7 | sen beni yanında istiyor musun?
[ Manu chao, Me gustas tu ] ♪
˝Saat kaç kalbim?
ateşi seviyorum, seni seviyorum
sallanmayı seviyorum, senden hoşlanıyorum˝//
taehyung, 10. yaş günü🦋
Her bir kar tanesi yere düşüyor, varlıklarını doldurduklarını belli eder gibi öylece eriyorlardı. Soğuk bir kış gecesiydi ve yılın son günüydü. Taehyung yine hayallerinde ki o yılbaşını yaşayamamış ve öylece evde oturuyordu.
"Biraz daha ağlarsan ceza alacaksın." diyerek seslice bağıran annesini duyduğunda kendine hakim olamadan daha çok ağlıyordu. İstediği tek bir şey vardı: Dışarıya çıkıp karla oynamak. Bir de eve küçük bir ağaç istemişti. İkisini de yapamıyordu çünkü o hiç bu saatte dışarı çıkamazdı.
Gözlerinden boncuk boncuk akan yaşlarla pencerenin önünde yağan karı izliyordu. Oysa ellerine düşsünler, hissedebilsin istiyordu. Gülerek dışarıda kardan adam yapabilmek de istiyordu. Dudaklarına düşen göz yaşlarını diliyle yalarken pencerenin önüne gelen bir köpekle istemeden sıçramıştı.
Kapalı pencere ardından öylece bakışlarını ona dikmiş, simsiyah bir köpek vardı. Taehyung şaşkınlığını bir kenara bırakıp camı açmak için yeltenmişti fakat kilitli olan camla birlikte gözünden bir damla yaş daha akmıştı.
"Bekle beni tamam mı?" demişti işaret parmağını köpeğe doğru sallayarak. Küçük bedeniyle birlikte koşa koşa kapıya ulaştığında açık olduğunu görünce tebessüm etmişti. İleride dışarıya çöp atan annesini görmüş, koşarak kapıdan çıkmıştı. Çöpü atan annesi aralık kapıdan içeri geçtiğinde kapıyı da örtmüştü.
Bunu umursamayan taehyung sessizce siyah köpeği kucağına aldığında kendisinden küçük bir canlı gördüğü için şaşırmıştı. Üşümüş olan köpek kendisini küçük bedene sürterek kucağında yer edindiğinde taehyung gözyaşları arasından ilk defa gülümsemişti. Artık yağan kar ya da alamadığı yılbaşı ağacını unutmuştu.
"Nereden geldin ki sen?" diye fısıldamıştı köpeğe. Minicik elleri siyah tüylerinin üzerinde dolaşıyor, usul usul seviyordu kucağında. "Bir ailen yok mu? Ailen olsaydı bu saatte evden çıkamazdın."
Köpek onun ne dediğini umursamıyor gibi gözlerini usulca kapatmış ve daha çok kucağına yaklaşmıştı. Sanki biraz da titriyordu köpek. Taehyung üşümüş olduğunu düşünerek üzerine kendi ceketini örttüğünde gülümsemişti.
"Köpek! Siyah köpek! Çıksana ortaya."
O sırada duyduğu başka bir sesle buraya doğru gelen kişiye bakmıştı taehyung. Üzerinde ki kıyafet biraz yırtılmıştı ve dudağının kenarının kırmızıya bulandığını farketmişti.
"Çıksana ortaya köpek!" Diyerek bir kez daha sertçe bağırdığında bu sefer taehyung gözlerini kucağında ki siyah tüylüye çevirmişti. Bunu mu arıyordu?
"Siyah köpek mi?" Diyerek bu sefer kendisi bağırdığında karşısında duran, ondan büyük olduğunu düşündüğü kişi ona doğru bakmıştı. Bir süre kaşları çatık baksa da sonrasında koşarak gelmiş ve taehyung'un kucağında yatan köpeği çekerek almıştı.
"Neden kaçıyorsun? Ben mahkumsam sende mahkumsun!" Diyerek köpeğe bağırdığında taehyung'un gözleri büyümüştü.
"Ona bağırma!" diyerek peltek bir şekilde karşı çıktığında sinirli çoçuğun gözleri ona odaklanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
a litte death | taekook
FanfictionO gece belki de hiç yaşanmamalıydı. Ya da yaşanması gereken en önemli gecelerdendi? Basit bir oyunun içine düştüğünü sanan Taehyung, aslında sırlarla dolu hayatının anahtarını kilidine sokmuş, kendisini bambaşka duygularla tanışırken aynı zamanda da...