bölüm 10; Korkma Avukat!

48 8 0
                                    

Kitabı arkadaşlarınızla paylaşmayı unutmayın!

İyi okumalar dilerim efendim.

* Uzun bir aradan sonra nihayet pansuman bitmişti, o kadar acı vericiydi ki bir an önce bitmesi için Tanrı'ya yalvarışlarımı sunmuştum.

Pansumdandan hemen sonra Tom büyük bir acele ve ciddiyetle beni odasından çıkarmış, pardon kovmuş ve aşağıya inip kahvaltıyı hazırlamamı ama her zamankinden iki kat daha hızlı olmamı istemişti, nedenini sorduğumda ise "Birazdan görürsün."
Diyip geçiştirmişti.

Nihayet sofrayı x2 hızla bitirdikten sonra her zaman ki gibi mutfağın sağ duvarının üstündeki büyük altın çana tam üç kez vurdum ve ev ahalisinin aşağıya gelmesini bekledim. Kral ve kraliçe ve artı olarak Tom'un nişanlısıyla sevgili olan ve onu öldürmek isteyen, sadece onu değil amcasını ve yengesini, tüm saray halkını öldürmeyi planlayan Tom'un kuzeni olacak şerefsiz de masaya oturduğun da geriye sadece Tom ve Lara'nın gelmesini beklemek kaldı.

Kısa bir bekleyişin ardından merdivenlerden gelen kahkaha sesleriyle kafamı oraya çevirdim. Çevirmez olsaydım keşke dedim bir an, beni suçsuz yere döven kadınla el eleydi ve bunu bildiği halde onunla el ele  , gülüşe gülüşe merdivenlerden inen Tom'u görünce kalbimin tam ortasına zehirli bir hançer saplanmış gibi hissettim.

Şuan hissettiğim en yoğun duygu hayal kırıklığıydı. Çünkü hem beni suçsuz yere dövdüğünü biliyordu, hem beni öpmüştü, hem yarama pansuman yapmıştı ama şimdi? AMA ŞİMDİ MERDİVENLERDEN KOL KOLA GÜLÜŞEREK İNİYORLARDI!

Lara neredeyse Tom'un ağzına düşecekti fakat görünen oydu ki, Tom halinden hiç rahatsız değildi. Belki memnundu da. Ama aslında Tom'da haklıydı. Ben bir köleyim, fakirim, Lara kadar güzel değilim bu yüzden beni kullanmış da olabilirdi ama neden?

Ona karşı olan hislerimi hemen fark etmiş ve ona göre hareket etmişti. Gözlerimin dolmasını engelleyemedim. Yaşlar yavaşça yanağımdan süzülerek firar edince daha fazla dayanamadım ve tam arkamı dönüp mutfağa girecekken onun sesini duydum.

Tom'un sesini,
Tom; " Adelé! Çabuk buraya gel! "

Olduğum yerde durdum, hızlı bir şekilde göz yaşlarımı sildikten sonra hafifçe boğazımı temizleyerek Tom'a döndüm.

Adelé; " Buyrun efendim, "

Dedim hafif çatlamış ses tonumla, ne kadar boğazımı temizlesemde gören o ki, pekte işe yaramamış ve ağlamış olma olasılığım herkesin zihnine yerleşmişti.

Gülümseyerek cevap verdi,

Tom; " Mutfaktan un, yumurta, süt getirebilir misin? Ve sana zahmet büyük sürahiyi doldurup getirebilir misin? "

Bu neydi şimdi? Su böreği yapma olasılığımız %75 AKSJWKSJ.
İç sesim yüzünden gülmemeye çalışarak mutfağa girdim. Ben içimden su böreğini geçirdiğim sırada Tom da  gülmüştü. Anlıyordu sanki, içimden geçenleri duyuyor, görüyordu sanki. Bu ikinciydi . Daha fazla düşünmeye zaman olmadığını kendime hatırlattım ve dolaptan süt, un ve yumurta çıkardım ve masanın üstüne bıraktım. Ufak tabureyi aldım ve mutfak dolabının önüne geldiğimde üstüne çıkıp, dolabın kapağını açtıktan sonra âdeta " BEN BURADAYIM!" Diye bağıran bebe mavisi ve kenarlarında gold detayı olan kocaman sürahiyi alıp dolabın kapağını kapattım. Hepsini birden taşıyamayacağım için görevlilerden yardım istedim. Ben sürahiyi doldururken onlar sütü yumurtayı ve unu yemek salonuna götürdüler.

Nihayet su dolduğunda sürahiyi alıp binbir zorlukla yemek salonuna gittim. Binbir zorlukla dedim çünkü sürahi çok büyük olduğu için taşımam zorlaşıyordu.

Lanet (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin