12. Bölüm

29 3 1
                                    

Yola çıktık kimseyle muhatap olmak ve göz göze gelmek istemediğim camdan dışarıyı izliyordum birden yüksek bir gürültü koptu istemsizce kısa bir çığlık attım ikisiyle de göz göze geldim hemen önüme döndüm. Arkamızda bıraktığımız ev parçalara ayrılmıştı ve yanıyordu . Çaktırmamaya çalışıyordum ama hem ayağım çok acıyordu hem de başım çatlıyordu yoğun stres yaşadığımda başım dönerdi yada bu şekilde çatlarcasına ağrırdı uzun zaman sonra ilk defa bu kadar gerilmiştim.
  Eve gelmiştik kapımı Demir açtı ve ayağım incildiği için elini uzattı bunu iyiliğinden değil vicdan azabından yaptığını biliyordum o yüzden tutmadım ve kapıdan tutunarak ayağa kalktım kaçmak istesem de kaçamazdım bunu herkes çok iyi biliyordu o yüzden ikiside çok rahattı hatta o kadar eminlerdiki benden bir iki adım önde yürüyorlardı. Bi an içimden acaba yardım mı istesem diye düşündüm daha sonra Yalçın aklımı okumuş gibi arkasını döndü"İçeri girene kadar birimizden tutun üstüne basa basa daha da kötü inciticeksin" "hayır Defne gerikirse sürünerek  giriceksin yine de onların yardımını almıyacaksın " dedim içimden ve Yalçın'a cevap vermeden ağır aksak yürümeye devam ettim.Evin kapısına gelmiştik nihayet.Bi an duraksadım çünkü başım dönüyordu durduğumu fark edip yanıma geldiler "iyi misin" diye sordu Demir . Cevap veremedim çünkü berbat bir durumdaydım sesleri bile yarım yamalak duymaya başlamıştım en son duyduğum ses eve gelen Efe'nin n'oldu Yalçın neyi bekliyorsunuz demesiydi . Korktuğum başıma geldi ve gözüm karardı.

Leyla'dan

Aşağıdan sesler geliyordu Naz da bende çok merak etmiştik camın önüne geçip dışarıyı izledik bi kız kapının önünde bayılmış herkes etrafına toplanmış ne yapacaklarını bilemiyorlardı . Naz camı açmaya çalıştı ama kitliydi bu yüzden sertçe vurdu ve sakın hareket ettirmeyin diye bağırdı.
İkimizde hızla aşağı indik kızın hâlini görünce sinirlendim ve onlara çıkıştım"Her saniye daha da şaşırıyorum gerçekten bi kadına el kaldırabilecek kadar insanlıktan uzakmışsınız"
Yalçın gözlerini üstüme dikti"Bilip bilmeden yorum yapma biz bişey yapmadık"
Naz'ın gözleri fal taşı gibi açıldı ve "dün ki bağırışmalar bu kızdan mı geliyordu yoksa belliydi zaten sizin bi haltlar yediğiniz"

Efe Naz'ı kolundan tutup kenara çekti " Bana bak herkes yeteri kadar gergin zaten bilip bilmeden boş boş konuşmayın biz bişey yapsak sizden mi korkcaz da saklıycaz zaten kesin sesinizi işinizi yapın bakın şu kıza"
"Siz yapmadıysanız kim yaptı peki?"
"Tamam anlatcam baş belası ama önce şu kıza ne yapılması gerekiyorsa yapın kendine getirin"
"Biz müdahale edemeyiz ona "
"Niye siz doktor değil misiniz?"
" niye bayıldığını bilmiyoruz iç kanaması olabilir hastaneye götürmemiz lazım"

Naz ve Efe geri geldi kızın isminin Defne olduğunu öğrendik ve hastaneye götürdük muayneden sonra doktor geldi"Hastamız gayet iyi herhangi bir iç kanaması yok dediğiniz gibi merdiveden düşünce başına aldığı darbelerden ve yoğun stresden dolayı bayılmış ilaç verdik 1-2 satten sonra uyanır  eğer isterseniz taburcu edebilirsiniz hastamızı ama uyandıktan sonra ilaçlarını almayı ihmal etmesin ve olabildiğince stresten uzak dursun birkaç gün. Toparlanıncaya kadar da incilen ayağının üstüne basmasın. Tekrardan geçmiş olsun.

....

Defne'den

Uyandığımda Demir'in odasında onun yatağındaydım her yer karanlıktı minik bi gece lambası yanıyordu sadece duvardaki saate baktım 21.45'ti biz eve gelirken saat 20.30'du başımın döndüğünü hatırlıyordum ama bu kadar uzun süre bayılmış olamazdım ayıldıysamda asla bu saatlerde uyuyamazdım. Ben bunları düşünürken Demir girdi içeri yavaşça ve ışığı açtı elinde küçük bir tepsi vardı. Doğrulup oturur pozisyona geldim. Demir elindeki tepsiyi odadaki tekerlekli masanın üzerine koydu" ilaçların komodinin üstünde yemeğini yiyince onlarıda iç"
"Ya sizin kafanızda bir problem mi var ben ne yaşadım biraz önce sizin yüzünüzden.Gelmiş bir de utanmadan polyannacılık yapıyorsunuz burda çocuk muyum ben böyle iki yalandan ilgilenmeyle yaptıklarınızı unutacağımı falan mı sanıyorsunuz?"
"Defne tamam anlıyorum kızgınsın haklısın ama başına gelenler benim suçum değil, benim planım değildi bu olanlar"
"Hadi ya beni kandırıp bayıltan kimdi acaba?Tamam diyelimki bu olanlar senin planın değildi diyelim ki senin bu olanlarda bir parmağın yok peki bu olayı planlayıp uygulayanlara engel olmaya çalıştın mı?"
"Ne demek istiyosun yani"
"Şunu demek istiyorum öyle benim planım değildi diyerek kendini temize çıkaramazsın anladın mı beni?"
"Defne bak b-....."
"Kes sesini ben konuşuyorum, senin planın olmasa bile eğer olanlara engel olmaya çalışmadıysan bu senin suçun demektir ki senin planınsa da senin suçun demektir yani öyle hiç vicdanını rahatlatmaya çalışma benim bugün yaşadığım iğrençliklerden hepiniz sorumlusunuz . Bide alay eder gibi yemek ilaç falan getiriyorsunuz daha bi kaç saat önce ölüme terk etmediniz mi beni iş işten geçince mi aklınız başınıza geldi insanlık yapacağınız tuttu" gerçekten biraz olsun rahatlamış hissettim öfkemi Demir'e kusmuştum belki bu kadar lafı haketmemişti ama olsun bugün başıma gelenleri bende haketmemiştim.

MAFYANIN ELİNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin