Iyla güne başlamaya hazır bir şekilde ofisine girdi. Bugün ofis işlerini yapacak ve Potter'lara gidecekti."Bir mesajınız var." Teresa kafasını içeri uzattı. Baş patron oydu.
"Tamam. Teşekkür ederim."
Oturdum ve mesajı dinledim, "
Iyla güne başlamaya hazır bir şekilde ofisine girdi. Bugün ofis işlerini yapacak ve Potter'lara gidecekti."Bir mesajınız var." Teresa kafasını içeri uzattı. Baş patron oydu.
"Tamam. Teşekkür ederim."
Oturdum ve mesajı dinledim, "Potter grubu, Harry dün gece bir kriz geçirdi, lütfen yardıma ihtiyacımız var. Bizi dinlemiyor." Iyla yerinden fırladı ve patronuna gitmesi gerektiğini, öğle yemeğinden sonra döneceğini söyleyerek odadan çıktı.
Iyla olabildiğince çabuk oraya vardı. James çoktan kapının önündeydi ve kapı ardına kadar açıktı. Yüzünde gözyaşı lekeleri vardı ve son derece yorgun görünüyordu. Üzerinde sadece pijama pantolonu vardı ve Iyla bakmamak için kendini zor tuttu.
"Nerede o?"
"Yatağın altında." James'in sesi kesildi.
Iyla odaya koştuğunda Remus'un hıçkırarak ağlayan Lily'yi tuttuğunu, Sirius'un Harry'yi dışarı çıkarmak için köpeğe dönüştüğünü ve James'in kapının önünde kaldığını gördü. Iyla yatağa doğru yürüdü ve dökülmüş çapraz elma püresinin biraz uzağına.
"Merhaba Harry." Iyla en güzel gülümsemesini takınarak konuştu.
"Merhaba Iwa." Harry ağladı.
"Bir sır öğrenmek ister misin?" Yanıt gelmedi. "Küçük bir kızken annem gelene kadar yatağımın altında saklanırdım çünkü onun yanında güvende olduğumu bilirdim. O her zaman ne söyleyeceğini ve ne yapacağını bilirdi. Ailenin de sana nasıl sarılacağını ve seni nasıl rahatlatacağını çok iyi bildiğini biliyorum. Çünkü geceleri seni korkutan şeyler sadece kabus, gerçek değiller, kimse sana zarar vermeyecek Harry, sadece dışarı çık ve annenle babanın seni kucaklamasına izin ver."
"Ama korkuyorum, kötü adam odamdaydı." Harry açıkladı.
"Biliyorum. Ama o gitti, annenle baban seni çok sevdikleri için ondan kurtuldular, Harry."
Iyla bir hareket duydu, sonra Harry'nin başını dışarı çıkardığını gördü, Harry önce Lily'nin gözleriyle karşılaştı ve sonra James'e baktı. "Kimse bana zarar vermeyecek mi?"
"Bu insanları yakınında tuttuğun sürece, Harry, kimsenin sana dokunmayacağına eminim."
Harry sürünerek dışarı çıktı ve Lily ile James'in yanına koşarak her ikisi tarafından kucaklandı.
"Sanırım bugün sadece siz dördünüzle birlikte olmak için izin almaya ihtiyacınız var." Iyla gülümsedi.
"Kalabilir misin?" Lily daha fazla gözyaşı dökerek yalvardı. "Lütfen?"
"Yapmam gereken bir sürü evrak işi var..."
"Burada yap." James onun gözlerinin içine baktı, gözlerinde kırılganlık vardı.
Iyla sessizce iç çekti, "Tamam."
Patronunu aradı ve her şey halloldu. İşini aldı ve herkes film izlerken o kanepede işini yapıyordu.
"Iyla!" Lily fısıldadı ve başıyla mutfağa doğru işaret etti.
Iyla da onu takip etti. İki kız ellerinde su bardaklarıyla mutfakta oturuyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Panic and Peace // James Potter
Fanfiction"Herkese travmayla nasıl başa çıkılacağını öğretiyor ve tüm bu tavsiyeleri veriyorsunuz ama kendinize br pay alamıyorsunuz." "Emin ol durum bundan daha karmaşık." ***************************************************** Savaş bitmiş, Voldemort gitmiş...