Elif'den.
Merdivenden çıkıp gözcü kulesine geldiğim zaman nöbet arkadaşım alperdi. Geldiğinden beri herkese mesafeliydi melisa, kumsal ve hala uyuyan bedir'e karşı samimiydi.
"Merhaba," Dedim yanına gidip trabzana yaslandım. Bana baş selamı verip önüne döndü. "Sessizsin çok," Omuz sırktı."Konuşalacak birşey yok." Dedi.
"Hayatını anlatsana!" Birbirimizin hayatını dinleseydik nöbet bittene kadar sıkılmazdık.
Derin bir nefes aldı. Sessiz kalınca yanlış bir şey dedimi fark ederek sustum."Babam kolumda siğara söndürürdü. Bazılarının izi geçerdi bazılarının geçmezdi." Dedi kabulenmiş gibi,bizim bu hayatı Kabulendimiz gibi.
"Annem çok güzel bir kadındı ama aptaldı. İnsanları aşalayan biriydi. Babamın kölesiydi." Ne diyeceğimi bilemeyip sustum.Sessizlimizi kapıya doğru gelen aylak'ın gıtlak sesi bozdu. Cebimden silah'ımı çıkarıp ona doğrutum. Tam tettiği basacaken arkamdan gelen sesle ona doğru yöneltim silahı.
"Benim! Şebnem." Dedi korkuyla karnı hafiften inmiş ama göz altları morarmıştı."Pardon,Annelik yakışmış." Güldü."Bizim afacan hiç uyumuyor." Dedi anne olmak zordu.
"İsmini ne koydun?"
"Yağız efe.. " Arkamdan gelen silah sesiyle hızlıca arkamı döndüm. Alper duvar'a gelen aylak'ı vurmuştu. Orta yaşlı çürümüş erkek bedeni sırt üstü yere düşmüştü. Şebnem'in çığlık sesi geldi. Ona döndüm. Şokla aylak'a bakıyordu.
"O.. Onu öldürdün!" Dedi sinirle bağırdı. Ne diyordu? "Ben bir aylak öldürdüm." Gayet sakince cevap verdi.
"O benim kocamdı! Onu öldürdün!" Alper'e yumruk atmak için gittiği zaman tuttum. Bana vurmaya çalıştı. Bu mal aylakları ve herkesi buraya toplayacaktı.
"Noluyor burada!" Yener ile idil bize şaşkınca bakıyordu."Alper kocamı vurdu!" Dedi ondan tükürür gibi bahsetmişti.
"Isırılmıştı ölmüştü."
Yener, "Elif, Onu götür sakinleşin." Deyince zar zor onu götürmek istedim lakin direnip sinirle alper ve yener'e küfürler etti.
"Tanrıdan tek isteğim Senin sevdiğini öldürmesi! Tanrıdan tek istediğim ikinizin de aşık olduğu insanın ölmesi!" Alper ile yener'e beddua okuyordu.
Onu zarzor revire götürdüm. Arya'ı şans eseri yolda bulmuş revir'e götürmemde yardım etmişti.
Gökçe
Vali'nin isteği üzerine eski avukatlar ve polislerden oluşan adalet kurmuştuk. Mahkeme.
İki tarafıda dikkatli dinlemiştim."Bence, Alper, yener ve elif haklı. Sonuçta adan dönüşmüş." Kendimi fikirimi diğerlerini söylediğimde bazıları bana hak vermişti. Elvan,"Bence öyle değil, yani ben buna katılmıyorum. Şebnem haklı." Fikrine saygı duydum.
En sonunda ortak bir karar varmıştık daha doğrusu oy çoğunluğuyla bizim karar kabul edilmişti."Alperler haklı bulundu. Kimse suçlu değil, şebnem üzüntüyle öyle demiştir tahminen. Yinede ondan uzak durun." Elvan'ın dediklerini dikkatlice dinlemiştim.
Şebnem burada değildi çünkü ne zaman görse alper veya yener'e saldırıyordu.
Buna acısına vermiştim.
Herkes dağılınca dışarı çıktım.
Melisa ile Vali haraletli bir şekilde konuştunu görünce yanlarına gittim,"Noluyor?" Vali bas selamı verdi. "Erzak bir haftada yarısı gitmiş, bazılarının tarihi geçmiş. Erzak arayışına çıkacağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYLAK AVI(KATILIMLI- Hayata Kalma)
Acción"Düştüğün yeri görmeden Düştüm diyemezsin." Bir salgın olmuştu,Dünya hiç kirlenmediği kadar kirlenmiş,İnsanlar hiç günahkar olmamıştı gibi günahkar olmuştu. İnsanlar ölmüştü. Öldürülmüştü. Kader'ine terk edilmişti. Yerde yatan kadına doğru gittim...