Hayat Dediğin?

Hikaye i Hatice..

Kızlar değirmene diye yola çıktıklarından bu yana,üç saat gibi bir zaman dilimi geçti.Bir saatte işlerini halledip geleceklerken üç saat oldu gelmediler.iki saattir nerede bu kızlar?Allahım insallah bi yerde birileriyle lafa dalmışlardır.

Kızlar gelmeyince panik olduk.
Koca gözle birlikte düştük yola kızları arayacağız.Umarım başlarına birşey gelmemiştir.

Biraz ilerledik eşek yüksüz boş ve tekbaşına geliyor.
Şehri bayağı bir uzaktan görüş alanıma girdi ohh çok şükür.Ablası da arkadan geliyordur illa.

Şehri bizi görünce başladı ağlamaya ağlamaktanda gözleri şişmiş.
Belliki daha öncesinde de bayağı ağlamış.
şalvarının diz kısmı yırtılmış ellerine de kan oturmuş.
Kurban olduğum rabbim yine ne oldu? Allahım sen koru, korktuğum başıma gelmiş olmasın.

                    ***************

DÖNDÜ:Sabah erkenden gıdı emcemle buğdayları öğütmek için değirmene geldik. öğleye kadar buğdayları ögüttüm.Normalde tek başıma değirmende bekleyemem korkarım ıssız yer değirmenin altından çay akar kuş uçmaz ,kervan geçmez,bir yer.

Emcem az yukarıdaki değirmende olmasa ne ben giderim nede anamgil beni yollar.Gıdı emcemin varlığından cesaret alıyorum.

Nerden bileceğimki zarar en yakınlarından gelirmiş insana
Akraba nın akrabaya yaptığını akrep yapmazmış. Hayat "!" belkide biz bunları öğrenelim diye yaşatıyordur bazı şeyleri kim bilir..

Ablam önde şehri yanında eşek arkalarında geldiler.Anam öğütüldüğü kadar unu almaya yollamış.Ablamla beraber unu çuvala doldurduk.Yükü eşeğe arddık(yükledik) onları yola kadar geçirecektim.Emmin çağırdı.

-Döndüü
-Eyy
-Gızım bizim değirmenin arkı çıkmış bi yol yardım ediverde yerine takalım tek başıma takamıyorum.
-Tamam emmi yettim.

Emmime yardım için bizimkileri,bizim değirmenin yanında bırakıp ilerideki değirmene gittim.
Emmimle beraber arkı düzelttik.Yaşım küçük ama çocukluğumdan bu yana ağır işlerde çalıştığımdan olsa gerek güçlü kuvvetliyim.
İşim bittiğinde bizim değirmene geldim.
Ablamla,Şehri gitmişler.İnsan bi Allahasmarladık derde öyle gider.

                 ****************
Hatice: tarladan ürünü kaldırınca benim işim hafifler.
Herkes evdeki işinin başında, evde un yokmuş.Döndü değirmende un öğütüyor.Anam şehriyle beni değirmene un getirmeye yolladı.

Döndünün yanına geldik.Şehriyle beraber unu çuvalladık.
Döndüyle birlikte çuvalları eşeğe yükledik. Emcemin değirmende arkı yerinden çıkmış döndüyü yardıma çağırdı. Döndü oraya gidince şehriyle biz de köy yönüne doğru yürümeye başladık.

Değirmenin yolu ıssızdır.Bir tarafından çay akar.(suyun gücüyle döner değirmenin çarkı) bir tarafıda yokuş, yama, eşek olmasa sırtında cuvalla yürünmez bu yol.

Şehri önde, eşek ortada ben arkada yol alıyoruz görüş alanımıza iki adam girdi

Biri sami, halamın oğlu, diğeri de köylümüz,koca Abdullah derler bu adama, bunların burda ne işi var?
hem onların değirmeni burada değil, hemde un sırayla öğütülür keşik bizde.

Selam vermeden de geçilmez.Ufff hiçte hoşlanmam bu koca Abdullah denen adamdan bana göre yamuk bir adam.

-kolay gele kızlar.
-sağolasınız
-ee halam gızları nasılsınız?
Bizim cevap vermemizi beklemeden -hadisine oğlum muhabbetemi geldik buraya.
Dedi koca abdullah.
Birbirlerine pis bir bakış attılar.