Atdığım her addımda ayaklarımın altında kırılan dalların ve kurumuş yaprakların sesinden başka birde baykuşların sesi ormanı bürümüşdü.Soğuk ve ıssız bir ormanda ne yapıyorum diye sorarsanız bunu daha sonra anlatırım. Şimdi yapmam gereken bir şey vardı, bir harabe yerde olsa bulmam gerekiyordu.
Yaklaşık araba yolundan 20 dakika uzaklıkda, insanların sık-sık gelmediği bir ormandaydım.
Biraz daha yürüsem bir ev bula bilirim düşüncesiyle sesizce yürüyordum. Ki bir ışık görmemle duraksadım. Gördüğüm bir ev değil aksine ondan daha büyük kuleydi.
'Hadi git, tüm kötü yaratıklar seni bekliyorlar.'
Bir susmadın Yui. Lütfen daha sonra tartışırız.
'Aradığınız kişiye şu anda ulaşamıyoruz. Lütfen tekrar sonra denersiniz'
Lütfen artık biri bana şu iç seslerinin seslerinin nasıl sesini kese bilindiği söylesin bana. Lütfen...
Sesiz ve bir o kadarda hızlı bir şekilde kuleye doğru adeta koşuyordum. Galiba bu kulede yaşayış deye bir şey vardı. Çünkü tüm ışıklar hattda sesler bile geliyordu.
İçimden Tanrıya dua ederek çekinken bir şekilde kapıya yaklaşdım ve zile bastım. Ürküdücü bir yapıya sahipdi her şey.
Beklemediğim zamanda kapı açıldı. Korkudan bir adım geri atdım çünkü dediğim gibi her şey ürkütücü. Her an bir şey çıka bilir..
"Buyurun? Kime bakmışdınız?"
"....Özür dilerim ama bana yardımcı ola bilmisiniz?" Dedim çekinerek.
"Ne tür bir yardım?" Hay ağzını seveyim. Sorumu yedin yemekde. Anca soru soruyor yakışıklı şey.
"Ben yolumu kayb etdimde. Acaba bu gün beni konaklaya bilirmisiniz?." Dedim yüzüme mahçub bir gülümseme koyarak. Yemin ederim böyle bir tip değilimdir. Ama işe gelince lazım böyle şeyler..
"Üzgünüm. Ama yardım edemem" diyerek kapını yüzüme kapatdı. Bense umudumu kayb etmiş vaziyyetde arkamı dönüp gidecekken kapı tekar açıldı.
"Biz biraz düşündükde eğer isterseniz bu günlük misafir ola bilirsiniz" diğer çoçuğun yerine bu defa olğun bir yetişkin sesi vardı.
"Teşekkür ederim gerçekden.." dedim 90 derece karşılarında eğilerek.
𖤍
Beni içeri aldıkdan sonra bir oturma odasına getirmiş, üstüne bide her dakika biri odaya girip bana garip bakışlar atdıkdan sonra beni içeri alan arkadaşlarına bu kim diye sormuş, daha sonra tekrardan bana garip bakış atarak odadan çıkmıştılar.
'Çok eğlenceli dimi YeonSon. Şu an çok eğleniyorum. Huhu'
Ben sonra seninle eğlenirim güzelim. Bekle sen sadece.
"Bu gece vakti neden bu ormanda yanlız başınasın?"
"Çok üstüna gitme Chan Hyung. Belki bir sorunu vardır."
"Her sorun bir dert açar Jeongin'cim"
"Artık bu cim cim'leri bir kenara koyarmısın Minho'cuk"
"Boş konuşma Felix"
"Yahh kesin sesinizi. Şu an bir kızın yanında küçümsüyorsunuz beni" dedi kaslı çoçuk.
"Şey.. Özür dilerim ama artık bana kalmam için oda gösterirmisiniz?" Diye sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙼𝚛. 𝚅𝚊𝚖𝚙𝚒𝚛𝚎 𖤍 𝙷𝚠𝚊𝚗𝚐 𝙷𝚢𝚞𝚗𝙹𝚒𝚗
Vampire"Ya her şey bir rüyaysa, o zaman..." "Her şey rüya olmayacak kadar gerçekçi YeonSon.." "...Seni seviyorum." "Seni seviyorum..."