On

1.1K 67 68
                                    


"TANIRSINIZ BENİM GİBİLERİNİ BOŞ SOKAKLARDAN

ÇİZGİLERE BASMADAN YÜRÜMEYE ÇALIŞAN İNSANLARDAN 

AMA DÜN AKŞAM DEDİM Kİ, KENDİ KENDİME

DÜŞÜNME!

KİM ANLAMIŞ Kİ SEN ANLAYASIN BÖYLE ?"

Bağıra bağıra şarkı söyleyip dans ediyorduk hep beraber. Hepsini sarhoş etmiştim, ben ise hâlâ ayıktım.

Hakan kızın biriyle sarmaş dolaş dans ediyor, Haktan içmeye devam ediyor, Asil ise sahnenin tam önüne benimle beraber şarkı söylüyordu.

Saat 22.34 olmuştu, telefonum çalıp duruyordu.

Aman, çalsın dursun. Çalar çalar giderler.

Bir kere daha çalmasıyla dayanamadım ve elimi çantama atıp telefonumu çıkartıp kimin aradığına baktım.

Deniz gözlüm💙...

Hassiktir!

Hemen telefonu açıp kulise doğru yürüdüm.

"Asal, niye açmıyorsun telefonumu?" dediğinde dudağımı ısırdım stresle.

"Sevgilim, bizim bara geldik. Ses çoktu duymadım. Sesin neden kötü geliyor senin, iyi misin?" dedigimde karşıdan bir iç çekiş sesi gelince kaşlarım çatıldı.

"Asal... Deniz, hastaneye kaldırılmış." dediğinde telefon elimden düştü.

Hemen eğilip telefonu aldım ve yeniden kulağıma götürdüm.

"Deniz, hastaneye mi kaldırılmış? İyi mi durumu? Niye kaldırıldı?" 

"Durumu stabil şuan, kanında uyuşturucu bulmuşlar." dediğinde gözlerim kocaman olmuştu. 

"Hangi hastanedesiniz?" 

"Özel Karaca hastanesi, sizin hastanedeyiz." dediğinde telefonu yüzüne kapattım.

Hemen kulisten çıkıp diğerlerinin yanına döndüm.

Hakan hâlâ kızla oynaşıyordu, Asil ise sahneye çıkmış şarkı söylüyordu.

Haktan, Haktan yok!

Hassiktir Haktan nerede?

Hızla etrafıma bakmaya devam ettim ama hâlâ göremiyordum.

Hakan'ın yanından ayrılıp kolundan tuttum ve kızdan ayırdım.

"Haktan nerde oğlum?" dediğimde omuz silkti. "Ne bileyim ben? Tuvalettedir belki." dediğinde elimi alnıma vurdum.

Mal mıyım oğlum ben, niye stres yapıyorsam?

"Bana bak, git sahneden Asil'i indir beni bekle burada. Gidiyoruz." dediğimde kafasını salladı. Ama sahneye değil az önce ayırdığım kızın yanına doğru yürüyordu.

"Lan! Oğlum ben kime konuşuyorum." deyip ensesine yapıştırdım bir tane.

Elini ensesine atıp geri döndü

 "Ne sertmiş kızım senin elin."

Tam bir tane daha yapıştıracaktım ki Haktan'ın geldiğini görmemle elimi indirdim.

"Buradan ayrılmıyorsunuz!" 

Hızla sahneye ilerleyip Asil'e doğru bağırmaya başladım.

Değiştirilen GerçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin