Oh Hannah'a da yb attim oraya da bakmayi bir unutmayin derim.
İyi okumalarrr---
Hyunjin
---Cebimdeki telefonu çıkarıp son kez yazan konuma bakmış, ardından derin bir nefes alıp tanıdık bir yer olmasının verdiği rahatlık ile tekrar cebime atmıştım. Dün yaptığımız konuşmanın üzerine bugün Minho'nun evine gidiyorum. Çekim bahane... Neyse.
Bunları düşünürken hemencecik kaskımı kafaya geçirmiş, ardından gaza basmıştım. Vaktinde yerinde olmam için biraz daha hızlı gitmem gerekiyordu. Yol bana yine inanılmaz uzun gelirken birkaç dakikanın sonunda müstakil evlerin olduğu bir sokağa girmem ile yaklaştığımı fark ettim.
Biraz daha ilerlediğimde attığı adresin tam önündeydim. Hemencecik durmuş, motordan inip kaskımı arkasına bırakmıştım. Derin bir nefes alıp ellerimi saçlarımdan geçirmiş, kendimi bol bol şans dileyip kapının önüne atmıştım.
Parmağımı zile bastırırken etrafıma bakıyor, nasıl bir yer olduğunu çözmeye çalışıyordum. Bu evlerde genellikle köklü aileleri olanlar ya da iş insanları oturuyordu. Demek zengindi... Şaşırmamak lazım.
Açılan kapının ardında onu görmemle ister istemez gülümsemiştim.
Beni baştan aşağıya süzmüş, aynı tarifeyi bende ona uygularken içeri buyur etmişti." Hoş geldin ."
" Hm, hoş buldum."
Oldukça rahat bir şekilde içeri girdiğimde utanma çekinme konuları söz konusu bile değildi. Yine çok rahattım. Ona baktığımda ister istemez gözlerim yine vücudunda, sonra yüzünde gezmişti. Üzerinde siyah bir tişört, onun altında aynı tondan bir şort vardı. Saçları ev haline uygun, yüzü temizdi.
" Nasılsın?"
Yukarı çıkarken onun ardından gelmem için işaret etmiş, bir yandan sormuştu. Hemencecik peşine takıldım.
" Ah iyiyim. Sen nasılsın?"
" Ben de iyiyim.."
Geniş bir odaya girdiği sırada kapıda bekledim. Bu hareketimin üzerine hafif gülmüş, " Gel hadi." Deyip kapıyı sonuna kadar açık bırakmıştı. Derin bir nefes alıp kendimi odaya atınca aslında burayı bir odadan ziyade stüdyo olarak kullandığını fark ettim.
Bembeyaz arka plan olarak kullanılacak duvarlar, bir sürü kamera ve değişik cihazlar... Woaw.
Ben hâlâ meraklı meraklı etrafı incelerken o kameraların olduğu bölüme ilerlemiş, " Hangisi sana uyuyorsa onu kullanabilirsin." Deyip oraya bakmamı sağlamıştı.
Fotoğraf çekmeyi inanılmaz derecede sevdiğim için böyle şeyler tabii ki dikkatimi çekiyordu.
Parmaklarım bu pahalı ve kaliteli kameraların üzerinde gezinirken daha önce bunun benzerleri ile uğraştığım için favorimi biliyordum.
İçlerinden gözüme ilk çarpanı elime alınca " Woaw.. iyi seçim." Deyip ona dönmemi sağlamıştı." Bu güzel, bununla daha önce yine bir çekim yaptık. Oradan biliyorum."
" Yine söyleyeyim... Yardımın için teşekkür ediyorum."
Hafif gülmüş, " Önemli değil. Karşılıksız yapmıyoruz ya." Diye karşılık vermiştim. " Ah.. ne istiyorsun bu arada?" Diye sormuştu.
Hâlâ ne istediğimi söylemedim.Başımı olumsuz anlamda sallayıp kamerayla uğraşmaya başlamış,
" Çekimden sonra.." demiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Verdim Gitti [HyunHo]
Fanfic- Kanka ben dün partide birine verdim ama kim inan hatırlamıyorum...