Gecenin Aydınlığı - Jikook

~☆~

Bebişlerim son yüklediğim bölümü neredeyse kimse okumamış hikaye çok mu kötü gidiyo sizce düzeltmeli miyim veya eklenmesi gereken herhangi bişey ? Lütfen aydınlatın beni

~☆~

Sabah okul nedeniyle yine erken kalkmıştık. Hızlı hızlı hazırlanıp kahvaltı için mutfağa inmiştik. Acelemiz olduğundan ağzıma bir kaç parça bişey atıp hemen kalkmıştım. "Jimin, ne yapıyorsun?" Bana şaşkın şaşkın bakan Jungkook'a dönüp ağzımdaki son lokmayıda yuttuktan sonra konuştum. "Bu gün okula yeni transfer öğrenci gelicekmiş hemde ünlüymüş!" Bana bakıp kollarını göğsünde birleştirdi. "Ee ne var bunda sende ünlüsün hemde küçüklüğünden beri?" Kafamı olumsuz anlamda sallayıp konuşmama devam ettim. "Öyle değil Jungkook o bir film yıldızymış!" Jungkook sanki hayal kırıklığına uğramış gibi yemeğini çatallamaya devam etti.

"Bir film yıldızını görmek için tüm gün aç kalman mantıksız. Yemeğini yemesen bile birlikte gidiyoruz yani her türlü bekliceksin. Oyüzden yemeğini bitir." Haklıydı. Ben yemeyip kalksamda o hala yiyordu. Yine beklemek zorundaydım. Bende dediğini yapıp masaya tekrar oturup yarım kalan kahvaltımı bitirdim. Oda bitirince birlikte çıktık.

"Jungkook-ah ?" Araba kullanırken kafasını küçük bir anlığına bana çevirip 'hm' diye mırıldandı. "Sence beni severmi?" Tekrar bana dönüp yüzümü inceledi ve tekrar yola bakarak ağzını araladı. "Bu bir sorun değil.." dediği şeye kafamı yana yatırıp ona baktım. "Nasıl yani 'bu bir sorun değil' derken neyi kastettin?"

Gözkerini yoldan hiç ayırmadan kısık bir tonda tekrar lafa girdi. "Seni sevmemesi bir sorun değil. Nasıl olsa seni seven birsürü kişi var zaten.. yanı başında bile." Sesi sonlara doğru daha çok kısılırken. Dediği şeyi zar zor duyabilmiştim. Dediğini anladığımdaysa yanaklarımın kızarmasına engel olamadım. "Yani beni sevmese bile sen seviyorsun değil mi?" Dedim kısık ama onun duyabiliceği bir tonda.

Kafasını yalnızca yukarı, aşağı sallamakla yetinmişti. Şimdi ise hiç yüzüme bakamıyor bende onunkine bakamıyordum. Arkadaşlar arasında birbirlerini söylemeleri gayet normaldi ama biz neden utanıyorduk? Daha önce hiç bir arkadaşımla bunu konuşmadığım içinmiydi acaba? Peki ya o? Odamı hiç arkadaşlarıyla böyle konuşmamıştı?

Kafamda dolanan sorularla okula geldiğimizi fark etmemiştim bile. Jungkook arabayı park ettikten sonra ikimizde arabadan inip bahçeye birlikte girmiştik. "Bizimkiler geldiler mi acaba?" Kafasını olumsuz anlamda sallayıp cevapladı. "Bilmiyorum genelde bu saatlerde sadece Namjoon gelir." Kafamı olumlu anlamda sallayıp lafa girdim. "Haklısın şimdi kim bilir nasıl uyuyolardır. Yoongi zaten Hoseok hyunguda alıp kendi evine gitti. Sanki yıllardır hyungu bekleyen ben değil o!"

Dediğime kıkırdayıp kokunu omzuma atmıştı. "Olur öyle ona bakarsan kardeşide benim evimde kalıyor." Dediğine kızararak hak vermiştim. "Doğru ama senin beni bulduğun zaman o zaten hastanedeydi." Eliyle omzumu okşarken bir kez daha lafa girdi. "Şimdi jim şöyle düşün sen uzun bir yolculuğa çıkmışsın ve hyungundan 2 yıldır ayrı yaşamak zorundasın. Sonunda eline geçen fırsatla ülkene geri dönüyorsun ve hyungla uzun uzun konuşup gülüşüyorsun. Sonra ister istemez orda hyungun arkadaşına yani bana tutuluyorsun ve benim nazik teklifini geri çeviremiyorsun. Anladın mı?" Anlamış gibi kafamı sallayıp ağzımı araladım. "Yani diyorsunki senin anlattığın şeye göre ben sana aşık olduğum için teklifini kabul ediyorum sende bir gece dahi olsa kalmak istiyorum?"

Parmağını burnuma yavaşça dokundurtup tavşan dişelerini göstererek gülümsedi. "Bak kaptın sen bu işi." İçeri girdikten sonra çatıya çıkıyıp diğerlerinin gelmesini beklerken biraz daha sohbet ettik. "Sence ne zaman gelicektir?" Bana dönüp dirseğini korkuluklara yasladı. "Bilmiyorum ama umrumda da değil açıkçası." Koluna yavaşça vurup kollarımı birleştirdim ve dudaklarımı öne çıkartarak konuştum. "Yah ne kadar kötüsün. Ne güzel okulumuza yeni öğrenci geliyo hemde ünlü. Belki seversin onu-" Yanaklarımı susmam için iki yandan sıkarak dudaklarımın daha çok şişmesini sağlarken konuştu. "Sanmıyorum ünlüler beni pek sevmez. Genelde hep rekabet ettikleri için. Ayrıca yeni bir arkadaşa ihtiyacım yok siz bana yetersiniz."