Bölüm Sekiz: Boynuzlarını Gizlemiş Şeytan

109 16 27
                                    

0,8|Boynuzlarını gizlemiş Şeytan

Kunikida-kun sağolsun Jouno ile daha fazla kalamadıktan sonra bari Ajansa gideyim, ne dertleri varmış, hangi dosyada sıkıntı çıkmış bakayım dedim...

Çok şanslı (!) Biri olduğum için mükemmel bir görüntüye denk geldim.

Mori, Tachihara, Akutagawa, Ozaki ve birkaç liman mafyası üyesi daha Ajansa gelmişti.

Allahım, ben, evet ben, ne günah işledim de her şey tam istediğim gibi gidiyor?

Haha! Bu kadar Cennetlik bir kul olduğumu bilmiyordum.

-" Amanın, Mori-san! Burada ne yapıyorsunuz?"

Mori beni görünce şaşırmıştı.

Bir bakalım...

Herkes burada, ajans üyelerinin tamamı; Hatta eski üye Kaita bile.

Demektir ki, Dazai küçük oyunumu bozmak için harakete geçti.

-" Ara, ara~ Kunikida-kun, keşke söyleseydiniz. Böyle uygunsuz bir şekilde gelmezdim."

Mori kendini düzeltti, gülümseyerek konuştu.

Mori-" Seni yeniden görmek harika, Chuuya-kun. Uzun zamandır Liman Mafyasına uğramıyordun, öldüğünü düşündük."

İzin verdin ya, salak!

-" Haha. Beni bu kadar özleyeceğinizi bilsem daha uzun süre için izin alırdım, Mori-san~"

Kunikida ve diğerleri şokla bakarken, -Gariplerim, tabii mafyada olduğumu öğrenince şaşıracaklar- içeri Dazai girdi.

-" Merhaba millet!"

Göz göze geldiğimizde bana sırıttı.

Bir dakika, bir dakika...

Dazai, evet Dazai, bana, Liman mafyasının Şeytani Dahisi bana sırıttı?

Oyunumu bozduğunu sanıyor! Ama en önemli bana sırıtıyor!

AĞAHHHWWWĞ!!

Öhm. Sakin ol tatlım. Relax.

Dazai melek olsam Cehenneme düşerdim o sırıtma neydi ayol?...

Neyse, sakinim, bir yüz ifadesi  yüzünden tüm planımı bozamam.

6. Veya 7. adımda bu olacaktı zaten, daha erken olsa da olur. 5. adımı iptal edeceğim.

O kadar uğraşmama gerek kalmayacak. Dazai benim için her şeyi yapıyor, ne kadar iyi biri!

Tamam, devam edelim.

-" Merhabalar, Dazai-kun."

Dazai-" Aaa! Chu-chan~ sen de mı buradasın?"

Anlıyorum, demek mafyada olduğunu daha açıklamadı. Ve söylememeleri için Moriye şantaj yaptı.

-" Elbette! Kunikida-kun çağırdığında onu reddetmem!"

Kunikida isminin geçmesi ile bana döndü ve konuştu.

Kunikida-" Chu-san! Neden Liman Mafyası liderini tanıyorsunuz!? O neden sizi tanıyor!?"

Tam bir şey diyecektim ki, aklıma zaten odada en iyisinden bir dedektif olduğu geldi. -Evet, en iyisinden dedim, çünkü en iyisi değil.-

Sesime hafiften bir sıkılmışlık tınısı ekledim.

-" Hey, Hey Ranpo-chan! Benim için onlara açıklar mısın? Bana inanmayacaklar."

Ranpo ağzındaki şekeri çıkarttı, o da aynı sıkılmışlık ile cevapladı.

Ranpo-" Chuu-chan bizim için sorun olmayacak. O tehlikeli değil."

Kunikida-" Ama Ranpo-san, Liman Mafyası-"

Ranpo-" Hayır, hayır, ha-yır! Olmayacak diyorsam, ol-ma-ya-cak! Hem sana yardım etmedi mi Kunikida? Bırak kalsın! Ondan şüphe etme!"

Ranpo'yu kendime bağlamam 5. aşamaydı.. Tamam, istemesine başarmışım. Daha sonra size onunla nasıl bu kadar yakın olduğumu anlatacağım, ister misiniz?

Tamam derslere bu kadar odaklansam 2. Einshtein olurdum konuya dönelim.

-" Teşekkürler, Ranpo-chan."

Animenin gidişatı biraz değişti gibi hissediyorum, ama olabilir, no problem.

Dazai şaşkınca bir bana bir de Ranpo'ya baktı.

Böyle şaşarsın koçum, feleğini evirir çevirir düz yatırır ters şekilde sana-...

Hehe...

İçimden konuşmam kolay.^^

Dazai-" Ranpo-kun-"

-" Aiya, Dazai-kun, ne bu inat? Ne olmuş Liman Mafyasının liderini tanıyorsam?"

Bir sonraki lider olacağımdan bu normal.

Şaka, şaka...😊

Mori-" Ah, Evet, evet herneyse. Bugün burada toplanma nedenimize gelelim, açıklamak ister misin, Dazai-kun? Bizi buraya çağıran sensin."

Mori etkilendiğini belli eden bir sesle, doğrudan Dazai'ye soru yöneltti. Ben ise gülmemek için zor duruyordum, bu pedofili piç Dazai'yi mafya'ya geri götürmeye çalıştığımı sanıyordu! Haha!

Peki, devam edelim, ama konuşmaya...

^^

- " Saying; Chuuya Nakahara "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin