Alageyik

Şerbet Tadında

Bölüm şarkısı: Bahçede yeşil çınar

Bölüm birçok yeri +18 ona göre okuyun ve yorum yapın lütfen 🔥

Ali benim üzerime doğru gelmeye devam ettikçe bende geri geri yürüyordum.
Onun gözlerinde gördüğüm zifiri karanlık beni de kendisine çekiyordu.
En sonunda sırtım duvara değdiğinde Mihrali de kendini bana yaslamıştı.
Ellerimi omuzlarına koyarak onun sözlerini beklemeye başladığımda o yüzünü hafif eğerek nefesini hissetmemi sağlamıştı.

"Yeter artık ayrı kaldığımız...ben seni yanımda istiyorum Gazal .Bu geceden itibaren hep yanıbaşımda istiyorum."

Onun güzel sözleri beni bambaşka hayallere itiyordu...onunla olmak ,her an onun olmak .Ben bu gece zaten onu affettiğimi söylemek istiyordum ama herşeyden önce onunla konuşmam gerekenler vardı.

"Ali babam seni istemiyor...eğer bizi bilirse ne seni ne de beni affetmez."

"Bana bırak yavrum...inan bana sen kendini bana bıraktıktan sonra herşey daha güzel olacak."

Sözlerini dudaklarıma dudaklarını katarak söylemişti.
Aklım başımdan gitmek üzere iken kendime gelerek onu biraz kendimden uzaklaştırarak konuşmaya çalışmıştım.

"Ali babam...merak eder beni .Eve gitmemiz gerek geç oldu.Hem burası kimin evi şimdi gelir bizi bu halde görürse yanlış anlarlar.,"

Hala dışarıdan gelen davul sesi yüzünden birbirimizi tam duyamasakda birbirimizi anlıyorduk.

"Merak etme yavrum Yaman babanı bu gece burada kalmaya ikna etti.Bu evde benim yani bizim evimiz.Beni affet Gazal sana yaşattıklarım için zaten yeterince acı çektim...nolur affet beni.Ayrıca niye yanlış anlayacaklar mış doğrusu neyse onu anlarlar."

Onu affetmiştim ve bunu ona göstermek istiyordum.Aramızdaki bir adımlık mesafeyi kapatarak onun dudaklarına yapıştığımda Mihrali de anında bana karşılık vermeye başlamıştı.. Dudaklarımı o kadar sert kavrıyordu ki yarına davul gibi sişecekleri kesindi.

Davul sesi durmuş onun yerine bizim yöreye ait kadınlar için çalınan bir oyun havası çalmaya başlamıştı . Aklıma gelen ile Ali nin dudaklardan ayrılarak konuşmaya başladığımda Ali benim ne yapmaya çalıştığıma anlam vermeye çalışıyordu.

"Sen bugün niye benim oyanamam izin vermedin."

"Kızım o kadar adamın içinde oynayıp da ne yapacaksın çok istiyorsan şimdi benim yanımda oyna."

"Ee şimdi diğer kızlar adamların önünde oynamıyor mu ki?"

"Yok ...araya bez gerdiler hem bez olsa dahi seni oynatmazdım Gazal o itmeler ne yapar eder sana yine bakardı bir şekilde."

"Tamam o zaman kocacım sen geç otur bakalım şöyle."

Mihrali benden böyle bir cevap beklemediği için şaşırmıştı.Ne var yani kocama da oynayacaksam niye oyun biliyorum ben .
Elim ile onun göğüsünden iterek arkasındaki yatağın üzerine oturmasını sağlamıştım.
Müziğin sesi daha da artmıştı...demek ki ben gittikten sonra kızlar da oyuna kalkmıştı.
Mihrali dikkatlice benim ne yapacağımı izlemeye başladığında ben başımdaki yemeniyi çıkararak odanın bir köşesine fırlatmıştım.
Aslında ilk kez bir erkeğin karşısında oynayacaktım daha önce hep kapalı alanlarda oynadığım için hep rahattım .
Ben müziğin ritmi ile kalçalarımı kıvırmaya başladığımda Ali büyüyen gözleri ile beni izliyordu.
Bu oyunda çok iyiydim...köydeki kızlar bile hayran kalırdı oyunuma.
Ellerimi havada kıvırarak saçlarıma doladığımda Mihrali oturduğu yerde daha da yayılarak oturmaya başlamıştı.
Artık onun gözlerinde yalnızca şehvet vardı tıpkı benimki gibi .
Ona arkamı dönerek kalçalarımı daha fazla kıvırmaya başladığımda arkamdan gelen Mihrali'nin homurtusu gülümsememe neden olmuştu.
Ben kalçalarımı ona doğru biraz çıkararak saçlarımı sırtıma savurduğumda aniden önüme dönerek saçlarımın yüzüme dağılmasını sağlamıştım.
Bir elimi havada çevirmeye devam ederken diğer elimi göğüs olduğuma doğru bendimde gezdirerek dolaştırmaya başlamıştım.
Bedenim Mihrali nin karşısında istek ile titremeye başlamıştı.
Gözlerim Mihrali yi bulduğunda onun bir elinin erkekliğin in üzerinde diğer elinin ise arkasına uzatarak bedeninin gerilediğini görmem ile kasıklarımda ki sızı artmıştı.
Sağ bacağımı öne bükerek elimi de elbisemin üzerinde bacağıma koyarak yukarıya doğru sıryırmam ile mum ışığında parlayan çıplak tenim ile Mihrali'nin keskin gözleri anında orayı bulmuştu.
Bedenimi kıvırdıkça ellerimi üzerimdeki elbisenin omuzlarına getirerek aşağıya doğru indirmem ile çok geçmeden elbisem yere düşmüştü.
Elbisenin arta kalan kumaşlar ile diktiğim bordo tülden iç çamaşırlarım ile Mihrali'nin karşısında kaldığımda onun ağırca yutkunduğunu görmüştüm.