19°

157 31 8
                                    

Soğuduktan sonra bölüm atasım gelmiyor. Bunu kırmak için üst üste iki tane atacağım 💪

Hyunjin
--

Bu sefer o lanet olası geceden sonra uğrak mekanım haline gelen bara Minho için değil, Seungmin için gittim.
Evet bana da biraz garip geldi ama niyetim tamamen Minho'yu görmek değildi bu sefer.

Onu günler önce gördüm, çok düşündüm. Kafamda bir şeyleri çok tarttım, bizim çocuklarla çok konuştum. Ve sonucunda gerçekten hislerimden emin oldum.
Aylar önce bir gece çok içmiş, biriyle yatmış, sabahına da onu aramaya koyulmuş, peşine takılmış, onun için gelmiş, onun için içmiş, onun için buralarda gezinmiş ve sonucunda ona aşık olmuştum.

Aşık olmak anlık bir şeydi gerçekten.
Sadece yatak ilişkim olacağını düşündüğüm bu adamın ağlarına nasıl bu kadar çabuk takıldım bilmiyorum. Fakat öyle güzel geliyordu ki bana.. onu sevişmeyi bir kenara bırakın, göz göze gelmek bile midemdeki kelebeklerin ağzımdan çıkacak kadar hareketlenmesine sebep oluyordu.

Lee Minho, Le Chamber  barın en özel barmeni.. biricik aşkım.

Bu saaten sonra ondan vazgeçmeyi düşünmüyorum, beni sadece yatak arkadaşı olarak görüyor olabilir, fakat pes etmek için çok erken. Çok.

Bunları düşünürken arka tarafa doğru ilerlemiş, birkaç dakika öncesine kadar heyecanlı heyecanlı girmiş olsam da şuan çok sakin bir şekilde aramıştım bizimkini.

Etrafıma bakınırken bir el değdi omzuma. Hızla arkamı döndüm.

" Naber?"

Seungmin denen o adam, bizim Chan'ın peşinden ayrılmayan güya sapığı. Bana gülümseyerek bakmış, gerginliğimi tamamen üzerimden atmama sebep olmuştu.

" Ah iyidir Seungmin, senden?"

" İyiyim iyiyim, Minho'yu arıyorsan ön tarafta o."

" Hayır onun için gelmedim."

" Haaa escort?"

Attığım kahkahanın ardından başımı olumsuz anlamda sallayıp, " Ulan o da değil!" Diye söylenmiştim. Gözlerini kısıp bana bakmış, " Ne için o zaman amına koyayım! Bana gelmedin herhalde." Diye söylenmişti.

Kolumu omzuna atıp onunla ön tarafa doğru yürümeye başlarken bir yandan konuşmaya devam ettim.

" Tam üstüne bastın. Sana geldim."

" Bana bak kardeş ben sana değil senin bir büyüğe hastayım, ölsem ondan başkasıyla yatamam."

Gülerek saçlarını karıştırmış, onunla bahçe kısmında hoş bir yer bulup otururken, " Sikişmeyeceğiz lan! Sakin ol." Diye söylenmiştim. Her işin ucu nasıl sex'e bağlanıyordu...

Yanıma oturup saçlarını geriye atmış, bir ayağını dizine atıp geriye yaslanırken oldukça merak etmiş bir halde, " Ne için o zaman?" Diye sormuştu.
Boğazımı temizleyip ayağa kalkmış, " Önce içki alayım, beni bekle sen." Demiştim ki karşı çıkacakken hemencecik içeri kaçtım. Adam akıllı, sakin kafayla konuşalım istiyordum.

Minho'yu gördüm ama ona değil, bir başkasına gitmek istedim o an. Fakat beni fark ettiği gibi el sallamış, yanına ulaşmama sebep olaca bir şekilde gülümsemişti.

" İki tekila."

" Kiminlesin..."

" Seungmin."

Şaşırmış gibi bana bakmış, bir yandan içkileri hazırlarken, " Seungmin mi?" Diye sormuştu.

Verdim Gitti  [HyunHo]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin