Merhaba, buradan sonra intizara da beklerim. İyi okumalar...
--
Hyunjin
--" Ya sen gerizekalı mısın? Bir şey olmaz diyoruz niye anlamıyorsun amına koyayım!"
" Mal işte, sanki gidip ben senin babandan hoşlanıyorum dedi. Tribe girme çakarım ağzına."
Derin bir nefes alıp dakikalardır tek işleri bana bağırıp çağırmak olan ikiliye döndüm. İyi değildik. Bariz bir şekilde ortadaydı. Asla iyi değildik.
" Sakin olun tamam amına koyayım!"
Chan hızla kucağındaki yastığı yanına bırakacak gibi yapıp suratıma atmış,
" Kes lan! İki haftadır evden çıkmıyorsun! Kendini tribe sokup sokup duruyorsun! Bara bile gitmedin! Sırf o Minho denen salağa, evet salak çünkü sana aşık değil! Ona görünmemek için yaptığına bak! " Diye bağırmaya devam etmişti.Ellerimi saçlarımdan geçirip kafamı yastığa gömünce az da olsa sustular. O geceden sonra ne mi oldu? O aptallıktan, o acizlikten, o kendini bilmezlikten sonra ne mi oldu?
Tabii ki hiçbir sikim olmadı. Eve geldiğim gibi yatağa attım kendini, tam iki hafta evden market dışında çıkmadım. Gerçekten çıkmadım.
Chan ve Jisung ne kadar zorlasa, Seungmin iki günde bir kapıma dayansa da hayır dedim, inat ettim, yalnız kalmak istedim.Zehir gibi iki haftanın sonunda bugün çocuklar tekrar benim evime geldi. Dakikalardır da sanki ilk kez öğrenmiş gibi dünyanın lafını yapıyorlar.
Hoş, sözleri bir kulağımdan girip diğerinden çıkıyor ama olsun.
Yapacak bir şey yok." Kalk lan ayağa!"
" Bağırma lan bana köpek!"
Jisung kolumdan tutup beni doğrultmuş, kollarını etrafıma sararken,
" Sen Hyunjin Ziyagilsin, kendine gel... Aptallık etme." Demişti net bir şekilde.
Başımı kaldırıp ona baktım." Ne diyorsun amına koyayım?"
" Sikinden aşağı Kasımpaşa olsun diyorum."
" Lan tamam!"
Chan derin bir iç çekip bana dönmüş, " Bak gerizekalı, evet açıldın, evet karşılık alamadın, evet mal gibi hissettin ama hayat devam ediyor amına koduğumun salağı devam ediyor! Eve tıkılmak ne demek? Liseli ergenler gibi hareket edemezsin!" Diye bağırmıştı.
" Bana bak! bir daha bana bağırırsan.."
Cümlemi bitiremeden ayağa kalkmış, yanıma ulaşırken ben nah çekip Jisung'un arkasına saklanmıştım.
" Eee..."
" Öyle işte! "
Gülerek beni ondan alıp kendine çekmiş, bu sefer de o sarılırken saçlarımdan öpmüştü. " Kurban olurum lan ben sana. Üzülme artık." Demişti sakinleşmeye başlarken. Sadece öyle durarak bitmesini beklerken konuştum.
" Hyung, iyiyim amına koyayım."
" Değilsin gerizekalı biz seni bilmiyor muyuz? Şu haline bak..."
Jisung kendini koltuğa atmış, " Mal işte, aklı sıra kendini kamufle ediyor. Bok yaparsın, ben senin gözlerinin içine bakınca göt deliğini görüyorum kardeşim, o derece şeffafsın sen bana." Demişti midemi bulandırmaya başlarken.
" Siktir git lan."
Chan beni bırakıp onun yanına oturmuş, beni de kendine yaslarken Jisung başını dizlerime koymuştu.Daha çok derde girme zamanı.
" Hyunjin biz anlıyoruz seni. Ama bu kadar üzülmeye de değmez inan."
" Kendimi harap etmiyorum." Ediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Verdim Gitti [HyunHo]
Fiksi Penggemar- Kanka ben dün partide birine verdim ama kim inan hatırlamıyorum...