22.BÖLÜM

128 8 4
                                    

"Şunu şuradan tut" emir veren beyim hemen tutayım.

"Tuttum" tuğra bana bakarak sırıttı. Ovuspu çocu emir verip yaptırması hoşuna gitmişti.

"Afferin" demesiyle gözlerimi devirdim. Şuan proje için maket yapıyorduk. Maketimiz yürüme engelliler içindi. Bazı ulaşım araçlarında sürgülü kapılar olsa da minibüslerde yoktu ve biz bunun maketini yapıyorduk. Bu fikir ise benim dahi aklımdan çıkmıştı. Tuğradan çıkacak akıl yoktu .

"Tutkalı ver" başka bir emri ile tekrar gözlerimi devirdim. Çocuğun gönlünü alacak diye uşağı olmuştuk şimdiden partnerim yaptığıma pişman olmuştum.

"Başka bir emrin?" Dedim tahammül edemez sesimle. Sadece yandan bana bakmış tekrar sırıttmıştı. Allah bilir o ecnebi kafasından neler neler geçiriyordu.

"Emir değilde bir sürü isteklerim var tabii bunları şimdi söylemek olmaz. Şimdi Tutkalı verir misin?" Acaba o bir sürü olan istekleri nelerdi? Söyleseydi belki yardımcı olurdum canım ne olmuş. İnsan insanın yardımına muhtaçtır nede olsa.

"Tabii veririm tabii" Tutkala ona doğru uzattım elimden alarak yaptığımız minibüsün tekerleklerini yapıştırıyordu.

Allah var çok güzel yapmıştı. Yapmıştı diyorum çünkü ben hiç bir şeye dokunmamıştım sadece isteği malzemeleri vererek oradan buradan minibüs maketini tutarak yardım ediyordum.

Hem fikir benden çıkmıştı canım ben niye yardım edeyim bir de bunun için. Liderlik görevini üstlenmiş şekilde yapmaya devam ederken havanın soğumasıyla çenem titremeye başlamıştı.

Her ne kadar benim evde yapalım dese de kabul etmemiştim. Dışarısı daha makbuldu bu yüzden okula yakın bir parka gitmiş çardak da maketi yapıyorduk.

Çenemin titremesiyle gözlerini maketen çekmiş titreyen çeneme bakıyordu.

"Ben sana dedim değil mi? Hava soğuk olur bir kapalı yere geçelim diye?"

"Kapalı demedin bizim eve geçelim dedin!"

"Ee ne olacakmış bizim eve geçseydin? Seni mi si-" öksürmeye başladım. Ayol ne diyordu bu?
Öksürmeye devam ederken Tuğrada ne dediğini sonradan fark etmiş olacak ki masumiyetli bir gülümseme yollamıştı.

"Yani öyle değil sinsi bir şekilde seni öldürecek değildim ya diyecektim aklında ne tür fesat şeyler varmış senin püü kendinden utan kendinden ayıp ayıp"

Açıklamasıyla gözlerimi pörtleterek şaşkınlıkla ona bakıyordum. Bunda ki U dönüşü kavşaklar da bile yoktu tövbe estağfurullah.

Aman tuğra ali rıza bey ne diyorsunuz siz?

"Ayıp yatakta olu-" ne diyordum lan ben hemen sustum yoksa başka bir şekilde susabilirdim yani iki dakika sonra falan.

Aniden kahkaha atmasıyla gamzeleri ortaya çıkmıştı. Gözlerim gamzelerinin odak noktası olurken yavaşça yutkundum.

Şimdi dudakların yapışma zamanıydı evet evet yani izlediğim film dizilerde Şimdi öpüşmemiz lazımdı.

Nereye odaklandığımı fark edince kahkahası son bulup derin bir tebessüme bırakmıştı. Yanaklarında oluşan gamzeleri halla gitmemişti. Bu gözlerim daha neler görecekti acaba?

"Her neyse makası versene" Allahın belası göt ne yani yavaş yavaş yaklaşıp öpüşseydik illa naza çekeceksin değil mi? Sende ki naz hiç bir kızda yoktur amına koyayım!

Kafamı iki yana sallayarak kendime gelmeye çalıştım. Biraz zordu ama kendime gelecektim hele o kahkahası Allahım beni o gamzelere göm.

"Al!" Dedim sinirle hayır yani neye sinirleniyorsam?

TAKINTILI MANYAK | YARI TEXTİNG | Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin