheden adamın yanına adımladı.

Hazar, ağzında neşeli şarkı mırıldanırken kahvaltı sofrasını hazırlıyordu. Arkası dönük olduğu için kendisini izleyen yeşilleri fark etmedi. Doğradığı malzemeleri tabağa koyup masaya yerleştirmek için döndüğünde pervaza yaslanmış kendisine gülen gözlerle bakan adamı gördü. Elindeki tabağı masaya bırakıp kendisine tebessümle bakana doğru gitti aynı tebessümle. Gözleri birbirine kenetlenmiş Yavuz kıpırdamadan onu izlerken Hazar, her adımda ona yaklaştı ve karşısındaki bedeni kollarının arasına alıp şevkatle öptü.

********

Yazadan

Güzel ve sakin geçen kahvaltının ardından gün boyunca kah konuştular kah birbirlerinin kollarında dinlendiler.

Birbirlerini ilk gördükleri değil aslında ik hissettikleri anda birbirlerine bağlanmıştı ruhları. Her sevda farklı bir hikaye oluştururdu ve onların hikayesi birbirlerinin kokusunu duymalarıyla başlamıştı.

Zümrüt Yeşil Ve Kömür Karası (KISA SÜRELİĞİNE ASKIYA ALINDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin