Gecenin Aydınlığı - Jikook

~kod adı Namjin~

Okuyan ve oylayan herkese çok teşekkür ederim. Yeni bölüm için sınır var maalesefki. Ama size güveniyorum♡

Sınır: 30 yorum

☆☆☆

"Sence nereye gitmeliyiz?" Diye sordu Namjoon. "Oda sorumu tabiiki yemek yemeye." Diye cevapladı Seokjin.

Namjoon, Takılmak için Seokjin'i yanına davet etmişti. Ve tabi onu biraz daha tanımak için. İkisinin tek birlikte olduğu yer okuldu ve bu Namjoon'un canını oldukça sıkmıştı. Adım atıp ilerlemek istiyordu. Onu dünyasını keşfetmek istiyordu.

"Peki o halde bildiğim çok güzel bir restorant var. Seninde çok seviceğine eminim." Bisikletin direksiyonunu sola kırıp (şaka şaka KDLDLDL) arabanın diteksiyonunu sola doğru kırıp ezbere bildiği yola sapmıştı.

Restoranta gidene kadar Seokjin bütün yolu ezberlemeye çalışıyor kaçırdığı yerleri dönüp Namjoon'a soruyor, Namjoon'da bıkmadan usanmadan yolu anlatıyordu.

"Nereye dönüyoduk orda??" Derin birmiç çekti Namjoon. "Anlattım ya daha kaç kere söylicem. İlk geldiğimiz yoldan sola, ışıklardan düz, giyim mağzasını gördüğümüz yerden ara sokağa sapıyorsun, sonra da tekrar sola.." Seokjin tane tane bütün hepsini dinliyordu. "Mağzadan sonrasını tekrar edermisin..?"

Namjoon, kafasını direksiyona vurmamak için zar zor dururken, Seokjin, onun bu haline gülmeden edemedi. "Yön hafızam biraz kötüde." Namjoon, yavaşvça kafasını ona çevirip baktı. "Sadece biraz mı..?" Seokjin'in gülmesi şiddetleniyordu.

Onun gülmesinin şiddeti arttıkça, Namjoon kendini daha sakin hissediyordu. Siniri geçmişti. Ama bi türlü gülüşünden gözlerini ayırıp yola bakamıyordu. "Yahh! Cidden çok komiksin Namjoon-ah karnım ağrıdı." Namjoon bıyık altı gülerken bahsettiği restoranta çoktan gelmişlerdi bile.

"Woaahh! burası çok şıkmış." Namjoon'un aklına ilk buraya gelişi gelmişti. Gülümsedi. "Namjoon-ah neye bu kadar mutlu oldun da sırıtıyorsun sence ben komik miyim??" Namjoon dişlerini göstererek gülümsedi. "Hayır. Sana gülmedim. Yani sana güldüm ama başka sebepten."

Seokjin tek kaşını kaldırdı. "Hangi sebepten?" Namjoon omzunu silkti. "Buraya ilk geldiğimde bende seninle aynı tepkiyi vermiştim. Neyse çokta önemli değil hadi içeri girelim." Namjoon, park ettiği arabasından dışarı çıktı. Seokjin'in kapısını açıp onunda çıkmasını bekledi.

Seokjin bunu yapmasını beklemediğinden çok şaşırmıştı ayrıca hoşnada gitmişti ama bunu belli etmeye niyeti yoktu. O kimseye güvenemiyordu kolay kolay. Yanında tek kalanlar Yoongi ve Taehyung'du sonradan aralarına katılan Jimin'e çok güvenmedi ama sonradan ne kadar dürüst birisi olduğunu fark etti. Şimdi sorsan onlar için canını feda ederdi.

"İçeri geçeli, en güzel yeri ayırttım. Çatıda.." Seokjin, Namjoon'u içeriye kadar sessizce takip etti. İçeri girdiklerinde onlara bakan birsürü gözle karşılaştı. Hepsi kin ve nefret dolu bakan gözlerdi. "Namjoon-ssi bunlar bana çok ters bakıyor."

Namjoon, Seokjin'in elini kendi koluna doladı. "Onlar bana teklif ettikleri görücü usulü evlenmeyi red ettiğim için öyle bakıyorlar. Kızları aracılığyla amaçları paramı sömürmek. Şuansa seni kıskanıyorlar. Onlara aldırış etme gururla yürü.." Seokjin 'gururla yürü' kısmını biraz içinde sindirdi.