22

63 6 5
                                        

"Kim anırıyor aq?"

Hyunjin odaya daldığında bizi öyle görünce birşey demeden geri çıkmıştı, giderkende dediği şeye gülemeden edememiştik.

"Minho ve Jisung sevişiyor!"

En sonunda gülmemi zar zor olsada durdurmuş ve Minho'ya dönmüştüm. Cevabını merak ediyordum.

"Şey... Ne diyeceğimi bilmiyorum çok ani oldu..."

"Sevmiyorsan kendini zorlamana gerek yok, üzülmeyeceğime emin olabilirsin."

Yavaşca yataktan kalktığım zaman kolumdan tutup beni kendine çekmişti.

Üstüne düşmemek için iki elimlede omzunun üstünden destek aldım, yüzlerimiz çok yakındı.

"Ben daha cevabımı vermeden nereye gidiyorsun sen bakayım?"

Dudaklarıma bakarak konuşmuştu... Ah tanrım, şuan çok öpülesi duruyordu...

"Reddedeceksin değil mi beni..?"

Cevap vermeden dudaklarıma yapıştığında şoka girmiştim, şoka girdiğim için karşılık verememiştim. Alt dudağımı ısırınca kendime gelip ağzının içine doğru inleyerek ona karşılık vermeye başlamıştım.

Bir süre sonra dudaklarımızı ayırdığımızda kapıdan gelen ses ile oraya dönmüştüm.

Yeji ve Ryunjin dahil hepsi bizi izliyordu.

"Hey!"

Utanarak Minhonun üstünden kalkmıştım, onlar kaçarken arkalarından gidecektim ki Minhonun seslenmesiyle ona döndüm.

"Ne oldu?"

"Boşver onları, sevgilin ile zaman geçir azıcık."

Sevgilin, SEVGİLİN!?

"Biz sevgilimiyiz!?"

"Değil miyiz? İstersen teklif edebilirim."

"Iyy, tekliflerden nefret ederim. bu yüzden hiç teklife gerek yok."

Gülünce bende gülmüştüm.

"Peki o zaman sevgilim, hadi gidelim onların yanlarına."

Salona gittiğimizde Changbin Felixle UNO vs si atıyordu, hemen felixin yanına oturarak yardım ettim. Minhoda gıcıklık olsun diye Changbine yardım ediyordu.

Felix kazandığında 4lü bir şekilde takımlı oynamaya başlamıştık. Yeji ve sevgilisi gitmişlerdi.

Felixle ben takım olmuştuk, Changbin ilede Minho. Sıra; Changbin, Felix, Minho ve ben olarak gidiyordu. Biraz oynamıştık, Şimdi ise Minho +2 atmıştı.

"+2"

"+4 mavi"

"+2"

Sıra Felixe geldiğinde üzgünce bana bakmıştı, 2 kartı kalmıştı. Gariban lix...

"Hah! +2, uno!"

Felixin tek bir kartı kalmıştı, Minho sırıtarak yön degiştirme kartı atınca Felix yalandan üzülmüş gibi yapıp durdurma kartı atmıştı.

"Jilix takımı kazandı!"

Jeongin sunuculuk yaparken gülüp Felix'e sarıldım, şimdi ise Minhoyu ezikleme zamanıydı.

"Maalesef yenildiniz, yazık..."

Dalga geçiyor ve Felix ile gülüşüyorduk, Changbin yerine Chan geçince yutkundum. Uno ustasıydı mübarek.

"Gelin birde benimle oynayın bakalım."

"Hiç gerek yok, biz en iyis-"

"Jis'i çağırmamı istemezsin değil mi?"

"Yok Minhocum ne Jis'i burda gerçek Jis varken sincap ne alaka?"

Yalandan gülerek yerimize geçmiştik, Chan hyung kartları karıştırıyordu ama bir sorun vardı?

---

"Lan bu adama nasıl hep +2 veya +4 gelebilir!?"

Felix ile mızmızlanarak oyunu oynamaya devam ediyorduk, Chanın yanına bilerek oturmuştum.

Belliki hile yapıyordu ama kanıtlayamıyorduk.

Diğer el için Chan kartları karıştırırken Minho yine? Bizi lafa tutmuştu.

Lafın ortasında Chana dönerek ne yaptığına baktım. + Olan kartları arkaya koyuyordu!?

"Lan hile var! Puşt! Bende diyorumki niye kaybediyoruz!?"

Chanın elindeki kartları alarak masanın üzerine koydum, o sırada içeri changbin ve Hyunjin girmişti. Ne ara gitti lan bu çocuk?

"Hadi yemeğe götürüyoruz sizi."

"Chan gelmiyecek tabi! Hyunjin öyle istedi."

Diyerek göz kırpınca ne dediğini anlayarak hızla ayağa kalkmıştık.

"1 araba gideceğiz, benzine veya mazota o kadar para veriyoruz."

Hyunjin'e göz devirerek arka koltuğa bindim, Felixde arkaya binince Hyunjin yanına binmişti.

Changbin sürücü koltuğuna Minho ise yanına binmişti.

"Jeongin nerede küçük orospu?"

"Küçük orospu diye umarım boyum ile dalga geçmemişsindir, neyse. Jeongin bunları korkutacak bu yüzden evin çatısında."

Başımla onaylayarak camdan dışarıyı izlemeye başladım, çünkü; YANIMDAKİ İKİ APTAL ÇİFTLEŞECEKLERDE ONDAN!

"Bir çiftleşmeyin amk."

Demiş ardından yanımda oturan Felix'in ensesine vurmuştum, bir süre sonra McDonald'sa gelince Minho bize birkaç şey almaya gitmiş Hyunjinde o sırada Minhonun yerini kapmıştı.

Minho geldiğinde ise oflayarak binmiş daha sonrasında hepimize bir hamburger vb vermişti.

"Yemeğe çıkarmak bumu ya... Her şeyi abime kitlediniz puştlar!"

"Ohhğ canımıza deysin."

Diyince Minho sırıtmıştı?

"Ne sırıtıyorsun sen öyle?"

"Senin kartın bende kalmıştı, bende ordan aldım."

Elimle alnıma vurmuştum, kartın şifresini değiştirme zamanı gelmişti. Belli.

Hepsi bu halime gülerken bir süre sonra susmuş yemeklerimize gömülmüştük.

Araba Chanın olduğu için sorun yoktu, Hyunjin dökülmesin diye verilen kartonla Changbine yediriyordu.

Hyunjin gülünce ona dönmüştük, şizofren mi bu aq?

"Ne oldu otistik?"

"Changbin kağıdı da yedi!"

Kağıdı gösterdiğinde bizde gülerken Changbin ağzındaki lokmayı yutup konuşmuştu.

"Lan o kağıt mıydı!?"

Devam edecek...

All İn |MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin