Aylardır beklediğimiz şarkı sonunda çıktıı)))♡
____
Odamın kapısını açmamla siyah bir suliet görmemle duraksadım. Işığı açınca, bana bakan kırmızı gözler ve sırıtan dudaklar korkmama neden olmuştu. Çünkü onu ilk defa böyle görüyordum.
Kafasındakı sargı açılmıştı ama yinede burda olması gerekmiyordu. Tam kapıyı kapatacaktım ki, hızlı bir şekilde kapıyı tutarak duvara savurdu. Tok bir ses çıkmasına rağmen bunu duyan olmamıştı.
Şu an karşımda bir yaratık var dersem daha doğru olurdu. Kırmızı gözler o kadar derin bakıyordu ki gözlerime korkmadan o gözlere yanıt versemde içim büyük bir tufandaydı.
Ondan kormuyordum. Sadece çu haliyle karşımda durması beni ürkütüyordu.
"Yeonson?" Kolidorun başından gelen sesle rahatlamıştım. Sonunda gele bilmişti Minho.
Jeongin bana bilerek çarparak hızlıca odamdan çıkmıştı. Amacı barizce ortadaydı. Beni öldürecekti. Ne kafar garip fikir olsada..
Kapıdan içeri giren Minho'nun bana seslenmesiyle ona döndüm. "Yeonson iyi misin? Hadi gel biraz hava alalım." Yanıma yaklaşarak beni çekrek aşağı kata düşürdü. Ardında dışarı çıkmıştık. Geldiğim bu iki günde hiç dışarıya çıkmamıştım.
"Seungminin söylediğine göre gece olunca köyde paranolmal olaylar baş tutuyormuş. O yüzden gezerek konuşmayacağız. Hadi gel orda bir yerde oturalım." Beni arkasından çekerek arka bahçede olan iki oturacaktan bire oturtarak kendiside birine geçti.
"Şimdi, ne zaman istersen konuş. Seni bekleye bilirim. Ama yeter ki konuş. Çünkü siz kayb olandan sonra ne uykum normal, ne de ki kafamdakı garip fantazili fikirler. O yüzden konuş ki artık bunlara bir son verelim."
Yüzümü ona çevirdim. Yarı uzun saçları, biçimli dudakları, artık yorgun olan gözleri onu ultra mega yakışıklı kılıyordu. Gerçi Stray kids'te kim yakışıklı değildi ki? Bu bir farklılıktı.
Bir birilerine olan gerçek arkadaşlık, anlayışla karşılamalar, vampir olmalarına rağmen içlerindeki masumiyyetlilik, ve hepsinin yakışıklı olmasıda buna dahildi.
Gerçi Hyunjin'inde hâlâ arkadaşlarını sevdiğine emindim. Ama onu Stray Kids'ten uzak tutan bir şey vardı. Buna emindim.
Gökyüzü sanki yerini parlak dolunaya vermiş gibiydi. Etraf sesiz bir o kadarda ürkütücüydü.
"Galiba her şeyi tam baştan konuşacağım." Derinden nefes aldım.
"Sizinle tanıştığım günden beri Hyunjin'le tanıştım. Belirsiz zamanlarda karşıma çıkıp duruyordu. Bazen iç sesim gibi benimle konuşa biliyordu. Bunu size söylemek istediğimde bana tehtitler etmeye başladı."
"Ne gibi tehtitler?" Aniden sorduğu soruyla kafamı onun tarafa çevirdim. Oldukca ciddi bir hali vardı yüzünde.
"Seninle evlenirim ya da seni öperim gibi tehtitler."
"Bu bir yerden tanış geliyor. Sen devam et." Diyerek konuşma sırasını bana verdi.
"Kayb olmamıştanBir gün Jeonginle ormanlık bir yere gitmeye karar verdik. Durduğumuz yer aniden çökerek çukur yaranmıştı. Bizde tabi ki çukurun içindeydik."
"Çukur bir tunel gibi yere dönüşüncede ilk sağ taraftayı yere yöneldik. Biraz gittikten sonra karşımıza siyah süliet çıkmasıyla geriye doğru koştuk. Biz tam eski yerimiz olan çukura geldiğimizde sol tarafta yeni bir tunel yaranmıştı. Oraya koşuncada buraya geldik."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙼𝚛. 𝚅𝚊𝚖𝚙𝚒𝚛𝚎 𖤍 𝙷𝚠𝚊𝚗𝚐 𝙷𝚢𝚞𝚗𝙹𝚒𝚗
Vampire"Ya her şey bir rüyaysa, o zaman..." "Her şey rüya olmayacak kadar gerçekçi YeonSon.." "...Seni seviyorum." "Seni seviyorum..."