⏰ 14.Bölüm

313 31 2
                                    

Chan Jisung'u tekrar geleceğe göndereli yaklaşık 4 saat olmuştu. İlk geldiğinde evde kimseyi görememiş sonrasında hepsinin kafa dağıtmak için bara gittiklerini öğrenmişti. Halbuki Hyunjin'e bu konuyu anlatıp ondan ne yapacağına dair fikir almak istiyordu. Minho eve çoktan dönmüştü ve şimdi salonun içinde bir oraya bir buraya düşünceli bir şekilde dört dönüyordu. Minho onun bu haline daha fazla dayanamayıp sitemle ayağa kalkıp onu kolundan tuttuğu gibi koltuğa fırlatıp oturttu. Nazik olması beklenemezdi zaten.

"Sen kendini korumayı bilmiyor musun? Neden her seferinde ona karşı gelemeyip kendini öldürtüyorsun?"

Jisung bilmediğine dair omuz silkti.

"Kendimi korumak için Chan hyungdan bir sürü eğitim aldım ama onu bir an karşımda görünce ne yapacağımı bilemiyorum. Tam aklım başıma geliyor ama artık iş işten çoktan geçmiş oluyor."

Minho derin bir iç çekip onu fırlattığı koltukta kalan boş yere oturdu. Bir süre karşısındaki boş duvarı izleyip bu konuyu nasıl çözeceklerine dair düşünmeye başladı.

"Minho."

Yanındaki bedenin ona seslenmesiyle bakışlarını ona çevirdi Minho

"Ben çok mu beceriksizim?"

"Evet."

Jisung önüne dönüp stresle parmaklarıyla oynamaya başladı. Minho'nun kendini onaylaması onu biraz üzmüştü. Başkası söylese belki kalbi kırılmazdı.

"Kalk ayağa."

Jisung gözlerini oynadığı ellerinden çekip çatılı kaşlarıyla Minho'ya döndü.

"Ne?"

"Ayağa kalk dedim."

Ayağa kalkıp merakla ne yapacağını beklerken Minho'da ayağa kalkmıştı. Minho onun üstüne doğru hızla yürüyüp yumruğunu kaldırarak vuracakken Jisung elini havada yakalayarak ters çevirmişti. Bu sefer Minho diğer eliyle onu ensesinden tutup eğerek karnına diziyle vuracakken Jisung boşta olan eliyle onun kaldırdığı dizini tutup ters dönerek hızla elinden kurtuldu.

Jisung kaşları çatılmış şaşkın bir şekilde ona bakıyordu. Az önce neden ona birden saldırdığını anlamamıştı.

"Onun elinden niye böyle kurtulamıyorsun?" Minho'nun sorusuyla şaşkınca bakmaya devam etti Jisung.

"Ne?"

"Bana karşılık verebiliyorsun..."

Tekrar Jisung'a yaklaşıp onu ani bir hareketle kolundan tutarak bedenini ters çevirip çok hızlı olmayacak şekilde duvara yapıştırdı. İki elinide arkada birleştirip tek eliyle tutarken diğer eliyle saçlarında tutup kafasına baskı uygulayarak yanağını duvara yasladı.

"... ama yeterince güçlü değilsin."

"Bırak beni!"

Minho tutuşunu sıkılaştırıp öne doğru kafasını eğerek kulağına fısıldadı.

"Neden bırakayım?"

"Minho canımı yakıyorsun."

Minho sıkı tutuşunu biraz gevşetip sıkmaktan kızarttığı bileklerini baş parmağıyla okşadı. Jisung, ellerinin tutuşunun gevşemesiyle ellerini kurtarıp arkasına dönerek Minho'yla yüz yüze geldi. Sırtını soğuk duvara yaslayıp sinirli bakışlarını kendini izleyen bedenin gözleriyle buluşturdu.

"Sen..."

İşaret parmağıyla birkaç kez göğsüne bastırdı.

"Senden nefret ediyorum."

Kırık Zaman - MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin