Biraz yavaş yayınlıyoum kusura bakmayın taslaklarım doldu. 3 hikaye ile falan uğraşıyorum. Şuanlık 1 tanesinde oldukça ilerlemiş bulunuyorum. Diğer 2 sine yeni başladım. Bir türlü uygun kapak bulamıyorum saatlerimi falan harcadım 1 tanesi için. Bu fici bitirdikten sonra onuda sıra sıra yayınlicam.
İyi okumalar ♡
2. Gün gelmişti ve Taehyung ile Jungkook birazdan konuşulduğu gibi odalı değiştiriceklerdi. Bense odamda öylece yerleştirilen kıyafetlere bakıyordum.
Sürekli olarak Taehyung'un dedikleri zihnimde tekrarlanıp duruyordu ister istemez deneme isteği uyandırıyordu. Ama ne yapıp edip o düşüncelerden bir şekilde kurutuluyordum.
Kararını verdiğim bir başka şeyse bu gün Jungkook'a açılıcak olmamdı. Bir anlık cesaretle bu kararı almıştım. O kadar hoşlanıp yine de arkadaşı olmak benim için çok zordu. Belki söylediklerim aramızda biraz olsun daha yakın olmamızı sağlardı. Tabii bunun kötü tarafıda vardı kendini benden tamamen soyutlayada bilirdi ama yinede buna bir son vermek lazım.
Taehyung son eşyalarını toparlarken bende kütüphaneye doğru yol almıştım. Geldiğimiz ilk gün oraya gözümü kestirmiştim birazcık da göz atınca istediğim tüm fantastik kitapların orda olduğunun farkına varmıştım. Boş zamanlarda, havuzdan çıktıktan sonra zihnimi rahatlatmak için veya yatmadan önce bir kaç saatimi ayırabiliceğim bir yerin olması benim için ayrıca hoştu. Şimdiyse saat 8 gibi uyanmış ve havuzun açılmasına 2 saat varken birazcık zaman öldürücektim.
Kütüphaneye girdim ilk hangi kitabı okicağıma karar vermeye çalışıyordum. Birsürü seçenek arasından sonunda en merak ettiğimi bulmuş ve okumaya başlamıştım.
...
İlk 50 sayfayı su gibi okumuştum. Tabi bu sırada Taehyung'sa hazırlanmayı daha yeni bitirmişti. Ozaman sorunun bende mi yoksa ondamı olduğunu düşünmeye başlamıştım. Ardından yanımdaki saate baktığımda sorunun tamamen benim hızlı okumamda olduğuna karar vermiştim. "Tüm gün kitap okimicaksın umarım?"
Kitabımı kenara koyup Taehyung'un yanına gittim. "Tabii ki okimicam. Havuzun açılmasını beklerken birazcık okumak istedim." Anlamış gibi kafasını sallamıştı. "Bende çıkıyorum işte napiyim. Aklımda yapmak istediğim çok şey vardı, artık gizlice kaçar gelirsin yanıma." İkimizde kıkırdamıştık. "Şansımı denerim." Gitmeden önce sıkı sıkı sarılmıştı bana. Sanki 2 hafta boyunca birbirimizi sık sık görmicekmişiz gibi.
"Şşş söylediklerimi unutma." Söylediklerin ne zaman çıktı ki aklımdan? "Onları giyebilirmiyim bilmiyorum." Olumsuz anlamda kafa salladı. Ciddi bir ifade takınıp yüzümü avuçları arasına aldı. "Jimin eminim Jungkook'ta sana karşı boş değil, ayrıca o kıyafetleri senden başka taşıyabilicek birini tanımıyorum."
Söyledikleri gururumu okşarken söyledikleri zihnimde bir kez daha yankılandı. Süper şimdi hiç çıkmicak aklımdan...
"Peki peki bu dediğini biraz düşünürüm. Yinede bu cesareti kendimde göremiyorum." Ellerini yanaklarımdan indirim tek elini saçlarıma atıp karıştırmıştı. Yüzündeki sevimli gülümsemesi büyürken bavulunu alıp otel odasından ayrıldı. Birazdan Jungkook bu odaya gelicekti, tıpkı evdeki gibi olucaktık
Ama nedense ben oldukça gergindim. Özellikle Taehyung'un konuşmasından sonra. Bu gerginliğimi ona kesinlikle yansıtmıcaktım. Cesur olup ondan hoşlandığımı söylicektim... bir şekilde.
Tamı tamına 15 dakika geçmişti ve Jungkook hala gelmemişti. Bense ilk 5 dakika bekledikten sonra kitabımı okumaya devam etmiştim. 10 dakika içersinde yaklaşık 63 sayfa falan okumuştum sonra ise aklıma gelen fikirle anında odama koşmuştum.
![](https://img.wattpad.com/cover/362515639-288-k478470.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Aydınlığı - Jikook
RomanceÜvey ailesinden şiddet ve tacize maruz kalan Jimin çareyi evden kaçmakta bulur fakat gidicek yeri olmadığı için bara gider ve ilk kez mafya Jeon Jungkook ile karşılaşır