11

915 53 60
                                    

Jungkook'un dediği şey ile Jimin bi kaç saniye jungkook'a baktıktan sonra kafası ile onaylamış ve salondan ayrılmıştı.

Jungkook ise jimin'in yukarıya gittiğine emin olmana kadar sinirden kızaran boynunu sıkan gömleğinin düğmelerini sertçe çekmişti.Bunun üzerine gömeleğin 4,5 düğmesi kopmuştu.Yukarıdan gelen kapı kapanma ve kilit sesinden sonra Jungkook jimin'in dediğini yaptığından emin olup karşısında ki adama konuştu.

*Gelsin bakalım."

Jungkook'un kihyun'a cevap vermesi ile genç koruma sert adımlar ile dış kapıya ilerlemişti.Jungkook dik duruşunu bozmamış az önce karşısında ki güzelliğe parlayan,gülen gözleri şimdi en sert halini almıştı kaşları ise çatıktı.

Ardından girdi evin salonuna kihyun ile birlikte Jungkook'un abisi minhyuk ve sürtük Rus eşi Clara.

Minhyuk içeri girdiği andan itibaren başlamıştı bile Jungkook'u deli eden gıcık ve alaylı gözlerle ona bakmaya.

Minhyuk ilerledi ve Jungkook'un karşısına geldi.Ve açtı lanet ağzını bu birazdan çıkacak kargaşanın sadece temeliydi.

"Merhaba küçük kardeşim Jungkook"

Alaylı sesi Jungkook'u kendisini parçalama isteği uyandırıyordu yalnızca Jungkook onu buradan hemen gönderip güzeller güzeli eşini sarmalamak istiyordu.

"İyiyim abi açıkçası buraya haber vermeden aniden gelme sebebini oldukça merak ediyorum."

Jungkook'un sesi buz gibi ve oldukça ürkütücü çıkmıştı.Abisinden iliklerine kadar nefret ediyordu o herşeyin in hırsızı hayatını mahveden insandı ve yaşadığı 32 senede gördüğü en yüzsüz insan.Tam şuan onca şeyi yaşanmamış gibi karşısında pişkince durması Jungkook'u fazlasıyla rahatsız etmişti.

"A-a ayıp ediyorsun Jungkook yeni Jeon'u benden bizden nasıl saklarsın kardeşim"

Minhyuk un dediği şeyden sonra Jungkook'un başından aşağıya kaynar sular dökülmüş gibi oldu sinirden tüm kan yüzüne gelmiş alnında damarlar çıkmıştı.Dişlerini sıkarak konuştu bu sefer.

"Ne diyorsun lan sen.Götünü siktirtmeden defolup git."

Minhyuk Jungkook'un sinirli konuşmasından hiç etkilenmemiş yüzünde ki alaylı sırıtma kendini koruyordu.Ve bu Jungkook'u deli ediyordu.

"Hadi ama Jungkook geçmişte kaldı herşey.Hadi bakalım bize jeon'u göster."

Dakikalar öncesinde salon jimin'in güzel kahkahaları ile kutsanırken şuan ortam çok gerici ve huzursuzdu. Jungkook her an patlamaya hazır bir bomba gibiyd.İki kardeş birbirlerinin en büyük düşmanıydı.O sırada Minhyuk un yanında ki platin saçlı eşi her zaman ki gibi gözlerini jungkook'tan ayıramıyor pis bakışlarını üzerinden çekmiyordu hamile kadın.İkisi de iğrenç ti Jungkook için nefret ediyordu.

"Sana ne lan yeni Jeon'dan"

Seslerin yükselmesi ile yukarda ki odada tırnağını kemirerek odada bi sağa bi sola yürüyen Jimin sanki duyacakmış gibi kilitli kapının dibine girmişti.

Jungkook sesini yükseltti ve minhyuk da sessiz kalmak istemedi.

"AAAH SAYGISIZ JEON JUNGKOOK NE ZAMAN BÜYÜKLERİNE SAYGILI OLMAYI ÖĞRENİRSİN SENİ PİÇ KATİL.SADECE KOCANI GÖRMEK İSTEDİM ONU GÖRMEK İSTİYORUM"

Jungkook pimi çekilmiş bomba gibi atladı minhyuk un üzerine.

"SENİ G*BERTİRİM NE YAPACAKSIN LAAN ! NE YAPACAKSIN EŞİMİ.NASIL BİR MANYAKSIN SEN. HAYATIMI SİKTİN YETMİYOR MU ? NE YAPACAKSIN ONU DA MI ELİMDEN ALACAKSIN OROSPU ÇOCUĞU."

Jungkook yumruklarını sıralarken konuşmuş minhyuk da ona karşılık veriyordu.İki kardeş birbirine girmiş sarışın hamile kadın ise çığlık atıp ağlıyordu.

Aynı kandan olan ikili acımasızca en büyük güçleri ile vurmaktan çekinmiyor her seferinde bi kemiği kırmaya yemin etmiş gibi hamleler yapmaktan çekinmiyorlardı.

Minhyuk un gözü dönmüş Jungkook'u kışkırtmak için gelmiş ve başarılı olmuştu Jungkook'un gözlerinde ki alevlere bakılıyordu onu bu hale getirenin sebebi olmak ona büyük haz veriyordu.

Kavga derinleşmiş ikilinin vicudu kan ile boyanmaya başlamıştı bile.Ölümcül darbelerdi bunlar.Tüm ciddigeti ile birbirini tüketen ikiliyi ayırmaya kimse cürret edemezken ince ve naif bir ses duyuldu.

"Jungkook"

Jungkook taptığı bedenin sesini duyunca sinirleri daha da gelirdi zaten sinir hastalığı tedavisi gören bu adam artık kontrol den çıkmıştı bile.

Jimin ise Jungkook'un kanlı suratını ellerini görünce transa girmişti.Küçük hızlı adımlar ile jungkook'un yanına ilerledi küçük.

Jungkook sözünü dinlememesinin siniri ile minhyuk un eşini yiyecek gibi bakmasına karşılık delirmiş gibiydi kafasını duvardan duvara vurmak istiyordu.

Jimin ise herşeyden habersiz sadece Jungkook'a odaklanmış onu iyileştirmek istiyordu.Jiminin gelmesi ile ikili ayrılmış minhyuk yerde kanlı hali ile Jimine bakıyor Jungkook ise delirecek gibiydi Clara ise jimin'in güzelliği ile kıskaçlığı damarlarında ki kanda hissetmişti.

"Jungkook bu halin ne böyle senin?.Aman tanrım iyi misin? Jungkook konuşsana benimle lütfen bir şey de iyimisin?"

Jungkook hiç iyi değildi boynunda ki ellerinde ki alnındaki damarları kendini kasmaktan belirginleşmiş her yeri dağıtmak istiyordu başta evli olmasına rağmen eşini böylesine ahlaksızca süzen iğrenç adam vardı.

"Tanrımm Jungkook ilk yardım kiti getiriyorum lütfen koltuğa otur lütfen"

Jimin bu sefer kafasını minhyuk a ve eşine çevirip konuştu.

"Lütfen gidin evimizden eşimi getirdiğiniz hali görüyormusunuz? Bayım."

Jimin'in bu lanet adam ile konuşması Jungkook'u daha da gerdi bi anda önünde ki masaya şiddetle vurup doğruldu Jungkook.

Jungkook sinirinin son demlerindeydi fakat minhyuk un söylediği şey ile Jungkook kalın sesi ile haykırmış ve belimde ki silahı kardeşine doğrultmuştu.

"Jungkook sen ah sen cidden ağzının tadını biliyorsun küçük kardeşim.ahh tanrım şuna bak tıpkı bir melek gibi dudakları ise benim parçalamam için yaratılmış."

Jungkook'un silahı doğrulaması ile minhyuk bu sefer gülememişti ama bu sefer çok ileri gittiğinin farkına varmıştı.Jungkook duyma işlevini adeta kaybetmiş gibi kardeşine odaklanmış jiminin ağlayarak onu sarsarak sakin olmasını söyleyen eşini durmuyordu.

"Seni öldüreceğim"

Jungkook bu sefer bu kelimeyi ard arda söylemeye başladı bu sefer hamile kadın müdahale etmeye kalktı.

"Yapma Jungkook bak hamileyim çocuğumu babasız mı bırakacaksın at o silahı"

Jungkook sırıtarak.

"Aptal kadın şuna bak hala eşime bakıyor az önce karısının önünde benim olana söylediği ahlaksızca şeyler hiç mi gururuna dokunmadı ?"

Clara bu sefer sessiz kaldı konuşmazdı ama sadece deli gibi aşık olduğu Jungkook'a daha yakın olabilmek için evlendiği adamın ölmesine göz yumamazdı.

Jimin ise artık ağlamak istemiyordu.Mutlu olmak istiyordu.Jungkook ise silahın üst kısmını çekmiş elini tetiğin üzerine getirmişti Jimin ağlayarak yalvarıyordu Jungkook'a gözünün önünde birinin ölmesini pskolojisi kaldıramaz dı.

Jungkook'un odağını değiştirip sakinleştirmeyi amaçlıyordu.Bi anda aklına gelen fikir ile atıldı bi anda Jungkook'un dudaklarına.

"Seni seviyorum jungkook"

Dedi ve göz yaşları ile ıslanmış tuzlu dudakları ile Jungkook'un dudaklarına yapıştığında odada bir silah sesi yankılanmıştı bile......

🌙

Selam arkadaşlar okuduğunuz için teşekkürler en yakın zamanda yb gelecek sağlıkla kalın.......

HEMOFİLİ |JİKOOK|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin