Günlerdir Jeongini ve Yeonson'u arayan arkadaşları artık bıkmış vaziyyetdeyidi.
"Olum insan bir söyler yani nereye gideceklerini. Bu ne ya?!"
"Kes sesini Changbin! İnsan mıyız biz?"
"Hyung gerekende konuşmuyorsun, konuşadada gereksiz şeyler konuşuyorsun."
Minho yüzündeki sahte sinirlenmeyle Seungmine baktı. Buna karşılık Seungmin eliyle hayali fermuar çekti.
Kahfesini yudumlayarak Han isyan ederek konuştu;
"Arkadaşlar tamam anlıyorum. Bu ikisinin bir anda ortadan kayb olmasına karşılık günlerdir bakmadığınız fare deşiği kalmadı. Ama biraz molla verelim. Cidden bıktım."
Minho elini sinirle masaya vurarak, "Sen salak mısın? Yoksa ben seni anlamakta zorluk çekiyorum? Ne demek bıktım?! Olum senin kardeşim dediğin kişini bulamıyoruz sen nasıl aramadan geri çekiliyorsun?!!"
Kavgaya müdahile etmek için Bangchan araya girdi,
"Tamam! kesin sesinizi!! Sizden çok ben rahatsızım! Buluruz elbet ama Han doğru söylüyor. Ara vermek lazım. İki gündür akşama sabah dedik aradık ama bir sonuç yok. Bu gün ara verelim yarın aramalara başlarız!""Siz kafayı sıyırmışsız"
Minho hiddetle ayağa kalkarak bahçeye doğru gitmeye başladı.
"Ben odamdayım. Kafam çok kötü şekilde acıyor. "
Felix'te ortamdan ayrıldıktan sonra her kes bir-bir odalarına dağılmaya başlamıştı. Salonda bir tek Bangchan yanlız kalmıştı.
Ayağa kalkarak bahçeye doğru gitmeye başlamıştı. Az önce aralarından ayrılan Minho, ne yapıyor diye merak ediyordu.
Soğuk esen bahçede, ağacın altında oturan Minho'nu gören Bangchan kısa bir süre oraya baktıktan sonra yolunu oraya yöneltdi.
Oda ağacın altında bir yer buldu ve Minhonu rahatsız etmeyecek şekilde oraya oturdu.
"Minho.. anlıyorum çok kötü bir durum ama merak etme bulacağız onları.. Sen kendini bu kadar yorma. Hem küçük ekmek artık büyüdü, inanıyorum ki zor durum bile olsa ordan kurtulacaklar.."
"Bangchan cidden sorumluluklara üstelenmek çok zor. İstemiyorum bu kadar zorluk çeksinler. Sende bende çok çalışıyoruz ama bir sonuça varamıyoruz."
Güven verircesine Bangchan elini Minho'nun dizine koydu.
"Minho inanıyorum her şey güzel olacak. Hyunjinde bizden ayrıldıktan sonrada ortam berbat olmuştu ama yinede her şeyi toparladık. Hadi kalk hava epey soyudu. "
Minho teredüt etmeden ayağa kalkınca Bangchanda ona eşlik ederek bahçenin arka kapısına doğru yöneldiler.
𖤍
Tam Jeonginin söylediklerine karşılık 4 saat geçmişti.
Söylediyi sözlerden sonra odamdan çıkıp gitmişti ve hâlâ'da ortalıklarda yoktu.
Gerçekten son 24 saat'e nolmuştu ona?. Eski Jeongin yoktu karşımda. Sanki karakterinin tam tersi olmuştu.
'Belki buda Hyunjinin işidir? Bilmeyiz belki Jeonginden uzak durasın diye onun karakterini değiştirdi?'
Bir yandan mantıklı ama bu imkansız Yui. O gece sırf Hyunjin beni öptüğü için ve gözlerimin rengi onunla aynı olduğu için beni azarlamıştı. Sonrada alkakol kulanmıştı.
'Bu işin içinde Hyunjin var. Bunu hislerime güvenerek söylüyorum.'
Bakalımda görelim Yui.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙼𝚛. 𝚅𝚊𝚖𝚙𝚒𝚛𝚎 𖤍 𝙷𝚠𝚊𝚗𝚐 𝙷𝚢𝚞𝚗𝙹𝚒𝚗
Vampire"Ya her şey bir rüyaysa, o zaman..." "Her şey rüya olmayacak kadar gerçekçi YeonSon.." "...Seni seviyorum." "Seni seviyorum..."