•••
Elvan'dan"Ya, Amk İdil aşkom nerde?" Diye seslendim adamlara doğru,"Kafasından darbe mi almış?" Güldü evren, "Bu deli doğustan böyle." Ona göz devirdim. "Pişt, Otistik,Grubunuz'un adı ne?" Şişman olan bana afalayarak baktı. Durumu hemen toplayıp konuştu.
"Karahancilar"
"Yok. Karaa-" İçeriye giren kumsal kızı görünce sustu. Ona pis bir bakış attım.
Ben kız değil miyim? Orus- tenhada. Tenhada."Bunların ağzını niye bantlamadınız! Mal mal konuşuyorlar." Dedi siska. Siska goril de olabilir.
"Sanane be! Don lalesi." Diye çemkirdim. Narin ellerim açıyor iplerden! İdil olsaydı. Toynak derdi.
"Napacağız? Vuralım mi?" Dedi tombik,"Aptal misiniz tabiki onlara zarar vermeyeceğiz."
Eman eman eman.
Sarışın kız,"Durumu iyi kurşun çıkmış. Eğer hâlâ içerde olsaydı ölmüştü." Sondaki kelimeyi vurgu yaparak söylemişti. Onlara inat sinir bozucu bir şekilde konuştum."Bizimkiler gelsin hepinizin anasını..-"
Eda'dan
Zor bir gündü. Uyandığım yataktan örtüyü aptal bir haraketle üstüme çektim. Deniz uyuyordu. Sevgilim.
Yorgunca yataktan kalktım. Banyo'ya girip hala olan su ile yıkandım. Sıcak bir gündü ama yakında havalar soğuyacaktı.
Kahvaltı için yemekhaneye gittim. Gariptı ama İdil ve elif'den başka kimse yoktu. "Diğerleri nerede?" Diye sordum elif'in yanına otururken."Aygül ile toprak aylaklar hakkında gözlem yerinde sobbet ediyorlar.. Diğerleri dönmediler. Dönmeleri gerekmiyor muydu?" Hass..
Sıkıntı vardı.
"Bir dakika," Dedi idil yemeği bırakıp,"Elvanlar dönmedi mi? Oha cidden sorun var." Arabadan eşya alacaklardı en son. "Bir şey olmaz." Dedi elif, son derece sakindi. "1-2 saat'e gelmese gidelim. Arya?" Arkamı döndüğüm zaman uzun zamandır odasından çıkmayan arya odasından çıkmıştı.
Yorgundu. Güçlüydü.
"Neredeler?" Dedi
"Belki," Bir öneri sundum."Deniz'e gitmişlerdir.
•••
"Buranın ilerisi deniz mi?" Dedi idil bize doğru bir soru yönelti."Hayır. Çanakkale." Bu sefer idil,"Oraya nasıl gidiyorlar ki?""Yüzgeç." Dedi arya ne dedini anlamamıştım. Soğuk bir espriyi oldunu düşündüm. Yüz-Geç.
Kötü bir espriydi. Yinede güldüm.
Deniz'in sesi geldi yaslandığım ağaçtan ona doğru döndüm. Ağaç'ın arkasında oldumuz için görülmüyorduk. Dikkatli bakınca zar zor bir araba gördüm. Deniz arabadan çıkan adamlar ve kadınlarla konuşuyordu. İnşallah medeni bir şekildedir.
Yada medeniyetin artık önemi yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYLAK AVI(KATILIMLI- Hayata Kalma)
Aksi"Düştüğün yeri görmeden Düştüm diyemezsin." Bir salgın olmuştu,Dünya hiç kirlenmediği kadar kirlenmiş,İnsanlar hiç günahkar olmamıştı gibi günahkar olmuştu. İnsanlar ölmüştü. Öldürülmüştü. Kader'ine terk edilmişti. Yerde yatan kadına doğru gittim...